Çandır, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan kasım ayı enflasyon rakamlarına ilişkin görüşlerini paylaştı.
Kasım ayında fiyat artışları ürün bazında incelendiğinde, yüzde 40,75 artışla domatesin, harcama grubu bazında incelendiğinde de yüzde 5,37 artışla giyim ve ayakkabı grubunun ilk sıralarda yer aldığını belirten Çandır, domatesi yüzde 27,63'lük fiyat artışıyla salatalığın takip ettiğini bildirdi.
Enflasyon sepetinde dörtte bir ağırlığı olan gıda ve alkolsüz içecekler grubunun fiyatlarındaki yüksek seyrin, enflasyonun gevşemesi önündeki en büyük engel olduğunu vurgulayan Çandır, "Dünyada tarım ve gıda fiyatları düşme eğilimdeyken, bizde yüksek seyirli olması, ülkemizdeki tarımsal reformların gerekliliğini de ortaya koymaktadır" ifadesini kullandı.
Çandır, örtü altı üretim sezonunun başlamasının kış sebze ve meyvelerinin arzını olumlu yönde etkilemesine rağmen beklenenin aksine bunun fiyatlara yansımadığını aktardı.
Rusya ile Türkiye arasında ikili ticarette yaşanan sıkıntı nedeniyle ürünlerin bir kısmının iç piyasaya sürüldüğünü belirten Çandır, şu bilgileri verdi:
"Bizler gün itibariyle iç piyasadaki ürün bolluğunun fiyatları yumuşatmasını ve bunun da enflasyona olumlu yansıyacağını bekliyoruz. Kısa vadede bu durum belki tüketicimizin daha ucuz ürünlerle buluşmasını sağlayabilir ve enflasyona olumlu yansıyabilir, ancak ülkemizin kayıplarının zamana yayılı ve zamanla da artarak karşımıza çıkacağını da söylemek durumundayız."
- "Krizin uzun vadede üretici ve tüketiciye etkisi azaltılmalıdır"
Çandır, Rusya gerginliği neticesinde her iki ülkenin zarar göreceğinin açık olduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:
"Zira başlangıçta Rusya'nın ekonomik kayıplarının yüksek ve ani kayıplar olacağını, ülkemizin kayıplarının ise zamanla artarak karşımıza çıkacağını söyleyebiliriz. Bu noktada enflasyon artışı en büyük kaygımız. Hükümetimiz üretimin artırılması ve pazarın çeşitlendirilmesine ilişkin önlemlerini zaman kaybetmeden almalı, krizin uzun vadede üretici ve tüketiciye etkisi azaltılmalıdır."
Antalya'da yapılan ihracatın yüzde 40'ının yaş meyve ve sebze sektörü tarafından gerçekleştirildiğini ve bunun da Rusya merkezli olduğuna dikkati çeken Çandır, ihracatın olumsuz etkilenmemesi için bu sorunun bir an önce çözümlenmesini beklediklerini ifade etti.
