Akdoğan, 24 TV canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı. "Son bir haftadır MHP Genel Başkanı Bahçeli ve HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın, 'AK Parti ile koalisyona varız' mesajları verdikleri, bunun samimi bir söylem olup olmadığına" ilişkin soruya Akdoğan, 7 Haziran'dan sonra "AK Parti ile asla, kesinlikle olmaz, kurulamaz" diyenin, Demirtaş'ın kendisi olduğunu söyledi.
Akdoğan, MHP'nin her şeye "hayır" dediğini aktararak, Bahçeli'ye bir kesimin iradesine ipotek kurduğuna yönelik eleştiride bulundu.
"Tepkiyi gördüler 'acaba bunu nasıl toparlarız' diye. 'AK Parti ile de yapabiliriz' gibi bunu yumuşatmaya çalışıyorlar" görüşünü dile getiren Akdoğan, "O kadar sorumsuz açıklamalar yaptılar ki bunların hiçbir inandırıcılığı kalmadı. Başbakanımızın davetine yine 'hayır' dedi. Bir hafta bile sürmedi o makyaj. Bu kitlenin de bunlara, gereken dersi vereceğini düşünüyorum" ifadesini kullandı.
Akdoğan, Demirtaş'ın süreçte takındığı tavrın, sürecin düşmanı Paralel Yapı'yla birlikte hareket etmesi, son dönemde Kandil'in tamamen emir komutasına girmesi ve sorumsuzca açıklamalar yapmasının apayrı bir konu olduğunu anlattı.
MHP'lilerin gerçekten ciddi bir tepkisinin oluştuğunu vurgulayan Akdoğan, MHP'nin terörle mücadele konusunu çok kullandığını ama bir araya bile gelip konuşamadığını dile getirdi.
Bahçeli'nin "5. parti" iddiasını ortaya attığı ve "Hiç kimse vazgeçilmez değildir, AK Parti de Cumhurbaşkanından vazgeçecektir" ifadelerini kullandığının ileri sürülmesi üzerine Akdoğan, "Kendi bir krize girdi debeleniyor, hedef saptırıyor. Kendi üzerindeki baskıyı hafifletmek için AK Parti üzerine bir şey yapıyor. Çünkü burada kendi liderliği sorgulanıyor. Sürekli yanlış yaptığı, sorumsuz davrandığı, iktidar korkusuyla hareket ettiği gibi konularda çok eleştiriliyor. Muhtemelen 'seçimden sonra ben gidiciyim' korkusuna kapıldı. Bir parti olmanın gereğini yapmıyorsan seni orada tutmazlar, bunu görmek lazım. Çünkü Ülkücü hareketin ciddi bir tecrübesi var. Siyasetten korkuyorsan, iktidar korkusu yaşıyorsan seni orada niye tutsunlar" değerlendirmesinde bulundu.
- "Son günlerde aile üzerinden yayınlar yapılıyor, bu aynı kampanyanın bir parçası"
Diğer partiler tarafından neden devamlı olarak Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın hedefe konulduğunun sorulması üzerine Akdoğan, şunları söyledi:
"Sadece partiler arasında mücadele olmadığını, daha büyük bir oyun olduğunu görüyoruz. Bu yeni bir şey ve sadece iç siyasetle ilgili bir şey değil. Uzunca zamandır Sayın Cumhurbaşkanımızı odağa alan ama aslında Türkiye düşmanlığının geliştirdiği bir konsorsiyum var. Birtakım lobiler uzunca zamandır algı operasyonu yapıyor. Bu şer cephesinin son dönemde orkestra şefliğini Paralel Yapı yapıyor. Bir ittifak var, bu aslında AK Parti karşıtlığı gibi görünüyor ama Türkiye düşmanlığı üzerinde şekillenmeye başladı. Bu şu demek, 'Türkiye'yi biz kendi eksenimizde bir yere konumlandırmamız lazım, bunun için AK Parti'den kurtulmak gerekiyor.' 'Kimi hedefe koyarsak netice alabiliriz? Tayyip Erdoğan. O zaman bu kişisel bir mesele ve özel bir konu, bu şekilde bunu formatlayalım, bunun üzerine gidelim.' Son günlerde aile üzerinden yayınlar yapılıyor, yani bu aynı kampanyanın bir parçasıdır. 'Tayyip Erdoğan'a biz her şeyi yaptık, hiçbiri tutmadı şimdi acaba özel hayat üzerinden bir şey yapabilir miyiz' Tayyip Erdoğan, bölgedeki halkların kurtuluşu için çok önemli bir isim. Bu başarı hikayesini baltalamaya çalışıyorlar."
