Bozkır, Avrupa Komşuluk Politikası ve Genişleme Müzakerelerinden Sorumlu Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Üyesi Johannes Hahn ile Türkiye'in Viyana Büyükelçiliğinde bir araya geldi.
Yaklaşık 2 saat süren görüşmenin ardından açıklama yapan Bozkır, Türkiye'nin sıkıntılı dönemlerde dostlarına ihtiyacının olduğunu vurguladı.
"AB'de dostlarımız olduğuna inanıyoruz ve bu dostlarımızdan da beklentilerimiz var" diyen Bozkır, "Öncelikle terörle mücadelede Avrupa ülkelerinin birçoğunda, belki biz öyle düşünüyoruz ama terör ve teröristi ayırt etmeden nitelendirmeyen bir hava olduğunu düşünüyoruz. Yani bizim bakımımızdan terör terördür, terörist teröristtir. 'Bana zarar vermeyen terörist daha iyidir, bana zarar veren teröristle ben mücadele etmeliyim' şeklindeki bir yaklaşım yanlış sonuçlar doğuruyor" ifadelerini kullandı.
Bozkır, herkesin etnik kimliğine, dini inançlarına, yaşam biçimlerine bakılmaksızın, kimsenin kendisini öteki hissetmeyeceği bir Türkiye düşündüklerini defalarca söylediklerini ve bu anlayışla Çözüm Süreci'ni başlattıklarını dile getirerek, şunları kaydetti:
"Ancak maalesef bu sürecin en önemli unsurlarından biri olan silahların bırakılması ve silahlı unsurların Türkiye'yi terk etmesi noktasında bütün vaatlere ve açıklamalara rağmen ilerleme kaydedemedik. Bugün geldiğimiz noktada hükümet olarak, Türkiye'ye yönelik bir tehdit olduğunu, insanların canına, güvenliğine, ülkenin bekasına ilişkin bir tehdit olduğunu düşünerek, bu tehdidi yaratan üç terörist gruba karşı mücadeleyi başlatmak mecburiyetinde kaldık. Bunlar DAEŞ, PKK ve DHKP'C'dir. Her ne kadar Batı camiasında bunlar arasında bir ayrım gözetilse de görüldüğü üzere, bu terörist gruplar aynı gün bakıyorsunuz bir tanesi Amerikan Konsolosluğuna saldırı düzenliyor, bir tanesi saldırı düzenleyip askerlerimizi ve polislerimizi şehit edebiliyor ve aslında tablo çok daha net ortaya çıkıyor. Dolayısıyla bu terörle mücadelede bütün Batı dünyasını yanımızda görme arzumuzu Hahn'la uzun uzun görüştük. Birbirimizi çok daha iyi anladığımızı düşünüyorum."
Bozkır, "PKK Avrupa Birliği'nin NATO'nun ABD'nin ve birçok ülkenin terör örgütleri listesindedir ve ayrı muamele yapılmasını kesinlikle kabul edebileceğimiz bir durum olarak görmüyoruz" şeklinde konuştu.
Görüşmede Hahn'a, HDP'lilere bazı sorular yöneltilmesini de istediğini aktaran Bozkır, "Burada AB'ye şu çağrıyı yapması gerektiğini söyledim. 'HDP'ye sürekli şu soruları sorun' dedim. 'PKK bir terör örgütü müdür?' 'HDP olarak PKK'nın silah bırakmasını istiyor musunuz?' 'HDP olarak PKK militanlarının silahlarıyla ülkeyi terk etmesini istiyor musunuz?' Bu soruların cevaplarını alamadığınız sürece HDP'yle ilgili olarak vermekte olduğunuz kanaat, Türk halkında sıkıntılara yol açıyor" dedi.
Avrupa ülkelerinin terör örgütleri arasında ayrım yapmadıkları mesajını net şekilde vermeleri gerektiğinin altını çizen Bozkır, "Öncelikle bunun mesajlarla teyit edilmesi önemlidir. Terör örgütleri arasında ayrım yapan mesajlar, AB ve Batı camiasıyla ilgili olarak yanlış bir kanaat oluşmasına yol açıyor. Hem de bizim en zor günlerimizde yanımızda görmeyi arzu ettiğimiz dostlarımızı, sanki yanımızda değillermiş gibi bir intiba ortaya çıkıyor" ifadesini kullandı.
AB Bakanı ve Başmüzakereci Bozkır, "Terörü sanki Türkiye'nin bir bölgesinde cereyan edip başka ülkelere yansımayacakmış gibi düşünmek yanlıştır. Eğer bu terörü bölgede bu terörün ortaya çıkmasına neden olan sorunlarla birlikte çözemezsek, Avrupa'nın birçok ülkesinin bu terörden nasibini almayacağını düşünmek yanlış olur. Charlie Hebdo saldırısı, Danimarka'daki saldırılar, bu tür terör örgütlerinin gerçekleştirdiği saldırılardır. Terörle mücadelede birlikte hareket etmek istiyoruz" dedi.
Bakan Bozkır, Avusturya temaslarının ardından Berlin'e hareket etti.
