Dolar

32,4466

Euro

34,7271

Altın

2.435,90

Bist

9.915,62

Genel Başkan Kılıçdaroğlu, CHP'nin 37. Olağan Kurultayı'nda konuştu: (3)

'Tarihin bir dönüm noktasındayız. Türkiye'nin refahı için hep birlikte tarihsel bir sorumluluğu üstlendik'- 'Belediye başkanlarımız, bu pandemi sürecinde bütün engellemelere rağmen bir tarih yazdılar. Kendilerini yürekten kutluyorum'- 'Orta Doğu'yu bir kavga, çekişme, savaş alanı değil, Orta Doğu'yu bir huzur alanı, bir barış alanı haline döndüreceğiz. Bütün Orta Doğu'yu kucaklayacağız'

4 Yıl Önce Güncellendi

2020-07-25 15:31:28

Genel Başkan Kılıçdaroğlu, CHP'nin 37. Olağan Kurultayı'nda konuştu: (3)
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Tarihin bir dönüm noktasındayız. Türkiye'nin refahı için hep birlikte tarihsel bir sorumluluğu üstlendik." dedi.

Kılıçdaroğlu, Bilkent Odeon'daki CHP'nin 37. Olağan Kurultayı'nda yaptığı konuşmada, "Cumhuriyetin 2. Yüzyılına Çağrı Beyannamesi"nin detaylarını paylaştı.

Beyanname uyarınca, güçlü bir stratejik planlama teşkilatının kurulacağını belirten Kılıçdaroğlu, ekonomide ihracat odaklı ve katma değeri yüksek üretime öncelik veren bir planlama ve teşvik politikasının yaşama geçirileceğini söyledi.

Üretim ve hakça paylaşımın stratejik planlamanın ana hedefi olacağının altını çizen Kılıçdaroğlu, "Üreteceğiz, hakça bölüşeceğiz. Kimseyi aç ve açıkta bırakmayacağız. Bu planlama örgütü, tarımı stratejik sektör olarak görecek. Vatandaşının karnını yabancı çiftçilerin ürettiği ürünlerle değil, kendimiz alın terimizle ürettiğimiz ürünlerle ve vatandaşın karnını doyurmalıyız." ifadelerini kullandı.

Kılıçdaroğlu, işsizliği planlama örgütünün önleyeceğine işaret ederek, Anadolu'nun içinin boşaltılmasına izin vermeyeceklerini, her toprakta fabrika ve çalışan işçinin olacağını söyledi.

Eğitim sisteminin, tüm bileşenlerinin ortak çabasıyla yeniden yapılandırılacağını vurgulayan Kılıçdaroğlu, eğitimin Türkiye'nin kalkınma stratejisinin en önemli en temel parçası olarak yeniden ve tüm paydaşları ile birlikte planlanacağını belirtti.

Eğitim politikalarının tek hedefinin "Fikri hür, irfanı hür vicdanı hür nesiller yetiştirmek." olacağını anlatan Kılıçdaroğlu, "Üniversitelerimizde her türlü düşünce özgürce tartışılabilecek. Her türlü bilimsel çalışma özgürce yapılabilecek. Darbecilerin getirdiği YÖK, kaldırılacaktır." dedi.

Tüm organize sanayi bölgelerinde iş garantili, yatılı teknoloji liseleri kurulacağını ve sanayicinin ihtiyaç duyduğu eleman sorununun çözüleceği kaydeden Kılıçdaroğlu, böylece gençlerin de işsiz kalmalarının önüne büyük ölçüde geçileceğini ifade etti.

- "Vatandaş devlet yardımlarını hakkı olarak görecek"

Kemal Kılıçdaroğlu, gelecek nesiller için ekosistem hakkının korunacağını dile getirerek, şöyle devam etti:

"Türkiye'de ilk kez bir siyasal parti olarak seslendiriyoruz. Gelecek nesillere, doğmamış çocuklarımıza yaşanabilir bir dünya teslim etmek için üzerimize düşen sorumluluğun bilincindeyiz. Canlı ve cansız varlıklar olarak bir ekosistemin parçasıyız. Sağlıklı işleyen bir ekosisteme sahip dünyaya doğuma hakkı, henüz doğmamış olan nesillerin de hakkıdır. Sürdürülebilir yaşam anlayışı ışığında bu hak anayasal güvence altına alınacaktır. Böylece çevremizi koruyacağız bizim de kuş, ağaç, orman, denizi, güneşi görme hakkımız var. Gelecek kuşaklara da bu hakkı devretmek, onların geleceğini güvence altına almak bizim de görevimizdir."

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, güçlü sosyal devletin ilk adımı olarak Aile Destekleri Sigortası Kurumunun kurulacağını, vatandaşlara asgari bir gelir düzeyinin mutlaka sağlanacağını vurguladı.

Aile destekleri sigortasının uygulamaya konulmasıyla bu topraklarda hiçbir çocuğun yatağa aç girmeyeceğini vurgulayan Kılıçdaroğlu, "Vatandaş devlet yardımlarını, lütuf olarak değil, hakkı olarak görecektir. Benim hakkımdır diyecek. Bu devlette yaşıyorsam, devletin adı sosyal devletse benim işsizlik sorunumu çözeceksin ve benim karnımı doyuracaksın diyecektir. Aile destekleri sigortasının hedefi budur. Bu ülkede huzur istiyorsak, bu ülkede beraber birlikte yaşamak istiyorsak hiçbir çocuğun yatağa aç girmemesi lazım. Hiçbir babanın 'çocuğuna pantolon alamadım' diye intihar etmemesi lazım. Hiçbir anne, 'Kübra bebek açlıktan öldü.' acısını duymaması lazım. 18 yıldır yapamadılar 1 yılda yapacağız ve hayata geçireceğiz." diye konuştu.

