İslam hukuku alanında yüksek lisans yapan Kavasime, 7 ay önce tamamen İsrail kontrolü altında bulunan El-Halil'deki Şer-i Mahkemeye nikah memuru olarak atandı.
Kavasimi'nin çalıştığı bölge, Yahudi yerleşim birimleri ve İsrail kontrol noktalarına yakın bir mesafede bulunuyor. Evli ve 6 çocuk annesi Kavasimi, ileride yargıçlık yaparak işgal altındaki ülkesinde "adaletin temsilcisi" olacağı günlerin hayalini kuruyor.
AA muhabirine konuşan Kavasimi, hayatına ve kariyerine katkı sağlayan bu mesleği icra etmekten mutluluk duyduğunu belirtti.
Görevinin bir yuvanın temellerini atmada ilk adım sayılan nikah akdini düzenlemek olduğunu ifade eden Kavasimi, "Şu an nikah memurluğuna atandım ancak ileride hakim olmayı ümit ediyorum." dedi.
- "Kadının nikah akdini düzenlemesine mani bir durum yok"
Kavasimi, "İşim konusunda ailem ve iş arkadaşlarımdan destek görüyorum. Büyük bir çoğunluk bu durumu memnuniyetle karşılıyor." ifadesini kullandı.
Bazı insanların bir kadının nikah memuru olmasını garip karşıladığına işaret eden Kavasimi, "Nikah akdi idari bir iş, daha fazlası değil. İslam hukukunda bir kadının nikah akdini düzenlemesine mani bir durum yok." diye konuştu.
Filistin toplumunun kültürlü olduğunu, kadının her alanda iş gücüne katılmasını kabul edeceklerini vurgulayan Kavasime, daha önce de miras paylaşımı için El-Halil'de İslam hukukunun uygulandığı mahkemeye başvuranlara destek verdiğini aktardı.
Filistinli İbrahim Amar ve Sahar Reşad da nikahlarının genç kadın tarafından kıyılmasının kendileri için güzel bir anı olacağını belirtti.
Amar, "Kadınların nikah memuru olmasında herhangi bir engel yok. Anne ve eş olan kadın toplumun yarısını temsil eder." ifadelerini kullandı.
El-Halil Şer-i Mahkeme Başkanı Ebu Rumi de bir kadının evlilik akdini yapmasında İslam hukukuna göre bir engel olmadığını vurgulayarak, "Kadın nikah memurları El-Halil'in Eski Şehir bölgesinin canlanmasına katkı sağladı. Bu durum bölgede rahatlıkla kabul gördü. Gelen bazı çiftler nikahlarını kadın memurların kıymasını istiyor." diye konuştu.
