Canikli, Giresun'daki bayramlaşma töreninde töreninde yaptığı konuşmada, bugün sadece Suriye'de 11 milyona yakın insanın evinden olduğununu belirterek, yüz binlerce insanın da hayatını kaybettiği acı gerçeğin hatırlandığında Türkiye'deki hem ekonomik istikrar hem de siyasi istikrarın ne kadar kıymetli olduğunun anlaşıldığını ifade etti.
Canikli, "Hatırlarsanız hemen komşumuz Yunanistan da esasında Avrupa Birliği ülkesi, güçlü Avrupa Birliği'nin bir açıdan bakıldığında adeta koruması altında ama buna rağmen şu anda uluslararası derecelendirme kuruluşlarının verdiği not çöp seviyesinin bile altında. Yani bütün bu desteğe rağmen Avrupa Birliği'nin güçlü desteğine rağmen Yunanistan'a hatta özel ayrıcalıklara rağmen ekonomisi yerlerde sürünüyor ve bununla bağlantılı çok ciddi sosyal çalkantı meydana geliyor şu anda. Sokakları alev alev" diye konuştu.
Nurettin Canikli, bu durumu istemediklerini ve temenni etmediklerini vurgulayarak, komşularının istikrarlı olması, oralarda huzurun ve güvenin ekonomik ve siyasi istikrarın yeniden kazanılmasının Türkiye'ye de katkı sağladığını kaydetti.
Hep birlikte bütün olarak, bölge olarak ve nihayetinde dünya olarak barış ve bu huzur ortamının devam etmesinden yana olduklarını savunan Canikli, "Yunanistan için de dua ediyoruz, onların da bir an önce bu çalkantıdan kurtulmalarını temenni ediyoruz, bir an önce ekonomik istikrarı sağlamalarını temenni ediyoruz" dedi.
- "Bir taşı çektiğinizde bütün duvar aşağı çökebilir"
Bakan Canikli, Türkiye'nin komşusundaki huzurun Türkiye'nin de huzuru anlamına geldiğini belirterek, şöyle konuştu:
"Yani bir başka ifadeyle orada bir sıkıntı varsa orada bir çalkantı varsa bu elbette her zaman etrafa, komşularına yayılma riskini de beraberinde getirir. O nedenle başta komşularımız olarak, Türkiye olarak bütün bu bölgede barışın ve kardeşliğin tesis edilmesini samimi olarak istiyoruz. Suriye'nin, Irak'ın toprak bütünlüğünü bozulmamasını bunun için istiyoruz. Çünkü bir taşı çektiğinizde bütün duvar aşağı çökebilir ve yeniden denge nerede kurulur, nasıl kurulur onu hiç kimse kestiremez özellikle Orta Doğu'da."
