Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, "Ergene Çevre Koruma Projesi, Derin Deşarj Hattı B Tüneli Işık Göründü Merasiminde" yaptığı konuşmada, bugün Ergene Havzası Koruma Eylem Planı'nın en önemli bileşenlerinden olan "Derin Deniz Deşarjı Projesi"nde kritik bir aşamayı geride bıraktıklarını söyledi.
Projenin deniz, kara boru ve tünel hatlarından oluştuğunu anlatan Varank, harita üzerinde şu bilgileri verdi:
"Burası Derin Deniz Deşarj sitemi haritasını gösteriyor. Siyah hatlar 46 kilometrelik kara boru hatlarını gösteriyor. 46 kilometre şu an tamamlanmış durumda. Bu kırmızı hat 2 tüneli temsil ediyor. Bugün tam bu noktadayız. Bugün inşallah ışık görme merasimiyle B tünelinin kazılmasını tamamlamış olacağız. A tünelinde de 775 metremiz kalacak . Buradan çıkan makinemiz de oradaki 775 metreyi tamamlayacak. Burada da deniz hattı var. Denizin 50 metre altında 4,5 kilometrelik bir hattan bahsediyoruz. İnşallah ağustos itibarıyla özellikle doğu hattındaki Çerkezköy OSB, Çorlu Deri Karma OSB ve Çorlu OSB'nin dünya standartlarında arıtılmış suları, kara boru hattıyla ağustos ayında denize deşarj edilecek. Projenin tamamlanmasıyla Ergene Nehri daha temiz akacak."
Varank, projenin kalanındaki ıslah OSB bağlantılarını hızla tamamlamak için gayret gösterdiklerini, gelecek senenin ortalarından itibaren hem atık arıtma tesislerinin, hem de bağlantılarının büyük bir kısmının devreye alınacağını ve Ergene Nehri'nin daha temiz akmaya başlayacağını bildirdi.
Yerli tünel kazma makinesini çok önemsediklerini vurgulayan Bakan Varank, "Devletimizin sağladığı Ar-Ge destekleriyle tünel kazma makinesi hayata geçirildi. Biz 18 Eylül'de Ankara'da fabrikadan o makinenin çıkışını yaptık. Burada kazılara başladı. Bugün ilk defa Türkiye'de bir projeyi yerli makineyle bitirmiş oluyoruz. Bu, bizler için gurur. Sizlerin sayesinde oldu." ifadelerini kullandı.
- "Derin deniz deşarjı,10 kilometre uzunluğunda 2 tünelle yapılacak"
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde başlatılan projeler ile Türkiye'nin kalkınmada sınıf atlarken, çevrenin korunmasında da büyük başarılara imza atıldığını söyledi.
Ergene Havzası'nda 1980'li yılların başında plansız sanayileşme başladığını belirten Pakdemirli, "Endüstriyel atıklar ve yer altı sularının bilinçsiz kullanımına bağlı olarak bu bölgede kirlilik giderek artmıştır. Ancak zat-ı devletlerinizin talimatlarıyla 2011 yılında Ergene Havzası Koruma Eylem Planı'nı Bakanlığım koordinasyonunda hayata geçirmeye başladık." diye konuştu.
Pakdemirli, 6,5 milyar lira yatırımla 18 alt eylemden 8'inin tamamlandığını anlatarak, şunları kaydetti:
"8 eylem de tamamlanma aşamasına getirildi. Bu kapsamda Devlet Su İşleri tarafından 400 kilometre dere yatağını temizledik, 12 belediyenin atık su arıtma tesisini inşa ettik. Havzadaki tüm tesislerde atık su deşarj kriterlerinde kısıtlamaya gidildi. Yine Meriç Nehri üzerine taşkın erken uyarı sistemi kuruldu. İnşallah bu yatırım programında yer alan 14'ünün inşaatı biten 25 sulama tesisinin tamamlanmasıyla da 1 milyon 300 bin dekar arazi temiz suya kavuşacak. Ayrıca 8 depolama projesiyle yıllık 450 milyon metreküp içme suyu kullanma ve endüstri suyu temin edilecek. Ergene Havzası'ndaki 10 organize sanayi bölgemiz için 5 atık su arıtma tesisinden 3'ü tamamlandı, kalan 2 tesisi de inşallah önümüzdeki yıl hizmete alacağız. Böylece sanayi kaynaklı atık suları Ergene Nehri'ne değil, Marmara Derin Deşarj Projesi'yle 4,5 kilometre açıktan Marmara Denizi'ne alttan verilecek."
Bakan Pakdemirli, derin deniz deşarjının 10 kilometre uzunluğunda 2 tünel vasıtasıyla yapılacağını dile getirdi.
İlk bileşen olan doğu hattında yüzde 99'luk gerçekleşme sağlandığını aktaran Pakdemirli, "Tüm bileşenlerinde de yüzde 95'lik gerçekleşmemiz var. İnanıyoruz ki bu proje sayesinde bu bereketli topraklardaki çevre kirliliği sona erecek, Ergene Nehrimizin su kalitesi ve rengi doğal haline dönecek. Trakya'mızın da çehresi değişecek." dedi.
Projenin tüm sistemleriyle gelecek yıl çalışmaya başlayacağını anlatan Pakdemirli, "Bu proje himayelerinizde gerçekleşen diğer projelerde olduğu gibi doğaya saygımızın, tabiata sevgimizin taçlanmış bir eseri olarak baki kalacaktır." dedi.
