BAE Dışişleri Bakanı'nın Çöl Kaplanı Fahrettin Paşa'ya ilişkin yorumu uzun süre tartışılırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Fahrettin Paşa Medineyi müdafaa ederken senin ceddin neredeydi?" diye sorması üzerine gözler Birleşik Arap Emirlikleri'nin tarihine çevrildi. Peki çoğu Osmanlı'nın yıkılması sonrasınra ortaya çıkan ve ya çıkarılan bu devletlerden BAE'nin tarihi nereye dayanıyor? Yeni Şafak Yazarı Zekeriya Kurşun, bugünkü köşesinde BAE'nin tarihine dair bilgiler verdi.
İşte yazının ilgili bölümü:
BİRLEŞİK ARAP EMİRLİKLERİ TARİHİ VAR MI?
Tarihte böyle bir devlet ve böyle bir birlik yoktur. 19. Yüzyılda Körfez'e yerleşmeye başlayan İngilizler, 1971 yılında bölgede bulunan yedi emirliği birleştirerek bu devleti yaratmışlardır. O tarihte bu birliğe katılmayan Katar ise bölgenin ötekisi yani hasmı olarak görülmüştür.
ZAYED O EMİRLİĞİN SÜLALESİNDEN
Türk tarihine ve aslında Türkiye'ye ve Sn. Cumhurbaşkanına dil uzatan Abdullah b. Zayed bu yedi emirlikten sadece biri olan Abu Dabi emirliği sülalesindendir. Bu yüzden BAE tarihini bir bütün olarak görmek yanlıştır. Aslında bugün bu ülkeye egemen olan Abu Dabi ve akrabası Dubai emirlikleri bölgenin bedevi tarihini temsil ederken; Acman, Şarıka, Ra'sulhayme gibi diğer emirlikler yerleşik ve medeni toplumu temsil etmektedirler. Müslümanların denizcilik tarihinde büyük yeri olan ve hatta Avrupalıların Hindistan yolunu öğrendikleri büyük denizci ve bilgin, pusulanın mucidi Ahmed b. Macid de bu yerleşik emirliklerdendir.
HER İKİ AİLENİN TARİHİ DE 18. YY'A KADAR GÖTÜRÜLEBİLİYOR
Abu Dabi ve Dubai emirlikleri, daha önce Umman içinde dolaşan ve Benî Yas diye bilinen Bedevi kabile konfederasyonu içinde yer alan iki ailedir. Benî Yas tarihi her ne kadar 16. Yüzyıla kadar biliniyorsa da bu iki ailenin tarihi 18. Yüzyıldan geriye götürülememektedir. Abu Dabi 1760 yıllarında Albu Falah ailesinin yerleşmesi ile kurulmuştur. Aynı ailenin el Nahayan kolu ise o tarihlerden beri bölgenin idarecileridir.
MİLLET DEĞİL, AİLE İKTİDARI
Hiçbir milletin tarihini tezyif etme hakkımız yoktur. Fakat burada bir milletten söz edilemediği için bu aile iktidarının tamamıyla birbirine ihanet üzerine kurulduğunu rahatlıkla söylememiz mümkündür. Abu Dabi'nin ilk emiri olan Ziyab b. İsa'dan itibaren hemen hepsi, ya kardeşi ya da oğlu tarafından suikasta uğramış veya öldürülmüşlerdir.
AİLEDE ECELİYLE ÖLEN TEK BİR KİŞİ VAR
Ziyab, Hazza bin Zayed tarafından öldürülmüş, o da kardeşi Sahbut'un suikastine maruz kalmıştır. Onu da oğlu Muhammed iktidardan indirmiştir. Akabinde o da kardeşi Tahnun tarafından suikasta uğramıştır. Tahnun ise kendi kardeşleri Halife ve Sultan tarafından öldürülmüş; onun yerine geçen Halife'yi de İsa b. Halid öldürmüştür. Onu da kuzeni Ziyab; Ziyab'ı da İsa b. Halid öldürmüş ve yerine Said b. Tahnun geçmiştir. O da suikast korkusundan çöle kaçınca yerine Zayed b. Halife geçmiştir ki 1908 yılında eceliyle ölen yegane emirdir. Ardından oğlu Tahnun emir olacaktır. Ancak onun ölümü ile yerine geçen Hamdan da kardeşi Sultan tarafından öldürülmüştür. Nitekim o da kardeşi Saqr tarafından öldürülecektir. Saqr ise kardeşi Halife'nin bir kölesi tarafından öldürülünce yerine Zayed'in yeğeni Şahbut b. Sultan geçecektir. Onu da 1966'da kardeşi Zayed b. Sultan İngilizlerin desteği ile devirecek ve BAE'nin kurucusu olacaktır.
Baş döndürücü bir tarihe sahip bu aile içinde neredeyse eceliyle ölen kimse yoktur. Kendi ailesine kolayca ihanet edebilen bu kaotik yapı, Abu Dabi Emirliğini komplolar, entrikalar ve kirli işlerin kotarıldığı bir mekân yapmıştır. Bu yüzden buradan gelecek bir tarih yorumunun hiçbir anlamı yoktur ve bütünü temsil etmemektedir. Dikkate bile alınmamalıdır.