Dolar

32,2047

Euro

34,9836

Altın

2.510,03

Bist

10.739,57

Anayasa Mahkemesinin 'Passolig' kararı Resmi Gazete'de (2)

Anayasa Mahkemesinin 'Passolig' kararı Resmi Gazete'de (2)

9 Yıl Önce Güncellendi

2015-12-16 15:16:15

Anayasa Mahkemesinin 'Passolig' kararı Resmi Gazete'de (2)
Anayasa Mahkemesinin passolig ile ilgili kararının gerekçesinde, elektronik kart bilgilerini içeren kişisel verilerin, gerek kamu güvenliğinin gerekse vergi denetiminin sağlanması bakımından tutulduğu, söz konusu veri tabanının, vatandaşların çok daha ayrıntılı ve hassas verilerinin bulunduğu Maliye ve İçişleri bakanlıklarının erişimine açılmasının veri güvenliği açısından sorun teşkil etmeyeceği belirtildi.

Taraftar Hakları Dayanışma Merkezi, "Passolig" olarak bilinen e-bilet uygulamasıyla ilgili Ankara 16. Tüketici Mahkemesinde dava açmıştı.

Ankara 16. Tüketici Mahkemesi de uygulamanın durdurulmasına karar vermiş ve düzenlemenin dayanağı Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun'un ilgili maddelerinin anayasaya aykırı olduğu kanısına vararak, Anayasa Mahkemesine başvuruda bulunmuştu.

Anayasa Mahkemesi, Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun'un, "passolig" olarak bilinen e-bilet uygulamasına olanak tanıyan hükümlerinin iptal istemini reddetti. Kanunun, "Federasyonların, elektronik kart bilgilerinin kulüpler adına reklam ve pazarlamasındaki yetkilerini kısmen veya tamamen üçüncü kişilere devredebileceği"ne ilişkin hükmünün ise iptaline karar vermişti.

Yüksek Mahkemenin gerekçeli kararı Resmi Gazetede yayımlandı.

Gerekçede, uygulamadaki kişisel verilerin, gerek kamu güvenliğinin gerekse vergi denetiminin sağlanması bakımından tutulduğu, söz konusu veri tabanının, vatandaşların çok daha ayrıntılı ve hassas verilerinin bulunduğu Maliye ve İçişleri bakanlıklarının erişimine açılmasının veri güvenliği açısından sorun teşkil etmeyeceği vurgulandı.

Elektronik kart almak isteyenlerin başvuruları sonucu elde edilen verilerin amaç ve kapsam dışında depolanması ve kullanılması halinde Türk Ceza Kanunu'ndaki (TCK) kişisel verilerin korunmasına ilişkin ceza hükümlerinin uygulanacağı kaydedilen gerekçede, belirtilen amaçlarla sınırlı olarak tutulan bu verilerin kapsamıyla kullanılma şekline dair bir belirsizlik bulunmadığından söz konusu kuralların hukuki güvenlik ilkesine aykırılık teşkil etmediği ifade edildi.

Gerekçede, "İtiraz konusu kurallar, sporda şiddetin önlenmesi, kamu düzeni ve güvenliğinin sağlanması, bireylerin can ve mal güvenliğinin temin edilmesi, vergi kaçırılmasını engellemek gibi demokratik toplum düzeni yönünden zorlayıcı toplumsal ihtiyaçları karşılamaya yöneliktir. Kurallar ile özel hayatın ve kişisel verilerin korunması haklarına bir sınırlama getirilmiş ise de bu sınırlandırma anayasa ile devlete yüklenen demokratik toplum düzeni bakımından alınması gereken tedbirler kapsamında kalmaktadır" ifadelerini kullanıldı.

- Bilgilerin reklam ve pazarlama yetkisine iptal

Anayasa Mahkemesi, elektronik kart bilgilerinin kulüpler adına reklam ve pazarlaması yetkisinin ilgili federasyonlara verilmesini öngören kanun hükmünü iptal etti.

İptale ilişkin gerekçede ise sportif faaliyetleri izlemek isteyenlerin kişisel verilerinin sadece kanunda öngörülen amaçla ve bu kayıtların hizmetin devamı için zorunlu olduğu müddetle sınırlı tutulmasının zaruriyeti vurgulandı.

İtiraz konusu kural uyarınca kişisel verilerin, ilgili federasyonca kulüpler adına reklam ve pazarlamada kullanılabileceği aktarılan gerekçede, şunlar kaydedildi:

"Böylece spor müsabakalarını izlemek amacıyla verilen kişisel verilerin üçüncü kişilere aktarılması olanaklı hale gelmektedir. Ancak kişisel verilerin elektronik kart almak üzere verilmiş olması, söz konusu verilerin üçüncü kişilere aktarımına rıza gösterildiği anlamına gelmez. Anayasanın 20. maddesinde kişisel verilerin ancak kanunda öngörülen hallerde veya kişinin açık rızasıyla işlenebileceğinin açıkça ifade edilmesi karşısında, kişisel veri niteliğinde bulunan elektronik kart bilgilerinin, ilgili kişilerin rızası alınmaksızın federasyonca reklam ve pazarlama amacıyla üçüncü kişilere verilmesi sonucuna yol açan kuralın özel hayat ve kişisel verilerin korunması haklarına bir sınırlama getirdiği açıktır."

