Meltem Suat Timeturk Dış Haberler Servisi/Özel
Sudan'daki acımasız iç savaşta yeni bir yıkım yaşandı. Paramiliter Hızlı Destek Kuvvetleri (HDK), Darfur'da on sekiz aydır kuşatma altında tuttuğu El-Faşir şehrini ordudan ele geçirdi. Ordu Komutanı Orgeneral Abdulfettah el-Burhan, güçlerinin “daha güvenli bir yere” çekildiğini doğrulayarak şehrin kaybını kabul etti. HDK'nın artık Darfur'daki tüm büyük şehir merkezlerini kontrol etmesi, ülkenin bölünme ihtimalini artırmakta.
Etnik Temizlik, Fidye ve Küresel Sessizlik
HDK'nın El-Faşir'i ele geçirmesinden bu yana işlediği iddia edilen suçlar, çatışmanın sadece askerî bir mücadele değil, sistematik bir etnik temizlik ve insanlık suçu olduğunu gösteriyor. hd kanlı i̇nfazlar ile ilgili gelen somut deliller, Darfur'un tarihindeki en karanlık döneme işaret ediyor.
Soykırım Boyutunda Şiddet ve Etnik Temizlik
Ruanda Benzetmesi: Yale Üniversitesi'nin İnsani Araştırma Laboratuvarı (Humanitarian Research Lab), El-Faşir'deki şiddet düzeyinin Ruanda soykırımının ilk 24 saatiyle karşılaştırılabileceğini bildirdi.
Etnik Temizlik: Yale'in raporu, El-Faşir'in “Fur, Zaghawa ve Berti yerli Arap olmayan toplulukların zorla yerinden edilmesi ve yargısız infazlar yoluyla sistematik ve kasıtlı bir etnik temizlik sürecinde” göründüğünü belirtti. Analistler, militanların ev ev dolaşarak şiddet eylemleri gerçekleştirdiği “kapıdan kapıya temizlik operasyonları” tespit etti.
Ceset Görüntüleri ve İnfazlar: BM'ye göre, ortaya çıkan videolarda "düzinelerce silahsız erkeğin HDK savaşçıları tarafından vurulduğu veya ölü yattığı" görülüyor. Birleşmiş Kuvvetler, şehrin düşmesinden bu yana 2.000'den fazla sivilin öldürüldüğünü iddia etti. Yale ekibi de uydu görüntülerinde, yetişkin insan cesetleriyle tutarlı büyük “kümeler” ve yerde kırmızı renk bozulmaları tespit etti.
Fidye ve Alıkoyma Uygulamaları
Rehin Alma ve Fidye: HDK, El-Faşir'i ele geçirdikten sonra diğer büyük şehirlerde uyguladığı düzeni tekrarladı: Belirli kişileri avlamak, sivilleri gözaltına almak ve fidye almadan serbest bırakmamakla suçlanıyor. Tawila'ya kaçanlar, fidye taleplerinin 5 milyon ila 10 milyon Sudan sterlini (£6.000 ila £12.000) arasında olduğunu belirtti.
Eski Askerlerin Hedef Alınması: Garney'de HDK ve müttefik milisler tarafından binlerce sivilin tuzağa düşürüldüğü, bunların birçoğunun Sudan ordusunun, Birleşik Kuvvetlerin ve diğer silahlı grupların eski askerleri olduğu bildirildi. Fidye ödeyemeyenler günlerce gözaltında tutuldu.
Uluslararası Toplumun İkircikli Rolü
Medya Karartması: Sudan Gazeteciler Sendikası, El-Faşir'de iletişimin kesildiğini ve bir medya karartması uygulandığını bildirmiştir. Bölgede uluslararası gazetecilerin bulunmaması nedeniyle vahşetlere dair bilgiler, genellikle HDK tarafından çekilen videolar, hayatta kalanların tanıklıkları ve Yale laboratuvarının uydu görüntüleri aracılığıyla ortaya çıkmaktadır.
BAE Suçlamaları: Sudan askerî hükümeti, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE)'ni HDK'ye silah sağlamakla suçlamış, BAE ise bunu reddetmiştir. Ancak sızan BM uzman raporları, BAE'den gelen ve Çad'daki üslere inen "çok sayıda" uçuşun tespit edildiğini ortaya koymuştur. BAE'nin Sudan'daki çıkarları, özellikle ülkenin altını ile yakından ilişkilidir.