Meltem Suat Timeturk Dış Haberler Servisi/Özel
Yeni İstihbarat Birimi: Amaç ve Yapısal Değişim
Von der Leyen'in kurmayı planladığı yeni istihbarat birimi, doğrudan Avrupa Komisyonu Genel Sekreterliği'ne bağlanacak ve bu sayede Komisyon Başkanı'nın doğrudan emrinde çalışacak.
Güç Artışı: Gözlemciler, von der Leyen'in bu yeni servisle, halihazırda AB Dışişleri şefi Kaja Kallas'a bağlı olan IntCen'in yetki alanına girerek kendi gücünü artırmayı amaçladığını düşünüyor.
Mevcut Yapı: Yıllardır var olan IntCen (eski adıyla SitCen), resmi olarak operasyonel faaliyet yürütmek yerine ulusal servisler ve AB dış temsilciliklerinden gelen bilgileri işlemekle yükümlü. 1999'da kurulan bu birim, 2012'de IntCen adını alarak Avrupa Dış Hizmetleri'ne entegre edilmişti.
Bağımsız İstihbarat Talebinin Tarihsel Nedenleri
AB'nin kendi istihbarat servisini kurma talebi 1990'lardan beri gündemde. Bu talebin ana tetikleyicileri şunlardır:
ABD'ye Bağımlılık: Yugoslavya Savaşları sırasında çeşitli AB ülkeleri, ABD istihbarat servislerinden gelen bilgilerden mahrum kaldıklarını hissetti.
Trump Endişesi: Özellikle ABD Başkanı Donald Trump döneminde bu durumun daha da kötüleşebileceği endişesi yaygın. Trump'ın ABD'ye olan istihbarat bağımlılığını şantaj amaçlı kullanabileceği ve AB'nin gelecekte Trump yönetiminin keyfiliğine maruz kalmasının kesinlikle önlenmesi gerektiği düşünülüyor.
Güvenlik ve Savunma İhtiyacı: 1990'lardan bu yana, AB'nin kendi güvenlik ve savunma politikasını geliştirmesi için güvenilir ve kapsamlı analizlere ihtiyacı olduğu savunuluyor. Eski Finlandiya Cumhurbaşkanı Sauli Niinistö de 2017'de sunduğu raporda, stratejik ve operasyonel gereksinimleri karşılayabilecek "AB düzeyinde tam teşekküllü bir istihbarat servisine" acil ihtiyaç olduğunu belirtmişti.
Üye Devletlerin Direnci ve Karşı Görüşler
Von der Leyen'in girişimine yönelik ilk tepkiler açıkça karşıt. En büyük engel, güçlü ulusal istihbarat servislerine sahip olan büyük AB ülkelerinden geliyor:
Ulusal Egemenlik: Ulusal güvenlik ve buna bağlı istihbarat yetenekleri, geleneksel olarak üye devletlerin sorumluluğunda görülüyor.
Rekabet İstememeleri: Özellikle Almanya ve Fransa gibi büyük devletler, güçlü ulusal servislerinden aldıkları faydaları ve kapasitelerini AB servisi aracılığıyla büyük ölçekte daha zayıf üyelere sunmaya eğilimli değiller ve ulusal servisleriyle rekabet edecek bir AB servisini kabul etmeye hazır değiller.
Yorum Yap