Dolar

32,5261

Euro

34,6059

Altın

2.489,73

Bist

9.548,09

Arakanlı Müslümanları Budistler neden öldürüyor?

El Faruk Medya, Burma Müslümanlarına karşı radikal El Bag Budistleri tarafından sürdürülen soykırım hakkında hazırladığı video görüntüsünde Burma Müslümanlarının acılarını dile getiriyor. Ayrıca Müslümanların işleriyle ilgilenmeyenlerin onlardan olmadığı hadisi ile Müslümanlara hatırlatmada bulunuluyor!

13 Yıl Önce Güncellendi

2012-07-06 08:06:59

Arakanlı Müslümanları Budistler neden öldürüyor?
Defne Bayrak / TIMETURK

Özellikle Mısır’daki genel olarak da tüm dünyadaki Müslümanların meselelerini ve dertlerini gündeme getirebilme hedefi ile kurulan El Faruk Medya Kurumu’nun Burma’dak‘ mazlum Müslümanlara destek için yayınladığı 11 dakikalık video görüntüsünde işgal altındaki Arakan’da yaşayan Müslümanların durumlarından haberdar olan kimsenin acı, üzüntü ve kedere kapılacağı, kardeşlerinin karşı karşıya kaldıkları zorluk ve dertlerden tüylerinin diken diken olacağı ifade ediliyor. Ardından Arakan Müslümanlarının yüzyıllardır her türlü işkencelere maruz kaldığı, mallarının gaspedildiği, namuslarına saldırıldığı, yardım çağrısında bulundukları, haykırdıkları ancak kimsenin seslerine kulak vermediği vurgulanıyor.

Burma Müslümanlarının acılarının ve uğradıkları zulmün aktarılmaya çalışıldığı video görüntüsünde İslam ümmetinin bir tek ümmet olduğu “İşte şu sizin ümmetiniz bir tek ümmettir. Ben de sizin Rabbinizim. O halde bana kulluk edin” ayeti kerimesi ve Allah Resulü’nün (s.a.s.) “ Müminlerin birbirine karşılıklı sevgi, şefkat ve merhametle muamelede bir tek beden gibi olduklarını görürsün. Bedenin bir uzvu rahatsız olduğunda, diğer organları uykusuz kalarak ve ateşlenerek onun acısını paylaşırlar.” Ve Müslümanların işleriyle ilgilenmeyen onlardan değildir” hadisi şerifleri ile hatırlatılıyor.

Acı ve ızdırabı yüzünden okunan; gözleri yaşlı Burmalı bir Müslüman: ‘Çocuklarımız aç! Susuz! 17 yıldır eziliyoruz ve hala barıştan yoksunuz’ diyerek dünyaya sesini duyurmaya çalışıyor.

Burma Müslümanlarının çektikleri acı ve zulüm daha sonra şu şekilde anlatılmaya devam ediliyor: ‘Burma’nın 1948’de bağımsızlığını kazanmasının arefesinde Burma’nın ilk başkanı, Burma Birliği Cumhuriyeti’nin isminin ‘Buda’dan türetildiğini ve Buda’nın da Budistleri ilgilendiren bir şahsiyet olduğunu, bunun için de Müslümanların eğer ülke topraklarında kalmak istiyorlarsa koyulan kanunları kabul etmelerinin gerektiğini söyledi.

Zulüm kanunları

Arakan halkının aşağılanması ve İslami köklerinden koparılması için getirilen kanunlar ise şöyle: ‘Kur’an-ı Kerim harflerinin Burma harfleriyle değiştirilmesi, eğitimde Budist kültürüne uygun Burma müfredatının uygulanması, Arakan camilerinde mevcut İslami külliyelerle okulların kapatılmasıyla İslami eğitimin kaldırılması, Budistler ve Müslümanlar arasında evliliğin zorunlu kılınması, İslami ve Arapça isimlerin kaldırılıp Müslümanların Budist isimlerle isimlendirilmesi, başörtü ve kurban kesme yasağı.

Arakan’da Müslümanlara hayatlarının dini, toplumsal, siyasi, ekonomik; kısacası tüm alanlarında Budist Burma hükümeti tarafından çeşit çeşit zulümler yapılıyor. Yersiz yurtsuz bırakılıyorlar, sürekli zulme, hakarete, sözlü tacize maruz kalıyorlar. Aşağılanıyor, birçok sorun ve güçlükle karşı karşıya kalıyorlar. Aynı şekilde aralarında ahlaksızlık, uyuşturucu, alkol yayılıyor. Kışkırtma yoluyla aralarına düşmanlık sokuluyor. Insanlar topraklarından kovuluyor. Toprakları üzerine Budistler için kışla ve yerleşimler inşa ediliyor. Camileri yıkılıyor. Okulları ve eğitim kurumları kapatılıyor. Alimleri, davetçileri, liderleri ve zekileri öldürülüyor. Kadınların iffetine saldırılıyor, başörtülerini çıkarmaya zorlanıyorlar. Müslüman alimler ve yaşlılar hiçbir suçları olmadığı halde belirsiz vakte kadar tutuklanıyor. Müslümanlar birey olma, ülke içinde ve dışında hareket özgürlüğünden mahrum bırakılıyor. Malları yağmalanıyor. Ekinleri ellerinden alınıyor, yurtdışı ile iletişim kurmaları (haberleşmeleri), evlenmeleri engelleniyor. Evliliğin önünde şiddetli engeller konuyor…

Burma Müslümanları daha aklınıza gelemeyecek bir çok haksızlık ve acılara maruz kalıyor. 20. Yüzyılda insan hakları nerede? Hani özgürlük ve demokrasi diye övünüp duranlar nerede? Korkunç bir sessizlik, dahası rıza, kabul, destek ve savunuculuk kendini gösteriyor. Çünkü akan kan Müslüman kanı! Arakan’da, Filistin’de, Keşmir’de, Çeçenistan’da ve tüm mekanlarda öldürülen Müslüman olduğu müddetçe kanı da ucuzdur!

Bu zulümler nedeniyle Müslümanların birçoğu dinlerini ve namuslarını koruyabilmek için anavatanlarını terkederek Bangladeş, Oakistan, Suudi Arabistan ve diğer Müslüman ülkelere sığındı. Sefalet ve yoksulluk içinde; çok zor koşullarda hayatlarını sürdürüyorlar. İşte bunlar, Arakan Müslümanlarının yaşamakta olduğu hallerden bazılarıdır.



Haber Ara