AB-ABD Ticaretinde 'Güvenlik Kıskacı': Weyand'dan İtiraf, Stiglitz'den Eleştiri
Avrupa Komisyonu Ticaret ve Ekonomik Güvenlik Genel Direktörü Sabine Weyand, Avrupa'nın son dönemde ABD ile ticaret ilişkilerinde verdiği tavizlere dair dikkat çekici itiraflarda bulundu.

Oluşturma Tarihi: 2025-08-27 22:33:13

Güncelleme Tarihi: 2025-08-27 22:34:07

Meltem Suat Timeturk Dış Haberler Servisi/Özel

Avusturya'da düzenlenen Avrupa Alpbach Forumunda Süddeutsche Zeitung'a (SZ Dossier) konuşan Weyand, “Avrupa tarafı, transatlantik ilişkileri istikrara kavuşturmak için güvenlik garantilerine karşılık ekonomik karşılıktan vazgeçti” dedi.

“İktisadi asimetri bilerek kabul edildi”

ABD'nin Avrupa ihracatına yüksek gümrük vergileri uyguladığı, buna karşı AB'nin misillemeden kaçındığı hatırlatıldığında Weyand, bu durumun “kasıtlı bir tercih” olduğunu söyledi. AB yetkilisine göre Brüksel, ABD ile ilişkilerde gerilimi tırmandırmamak ve güvenlik ortaklığını riske atmamak adına iktisadi asimetrileri kabul etmek zorunda kaldı:

“Gerçekte bu, klasik bir çıkar dengesi değil, genel bir siyasi paketi güvence altına almakla ilgiliydi. Komisyon açısından ideal bir iktisadi politika çözümü değil, stratejik bir değerlendirmeydi.”

Weyand, Ukrayna'daki savaşın Avrupa'yı tamamen ABD güvenlik garantilerine bağımlı hale getirdiğini, bu nedenle üye devletlerin “ABD'ye karşı ticari önlem alma” riskini göze almadığını vurguladı.

“Savaş sonrası model sona erdi”

SZ Dossier'nin haberinde de öne çıkan nokta, ekonomik düzenin “soğuk savaş sonrası paradigmadan” uzaklaştığı oldu. Gazeteye göre, karşılıklı tavizlere dayalı klasik çıkar dengesi yerini “siyasi birlik” mantığına bırakıyor. Weyand da bu analizi destekleyerek şunları kaydetti:

“Bağımlılıklar artık güvenlik riski olarak görülüyor. Ticaret ilişkileri giderek güvenlik politikası merceğinden değerlendiriliyor. 1945 sonrası ekonomik düzen geri dönmeyecek; sonsuza kadar bitti.”

Stiglitz: “Bu bir anlaşma değil, ateşkes”

Alpbach'ta düzenlenen bir başka oturumda konuşan Nobel ödüllü ekonomist Joseph Stiglitz ise, Weyand'ın AB-ABD uzlaşısını fazla iyimser buldu. Stiglitz, Trump'ın tavrına dikkat çekerek, “Geçici bir ateşkes üzerinde anlaştılar, fakat bunu bir anlaşma olarak görmeyin. Trump hiçbir zaman bir anlaşmayı bağlayıcı olarak görmedi” dedi.

Ünlü ekonomist ayrıca Avrupa'nın sadece “ABD'nin keyfi kararlarına” karşı değil, kendi içindeki piyasa bozulmalarına karşı da hazırlıklı olması gerektiğini vurguladı:

“Avrupa'da çok sayıda kurumsal sübvansiyon var. Ben buna steroidli damlama ekonomisi diyorum.”

“Avrupa vazgeçilmez olmalı”

Weyand ise jeopolitik risklere karşı daha soğukkanlı bir yaklaşımı savundu. Ona göre Avrupa'nın temel stratejisi, küresel tedarik zincirlerinde “vazgeçilmez” hale gelmek:

“İhtiyacımız olan şey vazgeçilmez olmak. Avrupa, küresel tedarik zincirlerinde vazgeçilmez hale gelmelidir; böylece bağımlılıklarımız bize karşı kullanılmasın.”

Ancak AB kurumlarının bu stratejiyi uygulamak için gerekli yönetişim ve zihniyet yapısına sahip olmadığını da kabul etti: “Doğru yönetişimimiz yok, doğru zihniyetimiz de yok.”