Yüksek Mahkeme, kanunun, sportif faaliyetleri izlemek isteyenlerin kişisel verilerinin bulunduğu veri tabanının ilgili federasyonca üçüncü kişilere devredilebileceğine ilişkin kuralın da iptaline karar verdi. İptal gerekçesinde, bu işlem için kişisel veri sahibi ilgilinin veri paylaşımına rızasının bulunması koşulunun aranmadığı, kişisel veri tabanının devri sonrasında kime, hangi amaçlarla aktarılacağı konusunda denetim imkanı öngörülmediğine de işaret edildi.

- Karşı oy gerekçeleri

Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Engin Yıldırım ile üyeler Osman Alifeyyaz Paksüt, Serdar Özgüldür ve Alparslan Altan, elektronik kart bilgilerinin toplandığı veri tabanının İçişleri ve Maliye bakanlıklarının erişimine açık olmasına ilişkin kuralın iptal edilmesi gerektiği düşüncesiyle çoğunluk görüşüne katılmadı.

Engin Yıldırım, karşı oy gerekçesinde, bakanlıkların kart üzerindeki bilgilere ulaşmasının mümkün hale gelmesinin, kişilerin özel hayatların müdahale anlamına geleceğini savundu.

Özgüldür de karşı oy gerekçesinde, kişisel verilerin sistematik biçimde kayıt altına alınabilmesi için, verilerin korunmasına ilişkin usul ve esasların da kanunda gösterilmesi gerektiğine dikkati çekti. Özgüldür, itiraz konusu düzenlemede elektronik kart uygulaması sonucu toplanacak kişisel verilerin işlenmesi ve korunması konularında hiçbir belirlilik olmadığını, kuralların, anayasanın 20. maddesiyle tanınan kişisel verilerin korunması hakkını önemli ölçüde zedelediğini ifade etti. Özgüldür, "Kanundaki kuralla getirilen zorlaştırıcı mahiyetteki tedbirler nedeniyle sporun kitlelere yayılmasının teşvik edilmesini öngören anayasanın 20. maddesinin de ihlal edildiği açıktır" görüşüne yer verdi.

Altan da "Kişisel verilerin amaç ve kapsam dışında depolanması ve kullanılması halinde TCK'daki kişisel verilerin korunmasına ilişkin ceza hükümlerinin uygulanacak olması nedeniyle bu konuda kanuni güvence bulunduğu"na yönelik çoğunluk gerekçesine katılmadığını bildirdi.

Kişisel verilerin korunması hakkının, buna yönelik ihlallerin cezalandırılmasını isteme hakkından daha kapsamlı bir hak niteliğinde olduğunu vurgulayan Altan, "Kamu makamları veya yasa koyucunun yalnız ceza kanunlarında kötüye kullanımları müeyyideye bağlanan ceza kuralları koyarak kişisel verilerin korunması ile ilgili yükümlülüklerini yerine getirmiş sayılamazlar. Zira, bu koruma daha geniş bir alanı, bireyin kendisine ilişkin herhangi bir bilginin rızası olmaksızın açıklanmamasını, yayılmamasını, nakledilmemesini ve bu bilgilere başkalarının ulaşamamalarını kapsamaktadır" değerlendirmesinde bulundu.

Altan, karşı oy gerekçesinde, Anayasa Mahkemesinin, TİB'e verilen internet trafik bilgilerini toplama yetkisini ve hakim tarafından karar verilmesi durumunda bu bilginin ilgili mercilere verilmesini düzenleyen 5651 sayılı kanunun ilgili fıkralarının iptaline ilişkin kararının gerekçesine yer verdi.

Karşı oy gerekçesinde, şu ifadelere yer verildi:

"Anayasa Mahkemesinin kişisel verilerin korunmasıyla ilgili verdiği diğer kararlarda da ortaya koyduğu gerekçeler dikkate alındığında, kişisel verilerin ilgili üçüncü kişiler ya da kamu kurum ve kuruluşlarıyla paylaşılabilmesi için söz konusu kişi ve kurumların bu verilere erişebileceği hususunda kanunen yetkilendirilmiş olmaları ve bu verilerin ilgili kurum ve kişilerin görevlerini yapması için gerekli olmasının yanı sıra bu görevlerin yerine getirilmesi ile de sınırlı olması gerekir. Kişisel verilere ilişkin kuralların aynı zamanda kişisel veri niteliğindeki bilgilerin teminine, kullanılabilmesine, işlenebilmesine, ulaşılabilmesine, saklanma süresine, temin edilme gerekçesine ilişkin hususlarda bir belirlilik içermesi de gerekmektedir. Bu ilkelere göre, itiraz konusu kurala bakıldığında, sportif faaliyetleri izlemek isteyenlerin kişisel verilerinin de sadece kanunda öngörülen amaçla ve bu kayıtların hizmetin devamı için zorunlu olduğu müddetle sınırlı olarak tutulması zorunludur."

(Bitti)

Haber Ara