Meltem Suat Timeturk Dış Haberler Servisi/Özel
Trump'ın "kabul etmezsen cehennemi yaşarsın" tehdidine rağmen, Gazze'den gelecek yanıt savaşın ve bölge dengelerinin kaderini belirleyecek.
Arabulucular devrede: "daha iyisi gelmez" baskısı
Axios'un haberine göre, müzakerelerin arka planında Katar, Mısır ve Türkiye'nin diplomatik ağırlığı devreye girmiş durumda. MİT Başkanı İbrahim Kalın, Katar Başbakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ve Mısır İstihbarat Şefi Hasan Mahmud Reşad'ın üst düzey Hamas liderleriyle Doha'da art arda gerçekleştirdiği kritik toplantılar, planın kabulü için son ikna çabaları olarak yorumlanıyor.
Katar Başbakanı Al Sani'nin, Hamas'a "daha iyi bir anlaşma sağlayamayacaklarını" ve Trump'ın savaşı bitirme kararlılığının Hamas için bir güvence sayılması gerektiğini söylediği bildiriliyor. Bu yaklaşım, arabulucuların bile planı kusursuz görmese de mevcut koşullarda tek gerçekçi çıkış yolu olarak değerlendirdiği izlenimini veriyor.
Washington'ın Beklentisi ve Tehditleri: ABD yönetimi, özellikle bu üç arabulucu ülkenin Hamas üzerindeki nüfuzunu kullanarak "evet" yanıtını sağlamasını bekliyor. ABD'li bir yetkilinin Hamas'a baskı aracı olarak "finansmanın kesilmesi ve örgütün yalnız bırakılması" seçeneğini masada tutması, uluslararası toplumun bu anlaşmanın gerçekleşmesi yönündeki kararlılığını gösteriyor.
Analiz: Hamas içinde neden “adaletsiz” tartışması var?
Hamas'ın itirazlarının temelinde, planın detaylarında yatan ve örgütün temel pazarlık kozlarını elinden alma potansiyeli taşıyan maddeler yatıyor:
Rehinelerin Serbest Bırakılma Zamanlaması: Teklif, kalan 48 İsrailli rehinenin 72 saat içinde serbest bırakılmasını öngörüyor. BBC'ye göre Hamas için kilit nokta burası: Tüm rehineleri en başta teslim etmek, örgütün elindeki en büyük baskı aracını ortadan kaldırabilir ve sonrasında İsrail'in diğer vaatleri yerine getirmemesi riskini doğurabilir.
Silahsızlanma Şartı: Plan, Hamas'ın silahsızlandırılmasını ve Gazze'nin askerden arındırılmasını içeriyor. Hamas ise, Filistin devleti resmi olarak tanınmadan silah bırakmayı kesin bir dille reddediyor. Bu madde, örgüt için varoluşsal bir tehdit anlamına geliyor.
Yönetim Boşluğu: Teklif, Gazze yönetiminin Hamas veya Filistin Yönetimi'nin yer almadığı uluslararası bir geçiş hükümetine devredilmesini öneriyor. Bu, Hamas'ın Gazze üzerindeki siyasi ve idari otoritesinin tamamen sonlandırılması demek. Üst düzey bir Hamas yetkilisi bu maddeyi "yeni bir işgal biçimi" olarak gördüklerini belirtiyor.
Çelişkili Sinyallerin Anlamı: Şarku'l Avsat'ın "olumlu inceleneceği" yönündeki haberleri ile BBC'nin "teklifin reddedilme eğiliminde olduğu" iddiaları, Hamas içinde siyasi ve askeri kanatlar arasında ciddi bir görüş ayrılığının veya en azından kasıtlı bir belirsizlik stratejisinin işlediğini gösteriyor. Özellikle Gazze içindeki askeri kanadın (İzzeddin el-Haddad'ın "savaşı sürdürme kararlılığı") rehinelerin fiili kontrolünü elinde tutması, dışarıdaki siyasi liderliğin pazarlık gücünü sınırlayarak son kararı zorlaştırıyor.
Hamas'ın vereceği yanıt sadece bir anlaşmanın kaderini değil, aynı zamanda Gazze'deki savaşın süresini ve İsrail ile Arap ülkeleri arasındaki gelecekteki ilişkilerin seyrini de belirleyecek. Örgüt, tüm rehineleri serbest bırakma karşılığında büyük ölçekli bir mahkûm takası ve İsrail'in çekilmesi gibi kazanımları mı tercih edecek, yoksa silahsızlanma ve siyasi tasfiye tehdidini göze alarak teklifi toptan reddedip pazarlık kozlarını korumaya mı çalışacak? Bu, sadece Hamas'ın değil, arabulucuların da kaderini etkileyecek kritik bir karar.
Yorum Yap