Dolar

42,5181

Euro

49,5832

Altın

5.788,23

Bist

10.981,75

Zaman yazarı: Gül'ün ayak sesleri mi?

Mustafa Ünal, Anayasa Mahkemes'nin dershanelerin kapatılmasına yönelik kararda Abdullah Gül'ü işaret etti...

11 Yıl Önce Güncellendi

2015-07-15 04:47:33

Zaman yazarı: Gül'ün ayak sesleri mi?

Zaman Gazetesi yazarı Mustafa Ünal, bugünkü "Gül'ün ayak sesleri mi?" başlıklı yazısında Anayasa Mahkemesi'nin oy çoğunluğuyla dershanelerin kapatılmasına yönelik kararın iptal edilmesinde Abdullah Gül ile ilgili önemli bir ayrıntıyı ortaya çıkardı. Anayasa Mahkemesi'nde Abdullah Gül'ün atadığı üyeler çoğunlukta olduğunu söyleyen Ünal, "Gül'ün görevlendirdiği isimler kapatılmasını isteseydi karar olumsuz çıkardı. Yasayı iptal eden çoğunluğun omurgasını Gül'ün atadığı üyelerin oluşturduğu kesine yakın bir tahmin," dedi.

İşte Mustafa Ünal'ın yazısından bir bölüm:

‘Hani 10 gün önce Gül cephesinde hareketlenmeden söz etmiştin ya' dedi Ankara gelişmelerini yakından takip eden arkadaş. ‘Evet, yazdım'. ‘Anayasa Mahkemesi'nin dershane kararını duyunca o yazıyı hatırladım. Gül'ün ayak sesi mi?' diye sordu. Netameli konularda ‘net cevap vermekten kaçındığımı bildiği için' onu şaşırtmadım, ‘Gülümsemekle' yetindim. ‘Tamam anladım, ben cevabımı aldım' dedi, gitti...

Dershanelerin kapısına kilit vuran yasanın iptali için birilerinin devreye girmesi gerekmiyor elbette. Kanunun Anayasa'ya aykırılığını tespit için hukuk tahsili yapmak da şart değil. Basit anayasa ve hukuk kültürüne sahip olmak kafi.

‘Mahallenin okumuş çocuğu' Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı ‘Düzenlemeyi savunacağım' diye ne hallere düştü, gördünüz. Siyasete girdiğine de gireceğine de pişman olmuştur herhalde. Ne entelektüel kişiliği kaldı ne de siyasetçi kimliği. Yılların Nabi Avcı'sını zavallı durumuna düşürdü.

Yer yer komediye kaçan çelişkili ve garip savunmasıyla tarihe geçti. Siyaset adamlarının hayatında ‘savunmalar' önemlidir. Kale gibi sağlam altın harflerle tarihe kaydedilmiş nice müdafaa metni edebiyat ve hukuk klasikleri arasına girmiştir. Avcı'nın savunması tersinden tarihe not edildi. İnanmadığı davayı savundu çünkü. Daha doğrusu savunamadı.

Avcı ve diğer AK Partililerin dershanelerin kapanmasına karşı çıktığı Ankara'da herkesin malumu. Dershane davasına siyasi hayatını koyan sadece bir kişiydi. İki değil... Herkes onu iknaya çalıştı. Başaramayınca çaresiz yanında saf tuttu. İKendisinin inanmadığı dershane davasını Anayasa Mahkemesi üyelerine inandırması mümkün değildi, eşyanın tabiatına aykırıydı. Gülünç duruma düştüğüyle kaldı Avcı. Daha Avcı'yı ‘Sigaya çekecek Molla Kasım' gelecek.

Yasanın iptali için birilerinin telkinine ihtiyaç yok aslında. Ama normal şartlarda. Bugün Ankara'ya haliyle ülkeye olağanüstü şartlar hakim. Ne Anayasa, ne hukuk ne adalet yürürlükte. Özellikle ‘dershane meselesinde' Anayasa Mahkemesi'nin ağır baskı altında olduğu herkesin bildiği sır. Nitekim karar vermek için çok zorlandı. Ateşten topa dönen dosyayı hükme bağlamamak kolay olmadı, bekledi. Anayasaya aykırılığı aşikâr olmasına rağmen. İptal için illa dışarıdan etki olması gerekiyor mu? Kapatılması için tazyik oluyorsa ‘hukukun gereği, adaletin tecellisi' için de telkin olması doğal.

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ!!!

Cafer UÇA
Sn Gül 17 Aralık konusunda paralel devlet kabul edilemezden başka ne dedi, başka bir şey söylediği yok ki. Sayın Bülent ARINÇ bile safmışız kandırılmışız diyor ama Cumhurbaşkanı susuyor neden acaba? Ben dinlenilmedim dedi. Başbakanımız ve AK Partiler üzerine karalama ile hayâ dışı internet yayınları başlatıldı, malum hükümet yayınları durduramadığı için çareyi kapatmakta buldu. Sayın GÜL twitter yasağını’ hükümete meydan okurcasına deldi, yasaklanmamasını savundu. Bunda da AYM kendini yasa koyucu ilan etti ve bireysel başvuruyu amacından saptırdı. BU NE BİÇİM BİR KARDEŞLİK
hımm
artık bu bilinmeyen x arkadaş modası çok yavan oldu ....yakın zamanda , filmlerdeki seçilmiş kişisin muhabbetine dönecek gibiçok banal çok provakatif
ÜMİTVAR
Müslüman diye güvenilen kişilerin vesayetçi tutumuna şahit oluyoruz küresel finans çetelerinin güdümünde hareket eden adama nasıl MÜSLÜMAN denilebilir taviz vermek başka şeydir bu büsbütün ülkenin İslama doğru gidişinin önüne takoz olmaktır Allaha havale ediyoruz bunları yıllarca İslamcı bilinen kişilerin düştüğü duruma bakarmısınız sabah namazında Müslümanları şehit eden sisi melununa tebrik mesajı çekmek ingiliz şeytan ruhlu kraliçesine su böreği açmak ile övünmek israilin yıkılmaya doğru gidişinden hüzün duymak bunlara artık yuh demekten başka ne denir!
kadir
ne olursa olsun Gül'ün ak partiye dönmesi ve davutoğlunun ekibini de yanına alarak yeni bir dil oluşturması lazım. inanıyorum ki cumhurbaşkanımız sayın tayyip Erdoğan da katkı verecektir. çünkü maalesef toplumsal fay hatları açılıyor ve bunun tamirini de ak parti dışında kimsenin yapma gibi bir beceresi maalesef yok. ak pati bu sorumluluktan kaçamaz.

Yorum Yap

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
SON VİDEO HABER

Bakan Uraloğlu, kendi kullandığı araçla Dallıkavak Tüneli'nden geçti

Haber Ara