Cenevre Haklar ve Özgürlükler Konseyinden yapılan yazılı açıklamada, 68 Filistinli ve Ürdünlünün Şubat 2019'dan bu yana Suudi Arabistan'da tutuklu bulunduğu ve adil bir şekilde yargılanmadıkları ifade edildi.
Açıklamada, bu yargılamalar kapsamındaki en son duruşmanın pazartesi günü gerçekleştiği ve burada Filistinli Muhammed el-Hudari ile oğlu Hani'nin yargılandığı, ondan bir gün önce de Filistinli ve Ürdünlü 6 kişinin duruşmasının yapıldığı aktarıldı.
Duruşması yapılan tutukluların kendilerini yasal bir şekilde temsil edemediğine işaret edilen açıklamada, bu kişilerin aylarca uygunsuz koşullarda alıkonulduğu, hakaret ve işkenceye maruz kaldığı kaydedildi.
Suudi Arabistan makamlarının, söz konusu tutukluları 8 Mart'ta Ceza Mahkemesi'ne sevk ettiği hatırlatılan açıklamada, bu kişilere "Filistinli grupları destekleme" suçu yöneltildiği ancak Suudi Arabistan güvenliğine zarar verecek bağlantıları olduğu yönünde hiçbir kanıta ulaşılamadığı vurgulandı.
- BM'ye çağrı
Konsey, Birleşmiş Milletlere (BM) Suudi Arabistan'daki insan hakları ihlallerinin önüne geçmek için harekete geçme çağrısı yaptı.
Suudi Arabistan'da tutuklu bulunan Filistinli ve Ürdünlü Hamas Hareketi üyelerinin yargılanmasına 8 Mart'ta başlanmıştı.
Hamas yetkilisi Basim Naim, bir kısmı Ürdün pasaportuna sahip Filistinlilere yöneltilen temel suçlamanın terör oluşumlarını desteklemek olduğunu belirtmişti.
Naim, onlarca yıldır ülkede ikamet eden bu kişilerin, Suudi Arabistan'ın iç işlerine ya da devletin yüksek çıkarlarına zarar verecek herhangi bir çalışmada bulunmadığının altını çizmişti.
- Suudi Arabistan, Hamas yöneticisini bir yıldır gözaltında tutuyor
Suudi Arabistan güvenlik güçleri, uzun yıllardır Cidde'de yaşayan Hamas yöneticisi Muhammed el-Hudari'yi 4 Nisan 2019'da gözaltına almıştı.
Hudari'nin 2 yıl Suudi Arabistan ile ilişkilerden sorumlu yetkili olduğu ve hareket içinde de üst düzey görevler üstlendiğini açıklayan Hamas, Hudari'nin büyük oğlu Hani'nin de "herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin" gözaltına alındığı bilgisini vermişti.
Hamas, Hudari ile oğluna yönelik bu tavrın, Suudi Arabistan'da yaşayan birçok Filistinliye uygulanan kampanyanın bir parçası olduğuna dikkati çekmişti.
