BBC'nin haberine göre, İsrail'deki Tel Aviv Üniversitesinden Dr. Irit Zohar liderliğinde İsrailli, İngiliz ve Alman araştırmacılardan oluşan ekip, ülkenin kuzeyinde sazan balığına benzeyen 780 bin yıllık kalıntı keşfetti.
Kalıntıdaki diş minesi kristallerinin genleştiği belirtilen araştırmada, balığın doğrudan ateşe maruz kalmadığı ancak düşük sıcaklıkta pişirildiği tahmin ediliyor.
Yaklaşık 2 metre uzunluğundaki balık kalıntısı, Ürdün Nehri civarında Hebrew Üniversitesinden Prof. Naama Goren-Inbar tarafından kazı alanında bulundu.
Goren-Inbar, pişirmenin sadece balıkla sınırlı olmayabileceğine, çeşitli hayvan ve bitkileri de içerebileceğine dikkati çekti.
On binlerce yıldır avcı ve toplayıcı grupların söz konusu bölgede yaşadığına işaret edilen araştırmada, temiz su kaynaklarına sahip bölgelerin, ilk insanların Afrika'dan Levant ve diğer bölgelere göçünün rotasına dair ipucu sunabileceği kaydedildi.
BALIK YEME VE PİŞİRME KÜLTÜRÜ
Bilim insanları, çiğ besin tüketiminden pişirmeye geçişin, insanın gelişimi ve davranışında kritik etkilerinin olduğunu düşünüyor.
phys.org'da yer alan haberde ise araştırma ekibinde yer alan Dr. Irit Zohar ve Dr. Marion Prevost'un şu açıklamalarına yer verildi:
"Bu çalışma, tarihöncesi insanların yaşamında, beslenmeleri ve ekonomik istikrarları açısından balığın büyük önemini gösteriyor. Ayrıca, Gesher Benot Ya'aqob'da bulunan balık kalıntılarını inceleyerek şunları yapabildik: Antik Hula Gölü'nün balık popülasyonunu ilk kez yeniden yapılandırmak ve gölün zamanla nesli tükenen balık türlerini barındırdığını göstermek. Bu türler arasında boyları 2 metreye ulaşan dev dikenliler (sazan benzeri balıklar) vardı. Alanda bulunan büyük miktardaki balık kalıntıları, özel pişirme teknikleri geliştiren ilk insanlar tarafından sıklıkla tüketildiğini kanıtlıyor. Bu yeni bulgular, yalnızca tatlı su habitatlarının ve içerdikleri balıkların tarih öncesi insanın beslenmesi için önemi, aynı zamanda tarih öncesi insanların yemek pişirmek için ateşi kontrol etme becerilerini ve balıkları yemeden önce pişirmenin faydalarını anlamalarını da gösteriyor."
Geçmişteki çalışmalar pişirilmiş gıda kalıntılarının MÖ 170 bine ait olduğunu keşfetmişti.
Araştırma, Nature Ecology and Evolution adlı bilimsel dergide yayınlandı.