- "Kılıçdaroğlu, boş boş konuşmak yerine ne biliyorsa çıksın açıklasın"
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Oslo hakkındaki iddialarına ilişkin görüşü de sorulan Akdoğan, Ana Muhalefet lideri pozisyonundaki bir kişinin sözünün ağırlığı olması gerektiğini belirtti.
Akdoğan, bir kişi ne kadar boş konuşursa, kendi ağırlığını ortadan kaldırdığını ifade ederek, şöyle devam etti:
"Hiç yakışıyor mu? Koskoca Ana Muhalefet lideri, 'çok önemli şeyler biliyorum' diyor 'ama ben bunları açıklamam.' Bu, 'siyasi şantaj' demektir, ne biliyorsa açıklasın. AK Parti'nin bu tür oyunlara karnı tok. AK Parti, bu tür sorunların çözümünde milletin kabul etmeyeceği, toplumun rıza göstermeyeceği, halkın onaylamayacağı hiçbir şey yapmamıştır, bundan sonra da yapmayacaktır. Devletin istihbarat birimleri bu süreçlerde birtakım temaslar yapmıştır ama bunların hiçbiri sonraki süreçler de dahil bir pazarlık süreci değildir. Bu yüzden Sayın Kılıçdaroğlu, boş boş konuşmak yerine ne biliyorsa çıksın açıklasın."
AK Parti'nin bir sürü adım attığını fakat her zaman sabote edildiğine dikkati çeken Akdoğan, "Haburla, Silvan saldırısıyla, Kobani'yle hep boşa çıkartılmaya çalışılan bir şey var. Bunun bir sebebi, örgütün silah bırakmak istememesi. İkincisi de dış etki var. Yani Türkiye'nin kendi iradesiyle milli bir projeyle bu meseleyi çözmesinden rahatsızlık duyan, 'Biz de işin parçası olmalıyız, manipüle etmeliyiz' diye düşünen birtakım ülkelerin Kandil'in üzerinde baskı kurduğunu biliyoruz. PKK'nın denklemden çıkmasına mani olmaya çalışmasının etkisi var. Üçüncüsü de 'Türkiye bu sorunu çözerse bu örgüt döner beni vurur, bana yönelir, bana yönelmesin Türkiye de bu sorunu çözmesin' diyen birtakım ülkelerin bu meseleyi olumsuz şekilde etkilemeye çalıştığını biliyoruz" diye konuştu.
- "Ayak bağı olarak Türkiye, sembol lider olarak da Tayyip Erdoğan görülüyor"
Akdoğan, insan hayatı üzerinden siyaset yapan, insan hayatına kasteden örgütlerin kimler olduğunun bilindiğini söyledi.
PKK'nın kandırmaca ve taktik amaçlı bir eylemsizlik açıkladığına dikkati çeken Akdoğan, "Ama bir taraftan da bunu yaparken 'HDP'nin siyaseten işine yarasın' diye bir açıklama yapıyor, öbür taraftan da canlı bomba talimatları veriyor. 'Silah tehdidini bir taraftan canlı tutuyum', öbür taraftan da 'aman HDP bundan zarar görmesin' diye orada taktik birtakım manevralar içerisine giriyor" dedi.
Akdoğan, "Türkiye'nin devamlı terör örgütleriyle bağlantı içerisindeymiş gibi gösterilmeye çalışılmasına" ilişkin soruya ise "Vesayet odaklarının yeni bir vesayet düzeni kurabilmek için 'AK Parti ve Tayyip Erdoğan'dan nasıl kurtulabiliriz?' Uzun zamandan beri denenen bir oyun. Bunu başaramadılar, merkezinde de Paralel Yapı var. Bütün operasyonların hem iç hem dış boyutu var. Odağında da 'AK Parti'den kurtulursak bütün bölgede yeni bir düzen kurabiliriz'. Ayak bağı olarak Türkiye, sembol lider olarak da Tayyip Erdoğan görülüyor. Bu oyunu fark etmek ve daha fazla sahiplenmek lazım" cevabını verdi.
İlk kez AK Parti'ye oy vereceklere de seslenen Akdoğan, "Türkiye'nin bütünlüğü için, birlik ve beraberliği için, güven ve istikrarı için, kardeşliğimizi yüceltmek için AK Parti'ye ne kadar ihtiyaç olduğu görüldü. Ayrıca bir propaganda yapmaya gerek yok" ifadesini kullandı.
(Bitti)
