'Erdoğan devleti paylaşmadı'

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yasin Aktay, "Çökertmenin bir yolu da Türkiye'yi düşürmektir. Türkiye'yi düşürmek, Türkiye'deki AK Parti'yi düşürmek demektir. Şu an tüm partiler bu amacı gerçekleştirebilmek için ittifak halinde mücadele etmektedir" dedi.
Aktay, seçim çalışmaları kapsamında Baykan ilçesindeki AK Parti seçim bürosunu ziyaret ederek, vatandaşlarla sohbet etti.

"BAŞBAKAN BİR REKORA İMZA ATACAK"
Daha sonra AK Parti İlçe Başkanlığı'na geçen Aktay, burada yaptığı konuşmada, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun 65'inci mitingini Siirt'te yaptığını, 7 Haziran'a kadar 81 ilin tamamında miting yaparak bu alanda bir rekora imza atmış olacağını söyledi.
Gezi Parkı vandalizminden sonra Türkiye'de siyaseti dizayn edebilmek için çok sayıda girişim bulunduğunu anlatan Aktay, "7 Haziran seçimlerinde de bu girişimlerden sonuncusunu deneyeceklerinden hiç kuşkunuz olmasın. Siyaset alanındaki aktörlerin kapalı kapılar ardından geliştirdikleri ittifakları gözden geçirdiğimizde bunu çok daha net bir biçimde anlıyoruz. Gezi Parkı'nda hükümete karşı geliştirilen darbe girişimi başarılı olamadı ama kabul edelim ki Türkiye'de bir biçimde sarsıntı meydana getirdi" ifadelerini kullandı.

"ERDOĞAN İSRAİL'LE DEVLETİ PAYLAŞMADI"
Aktay, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için "otoriterleşiyor, iktidarı paylaşmıyor" iftiralarına şahit olduklarını belirterek, Erdoğan'ın iktidarını İsrail'le, uluslararası güçlerle ve Türkiye'nin kanını yıllarca emen ağababalarla paylaşmadığını savundu.
Erdoğan'ın mazlumlarla ve ezilenlerle iktidarını sonuna kadar paylaştığını ama paralel ihanet şebekesiyle paylaşmadığını anlatan Aktay, sözlerini şöyle sürdürdü:

"AK PARTİ ONLARA İSTEDİĞİNİ VERMİYOR"
"Yargıyı ele geçirmiş, kendi istediği gibi yargı kararlarını şekillendirmiş. Polisi ele geçirmiş, devletin emrinde olması gereken polisi Pensilvanya'daki örgüt liderinin emrine sokmuş. Sivil toplum örgütü görünümündeki yapılarla rezil bir teşkilatlanmaya girişmişler. Bazı kritik alanlarda tekeller oluşturmuşlar. İnsani yardımda tekel oluşturmuşlar mesela. Türkiye'den diğer yardım kuruluşlarını güneydeki dost devletlerine terörist diye şikayet edip alanı temizlemeye çalışmışlar. Şimdi AK Parti onlara istediğini vermiyor, yaptıklarını fark edip önlem alıyor diye düşman oldular. Attıkları iftiraların, yaptıkları dezenformasyonun haddi hesabı yok. Mücadeleyi mertçe de değil namertçe yapıyorlar. Siyasi bir aktör olarak karşımıza çıkıp milletin hakemliğine başvurmak yerine paravan yapılarla, ahlaksız ittifaklarla karşımıza çıkıyorlar."