Güvenlik birimlerinden edinilen bilgilere göre, PKK'nın Hakkari bölgesindeki elebaşısı olan Fehmi Atalay yaptığı telsiz görüşmelerinde, “Güvenlik kuvvetlerinin yaptığı operasyonlara çeşitli sebepler nedeniyle cevap veremedik; Sonbahar ve Kış dönemi 2011 ve 2012 yıllarındaki gibi geçerse bozguna uğrarız, Doski Vadisi operasyonu bizim için kırılma noktasıdır, Doski operasyonu kırılırsa Devlet kırılır, bu dönemde halka ateşkesten bahsetmeyin, halk içerisinde şehirlerdeki tüm hücreleri silahlandırarak bir hamle daha yapmamız zorunlu hale geldi, zorlandığımızda halkı canlı kalkan olarak kullanmalıyız” dedi.
KORUCULARA İNFAZ EMRİ
Fehmi Atalay ayrıca, şehirlerdeki hücrelere, halkın yeterli destek göstermemesi nedeniyle, kitlesel eylem ve huzursuzlukların ve halka yönelik psikolojik baskının artırılması talimatı verdi. Hatta zorluk çıkaranların ve korucuların muhbirlik yaptığı gerekçesi ile derhal aileleriyle birlikte infaz edilmesi emrini verdi. Güvenlik birimleri, aileleriyle birlikte infaz emrinin çok rastlanan bir durum olmadığına dikkat çekerek bu durumun militanların ne kadar çaresiz olduğunun bir göstergesi olduğunu vurguluyor.
CANLI KALKANLARA ATEŞ AÇIN
Fehmi Atalay talimatlarından birinde, güvenlik güçlerinin yaptığı operasyonlarda sıkışan PKK'lılar için canlı kalkan olarak şahısların toplatılması, operasyon bölgelerinde örgüt mensubu PKK'lılar tarafından canlı kalkanlara ateş edilerek, “Güvenlik Kuvvetleri yaptı” gibi gösterilmesi emrini yineledi. Canlı kalkan olarak bölgeye gelmeye çalışan araçlara görünmeden uzaktan ateş edilerek insanların öldürülmesi ve suçun yine yaygın medya vasıtasıyla “Askerler canlı kalkanlara ateş etti” diyerek askere yıkılması ve halkın kışkırtılarak güvenlik kuvvetleri üzerine gitmelerinin sağlanması talimatını bütün alt birimlerine iletti. Ancak Fehmi Atalay burada da ciddi sıkıntılarla karşılaşıyor. Zira içlerinden yönetici durumunda olan bazıları bu duruma şiddetle karşı çıkarak, Kimse bizi halkımıza ateş etmeye zorlayamaz” diyerek verilen bu yöndeki talimatlarına uymuyor.
YARALI TERÖRİSTLERE ALTIN VURUŞ
Fehmi Atalay'a alt taraftan gelen raporlarda, gönüllü bulmakta zorlandıklarını, örgütün yaptığı suikast ve zorlamalardan dolayı halkın kendilerine gönüllü olarak destek vermediği, kış tertiplenmesi için KCK'dan artık yeterli desteği alamadıkları, Kandil'den para desteğinin kesildiği, yerleşim yerlerine inmenin şu aşamada çok riskli olduğu zira halkın içinden askere anında ihbar gittiği, kendi bölgelerinde eskiden olduğunun tersine yeni katılımların azaldığı, katılanlardan Güney'e gidenlerin de çoğunun kısa bir süre sonra firar ettikleri ve bu bölgeye bir daha uğramayıp batı illerine gittikleri, yaralı personel için doktora, özellikle de hava bombardımanlarında yaralananların çoğunun vücut ve uzuvlarında ciddi kırıklar oluştuğu için ortopediste ihtiyaç duydukları, ağır yaralı olanlara bakamadıkları ve mecburen şırınga yöntemiyle hayatlarına son verdikleri vurgulanıyor.
BÖLGE HALKINDAN GÜVENLİK GÜÇLERİNE İSTİHBARAT AKIYOR
Bölgedeki vatandaşlar ise tehditler ve suikastlardan dolayı gönülsüz de olsa destek verir görüntüsü içerisinde olduklarını güvenlik kuvvetlerine samimi bir şekilde belirtiyor. Bölge halkının güvenlik kuvvetlerine verdiği istihbarat ile her gün bir kaç hücresi çökertilen örgütün Hakkâri bölgesinde kontrolü kaybetti.
PKK'NIN DOSKİ VADİSİNDE YENİLGİYE, UĞRAMASI ÖRGÜTTEN SAKLANIYOR
“Doski Vadisi operasyonu bizim için kırılma noktasıdır, Doski operasyonu kırılırsa Devlet kırılır” cümlesini sarf eden Fehmi Atalay'ın sözü kendilerine döndü. Doski Vadisindeki PKK'lıların direnişi kırıldı, çok güvendikleri Doçka Mevzileri teker teker imha edildi, inlerine girildi ve Dağlıca'da şehit edilenlerin kanı yerde kalmadı. PKK'nın kendini en güçlü gördüğü yerde Doski Vadisinde yenilgiye, hezimete uğraması örgütten saklanmaya çalışılıyor.
Güvenlik birimleri, 5 Ekim 2015 günü Cemil Bayık'ın bir haber ajansına verdiği çok uzun demecin, aslında PKK'nın çökme noktasına geldiğinin önemli bir işareti olduğuna dikkat çekerek, ortaya savurduğu boş tehditlerin, içinde bulunduğu ruh halinin ne denli çöküş yaşamakta olduğunun bir göstergesi, yansıması olduğuna işaret ediyor.
Bundan bir hafta önce Karayılan'ın da çok uzun ve çelişkili açıklamalarda bulunması Cemil Bayık'ınkine benzer bir ruh hali taşıdığını gösteriyor.
