Dolar

32,4461

Euro

34,7427

Altın

2.435,55

Bist

9.915,62

'Aile yapısı ekranlarda zehirleniyor'

Türk televizyonlarını işgal eden, akşama kadar süren bu programların özellikle ev kadınları tarafından izlendiği biliniyordu. Fakat sonrasında erkeklerin ve esnafların da gündüz kuşağında izdivaç programlarını izlediği ortaya çıktı

4 Yıl Önce Güncellendi

2021-01-29 09:37:35

'Aile yapısı ekranlarda zehirleniyor'

Türk televizyonlarındaki program kalitesi ve etik sorgulamaları dün olduğu gibi bugün de tartışma konusu.

2000'li yılların başında daha yerli diziler popülerliğini kazanmamışken Türk televizyon ekranları özel hayatın gözler önünde yaşandığı açılımı 'Biri Bizi Gözetliyor' olan BBG isimli ev yaşantısı konseptli şovlarla ve evlilik programları ile tanıştı. Aynı evde toplanan kadın ve erkekler, yeni bir hayata kavuşmak için ve cazip hediyeler uğruna ahlak değerlerini harcıyordu. 'Türk halkının kültür standartlarına aykırı oldukları' uzun zaman sonra fark edilen izdivaç programlarının kapısını da açan bu yayınlardı.

Evlendirme programları birkaç sene içinde çoğalmaya başladı. RTÜK cezaları, programa katılan adayların tuhaf davranışları, programda yer alan terapistlerin görüşleri derken izdivaç programları ününe ün katmaya devam etti.

Türk televizyonlarını işgal eden, akşama kadar süren bu programların özellikle ev kadınları tarafından izlendiği biliniyordu. Fakat sonrasında erkeklerin ve esnafların da gündüz kuşağında izdivaç programlarını izlediği ortaya çıktı.Üstelik stüdyodaki misafirler arasında yer alan erkeklerin de hatırı sayılır bir söz hakkı vardı.

İzdivaç programlarıyla ilgili yapılan bir araştırmada halkın yüzde 79,1'inin evlilik programlarının Türk aile yapısı ve evlilik ilişkilerini olumsuz etkilediğini, yüzde 14,5'inin ise olumsuz etkilemediğini düşündüğü ortaya çıktı

Kamu yararı taşımayan, sadece maddi kazanç odaklı, son yılların gözdesi olan moda programları ahlaka ve toplumsal değerlere balta vuruyor. Toplumda ‘uyuşturucu' etkisi oluşturan ve duyarsızlaştıran moda programları, çocukları ve gençleri üretkenlikten uzak tutuyor. Televizyon yapımcıları çocukların ve gençlerin utanma duygusunu yok eden ve teşhirciliği ön plana çıkaran programlar ile ahlaki ve vicdani anlamda yozlaşmaya neden oluyor.
Bugün hemen her kanalda cinayetlere kapı aralanmak, polisin yerine geçilerek sorunları ve cinayetleri çözebilmek adına olağan dışı görüntü ve davranışlar sergilenerek toplumun belleği de karıştırılıyor.

 

 

Haber Ara