Avustralya'da Hanuka kabusu
Sidney'in ikonik Bondi Plajı'nda düzenlenen Hanuka kutlamaları, 50 yaşındaki bir baba ve 24 yaşındaki oğlunun düzenlediği silahlı saldırıyla kana bulandı; en az 16 kişi hayatını kaybetti. Avustralya Başbakanı Albanese saldırıyı 'saf kötülük' olarak nitelerken, İsrail Başbakanı Netanyahu, Albanese'yi Filistin politikaları yüzünden 'antisemitizmi körüklemekle' suçlayarak trajedinin ortasında diplomatik bir cephe açtı.

Oluşturma Tarihi: 2025-12-16 10:34:08

Güncelleme Tarihi: 2025-12-16 10:44:15

Meltem Suat Timeturk Dış Haberler Servisi/Özel

Avustralya'nın Sidney kenti, tarihinin en karanlık günlerinden birini yaşadı. Dün akşam saatlerinde, yaklaşık 2 bin kişinin katıldığı Yahudi Işık Bayramı (Hanuka) kutlamaları sırasında gerçekleşen terör saldırısı, ülkeyi yasa boğdu. Avustralya polisi, saldırının bir baba ve oğlu tarafından gerçekleştirildiğini teyit ederken, ölü sayısı 16'ya yükseldi. Olayın şoku sürerken, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun Avustralya Başbakanı Anthony Albanese'ye yönelik sert eleştirileri, olayı uluslararası bir siyasi hesaplaşmaya dönüştürdü.

Köprüden Açılan Ateş ve Aile Boyu Terör

Saldırının detayları ve sonrasında yaşananlar, dehşetin boyutunu gözler önüne seriyor:

Saldırı Anı: Işık Bayramı Kana Bulandı Saldırı, Sidney'in dünyaca ünlü Bondi Plajı'nda gerçekleşti.

Yöntem: Görgü tanıklarına göre saldırganlar, kutlama alanını gören bir köprüden veya yakındaki bir araçtan inerek uzun namlulu silahlarla kalabalığa ateş açtı.

Kaos: Videolarda, saldırganlar ilerlerken insanların panik içinde kaçıştığı ve çimlerin üzerinde cansız bedenlerin yattığı görüldü. Bir görgü tanığı olayı "felaket" olarak tanımladı.

Failler: Baba ve Oğul Yeni Güney Galler Polis Komiseri Mal Lanyon, saldırganların kimlik profilini açıkladı:

Baba (50): Olay yerinde polis tarafından vurularak öldürüldü.

Oğul (24): Yaralı olarak ele geçirildi, hastanede tedavi altında.

Durum: Polis, şu an için başka bir şüpheli aramadıklarını belirtti.

Albanese: "Bölünmeyeceğiz" Avustralya Başbakanı Anthony Albanese, saldırıyı "Avustralya kıyılarında işlenen bir antisemitizm ve terör eylemi" olarak tanımladı.

Mesaj: "Bu korkaklar bizi bölemeyecek" diyen Albanese, antisemitizmi yok etmek için tüm devlet kaynaklarının seferber edileceğini duyurdu.

Netanyahu'dan "Ağustos Mektubu" Hatırlatması ve Suçlama İsrail Başbakanı Netanyahu, taziye mesajının ötesine geçerek Canberra yönetimini doğrudan hedef aldı.

Suçlama: Netanyahu, Albanese'nin Filistin devletini tanıma yönündeki politikalarının "sokaklarda Yahudi nefretini teşvik ettiğini" savundu.

Mektup: Ağustos ayında Albanese'ye gönderdiği bir mektubu hatırlatan Netanyahu, "Antisemitizm liderler sessiz kaldıkça yayılan bir kanserdir. Zayıflığı eylemle değiştirmelisiniz" diyerek Avustralya hükümetini olaydan dolaylı olarak sorumlu tuttu.

Radikal Aile Hücresi ve Siyasileşen Yas

Bondi saldırısı, terörün değişen yüzünü ve küresel siyasetin yerel trajediler üzerindeki gölgesini ortaya koyuyor.

"Aile Tipi" Radikalleşme Tehdidi

Saldırganların baba-oğul olması, istihbarat servisleri için tespit edilmesi en zor olan "kapalı devre hücre" yapısına işaret ediyor.

Tespit Zorluğu: Genellikle online radikalleşme veya arkadaş grupları üzerinden yayılan terörün aksine, aile içi radikalleşme dışarıya çok az sinyal verir. 50 yaşındaki bir babanın 24 yaşındaki oğlunu bir katliama sürüklemesi (veya tam tersi), ideolojik motivasyonun nesiller arası aktarımını gösteren korkutucu bir örnektir.

Netanyahu'nun "Siyasi Fırsatçılığı"

Netanyahu'nun trajediden hemen sonra Albanese'nin Filistin politikasını (iki devletli çözüm veya Filistin'in tanınması) hedef alması stratejik bir hamledir.

Diplomatik Baskı: İsrail Başbakanı, bu saldırıyı kullanarak, Batılı ülkelerin Filistin'i tanıma girişimlerini "antisemitizmi körükleyen bir eylem" olarak çerçevelemeye çalışmaktadır. Netanyahu, Avustralya'daki kanlı eylemi, kendi dış politika tezlerini (Filistin devletine hayır) meşrulaştırmak için bir kaldıraç olarak kullanıyor. Bu durum, iki müttefik arasındaki ilişkileri ciddi şekilde gerebilir.

Avustralya'nın "Güvenli Liman" İmajının Çöküşü

Bondi Plajı, Avustralya'nın rahat yaşam tarzının ve çok kültürlülüğünün küresel sembolüdür.

Toplumsal Travma: Saldırının bir sinagogda değil, kamusal ve turistik bir alanda (plajda) yapılması, terörün "hayatın her alanında" olduğu mesajını vermeyi amaçlar. Avustralya toplumu, Christchurch (Yeni Zelanda) saldırısından sonra bölgedeki en büyük şoku yaşamaktadır.

Antisemitizm ve Toplumsal Kutuplaşma

Orta Doğu'daki gerilimin (Gazze savaşı vb.) küresel yansımaları Avustralya'ya ulaşmış görünüyor. Albanese'nin "bölünmeyeceğiz" vurgusu, toplumda artan İslamofobi ve Antisemitizm geriliminin farkında olduğunu gösteriyor. Ancak Netanyahu'nun suçlamaları, Avustralya iç siyasetindeki sağ kanadı harekete geçirerek hükümet üzerindeki baskıyı artırabilir.