Yeni bir merkez-yerel dengesinin kurulacağına dikkati çeken Kılıçdaroğlu, reformların başarısı için devletin tüm kapasitesinin en verimli şekilde kullanılacağını ve yeni bir merkez yerel dengesinin oluşturulacağını söyledi.

Kılıçdaroğlu, merkezi yönetim kapasitesiyle yerel yönetimlerin halka doğrudan ulaşabilme kapasitesinin birleştirilerek hizmetin vatandaşa daha etkin ve verimli bir şekilde ulaşmasının sağlanacağını, bu bağlamda, yerel yönetimlerin gelirlerinin artırılacağını, kayyum uygulamalarına son verileceğini, seçimle gelen belediye başkanlarının ancak seçimle gitmelerinin güvence altına alınacağını aktardı.

- "Belediye başkanlarımız pandemide tarih yazdılar"

Bütün engellemelere rağmen en küçük beldeden en büyük büyükşehir belediye başkanına kadar bütün belediye başkanlarının pandemi sürecinde bir tarih yazdıklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Belediye başkanı arkadaşlarımı yürekten kutluyorum. Baskıya kulak asmadılar. Hiçbirisi şikayet etmedi. Engel mi çıkarıyorsun, engelleri aştılar. Bütün belediye başkanlarımız, kimin ihtiyacı varsa hangi partidensin diye sormadılar. Hangi kimliktensin diye sormadılar. İnancın nedir diye sormadılar. Bu ülkede mi yaşıyorsun, evet. Aynı havayı mı teneffüs ediyorsun, evet. O zaman varsa sorunun, 'Gel kardeşim ben sorununa çözüm üreteceğim.' dediler. O nedenle belediye başkanlarımız, bu pandemi sürecinde bütün engellemelere rağmen bir tarih yazdılar. Kendilerini yürekten kutluyorum."

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, kurucu üyelerinin İran, Irak, Suriye ve Türkiye'nin olacağı Orta Doğu Barış ve İşbirliği Teşkilatının kurulacağını dile getirerek, akılcı, barışçıl ve gerçekçilikten sapmayan, uluslararası hukuka ve meşruiyete önem veren bir dış politikanın izleneceğini söyledi.

Orta Doğu'da egemen güçlerin vekalet savaşı olduğuna işaret eden Kılıçdaroğlu, toprağın altındaki petrolün üstünde yaşayan vatandaşların kaderini değiştirdiğini ifade etti.

"Komşuda yangın varsa, sizde huzur olmaz." ifadesini kullanan Kılıçdaroğlu, "Biz Orta Doğu Barış ve İşbirliği Teşkilatı kurarak, Orta Doğu'ya huzuru, barışı getireceğiz. Orta Doğu'yu bir kavga, çekişme, savaş alanı değil, Orta Doğu'yu bir huzur alanı, bir barış alanı haline döndüreceğiz. Bütün Orta Doğu'yu kucaklayacağız. Orada da Araplar var, bizde de var. Kürtler var, bizde de var. Türkmenler var, bizde de var. Ezidiler var, bizde de var." dedi.

Cumhuriyetin 2. Yüzyılına Çağrı Beyannamesi'nde yer alan 13. maddeyi her bir delegenin ezberlemesini isteyen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

"Nereye gidiyorsa, hangi sorun varsa çözülecek burada. Hepsinin çözümü var. 5 temel sorunun hepsinin çözümü var. Artı huzurlu bir toplum var. Birlikte yaşama iradesi var. Ayrıştırma yok, bölme yok, kin yok, öfke yok, kibir yok herkesi kucaklama var. Cumhuriyetimizi Mustafa Kemal ve arkadaşları, 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.' ilkesinden yola çıkarak kurdu. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin açılışının 100. yılına tanıklık eden Cumhuriyet Halk Partisi'nin delegeleri olarak önümüzdeki en önemli görevin, cumhuriyetimizi demokrasiyle taçlandırmak olduğunun bilincindeyiz. Bunu Cumhuriyeti 100. yılında yani 2023'te gerçekleştirme azim ve kararlılığındayız. İmzası olan bizler 37. kurultayın delegeleri olarak, saydığımız vaatleri gerçekleştireceğimize cumhuriyeti demokrasiyle taçlandıracağımıza, milletimizin önünde söz veriyoruz."

Daha sonra 2. Yüzyıla Çağrı Beyannamesini partililerin oylamasına sunan Kılıçdaroğlu, daha sonra beyannamenin oy birliğiyle kabul edildiğini söyledi.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, oylama sonrasında ise şu değerlendirmeyi yaptı:

"Tarihin bir dönüm noktasındayız. Tarihin bize yüklediği ağır sorumluluk var. Gün kavga günü değil, gün Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni ekonomik, siyasal ve bir toplumsal buhrandan çıkarma günüdür. Her birimizin tek tek her birimizin partili olsun olmasın her vatanseverin bayrağını, milletini ve vatanını seven herkesin birlik ve beraberlik günüdür. El kaldırdınız, 'evet' dediniz. Ne demektir 'Evet' biliyor musunuz? Hep birlikte tarihsel bir sorumluluğu üstlendik. Türkiye'nin refahı, hızla büyümesi ve kalkınması için üstlendik. Yaşadığımız, ekonomik, siyasal ve toplumsal buhrandan Türkiye'yi çıkarmak için üstlendik. Çocuklarımıza yaşanabilir bir Türkiye bırakmak için üstlendik. Çalışmak ve sorumluluğu yerine getirmek artık hepimizin ortak görevidir."

(Bitti)

Haber Ara