Dolar

32,2899

Euro

34,8031

Altın

2.408,43

Bist

10.270,41

'Dünya Çölleşme ve Kuraklıkla Mücadele Günü'

TBMM Çevre Komisyonu Başkanı Pektaş:- 'Toprakların kötü kullanımı nedeniyle 2035 yılına kadar küresel gıda üretiminin yüzde 12 azalması nüfusun ise 1 milyar artması beklenmektedir. Dünyanın en fakir kesiminin yüzde 42'si çölleşme sorununun olduğu bölgelerde yaşamaktadır'

7 Yıl Önce Güncellendi

2017-06-16 18:51:05

'Dünya Çölleşme ve Kuraklıkla Mücadele Günü'
TBMM Çevre Komisyonu Başkanı ve AK Parti Gümüşhane Milletvekili Cihan Pektaş, toprakların kötü kullanımı nedeniyle 2035 yılına kadar küresel gıda üretiminin yüzde 12 azalmasının, nüfusun ise 1 milyar artmasının beklendiğini belirtti.

Pektaş, yaptığı yazılı açıklamada, BM'nin 1994 yılında aldığı karar uyarınca, çölleşme tehlikesine karşı dünya kamuoyunun dikkatini çekmek, bilgilendirmek ve farkındalık oluşturmak için her yıl 17 Haziranda "Dünya Çölleşme ve Kuraklıkla Mücadele Günü" etkinlikleri düzenlendiğini anımsattı.

BM'nin her yıl farklı sloganlarla çölleşmeyle mücadelenin önemine dikkat çektiğini ifade eden Pektaş, 2017 yılı için belirlenen sloganın ise "Toprağımız, evimiz, geleceğimiz." olduğunu aktardı.

Sessiz felaket çölleşmenin, kurak, yarı kurak, nemli alanlarda iklim değişmeleri ve insan aktiviteleri neticesinde oluşan arazi bozulumu olarak tanımlandığını anlatan Pektaş, şunları kaydetti:

"Her yıl dünyada 12 milyon hektardan fazla tarım arazisi yok olmakta ve 5,2 milyon hektar orman arazisi de tahrip edilmektedir. Yaklaşık 1,5 milyar insan bu sebeple yeterli beslenememekte, 1 milyar insan sağlıklı içme suyuna ulaşamamaktadır. Toprakların kötü kullanımı nedeniyle 2035 yılına kadar küresel gıda üretiminin yüzde 12 azalması nüfusun ise 1 milyar artması beklenmektedir. Dünyanın en fakir kesiminin yüzde 42'si çölleşme sorunun olduğu bölgelerde yaşamaktadır. Bu menfi tablonun en büyük mağdurları da az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerdir. Gelişmiş ülkelerin yaptığı tahribatın bedelini Afrika, Güney Amerika ve Güney Asya'dakiler başta olmak üzere fakir ülkeler ödemektedir."

Pektaş, az gelişmiş ülkelerin, ortaya çıkmasında neredeyse hiçbir sorumluluklarının olmadığı bir sorunun ağır yükü altında ezildiklerinin altını çizerek, bu adaletsiz tablonun daha fazla sürdürülemeyeceğini artık herkesin anlaması gerektiğini belirtti.

Cihan Pektaş, "Gelişmiş ülkelerin gözünü kapatmış olduğu bu coğrafyalara bizim de yüz çevirmemiz mümkün değildir. Çünkü biz 'Birinizin elinde bir hurma fidanı varken kıyamet kopuyor olsa bile onu diksin', 'Akarsu başında olsanız dahi suyu israf etmeyiniz' diyen bir Peygamberin ümmetiyiz." ifadesini kullandı.

Türkiye'nin, "En Az Gelişmiş Ülkelere Yönelik Ekonomik ve Teknik İşbirliği" destek çalışmalarına devam ettiğini, Afrika'ya ağaçlandırma, sulama, iklim değişikliğiyle mücadele gibi birçok konuda destek verdiğini belirten Pektaş, "Biz, Afrika'yı sömürmek için değil onlara yardım etmek, kucaklamak için gitmekteyiz. İşte biz bu desteklerle yalnızca fidan dikmiyoruz, gönüllere de sevgi tohumları ekiyoruz. Tüm dünyaya da buradan sesleniyoruz ki asıl olan insandır ve insanı yaşatmaktır." değerlendirmesinde bulundu.

Pektaş, bütün dünyanın, kaynakları koruma ve kullanma dengesini gözetecek hassasiyette olması ve farkındalığın artmasını diledi.


Haber Ara