20inci yüzyılda toplumlar otomobil kavramı ile tanışmış, bu icat toplumların yaşamında ve kültüründe muazzam etkiler bıraktı.
Otomobilin verdiği konfor kent yapılarından, beşeri ilişkilere kadar toplumları yeniden yapılandırdı.
Otomobil kavramı günümüzde ihtiyaç olmaktan çıkmış, bir gösteriş objesine dönüştü.
Tüketim toplumunda sadece bir otomobil sahibi olmak değil aynı zamanda üst sınıfa geçmek olarak algılanıyor.
Otomobiller artık ulaşılmaz olmaktan çıkarak, banka kredileri ile gelir seviyeleri üzerinden geleceğe borçlanarak yapılıyor.
Bu yaklaşım ise kökenini kapitalist sistemin temel güdülemesi olan, bir üst tabakaya tüketerek geçme, toplumsal konum ve saygınlığının özellikle teşhir edilebilecek otomobil gibi ürünler üzerinden tesis edilmesinden alıyor.
Gücünü gösterme eğiliminde olan bireyler sahip oldukları otomobiller üzerinden gizli bir rekabet yürütmektedir.
Otomobil, diğer tüketim ürünlerinin çoğundan farklılık göstermektedir.
Öncelikle sergilenebilir, farklı ortamlara gidebilir ve kendisini dış görünüşünde yansıtmada başarılıdır.
Bir buzdolabı gibi mutfakta tek başına değil trafikte diğer araçlar ile beraberdir.
Bu ona diğerleri ile kıyaslanma imkânı tanır.
Otomobil kullanılır, kontrol edilir, gücü, konforu vücutta hissedilir.
Genelde otomobilde sürücü dışında üç koltuk daha vardır. Dolayısıyla kullanıcısı kendi yaşadığı hazzı misafirlerine de yaşatma imkânına sahiptir.
Kullanıcısına zaman ve mekân üzerinde egemenlik imkânı tanır.
Tüm bu özellikleri otomobili diğer tüketim ürünlerinden ayrıştırır, gösteriş tüketiminde bireyin statüsünü aracısız sergileyebileceği ideal bir nesne haline getirir.
İnsan davranışlarına yön veren iki ilke haz ve acıdır.
Bisiklet ise tamamen beden gücüyle ilerler ve bisiklet üstünde olan herkes aynı statüdedir.
Kendi beden gücünü kullananarak bisikletle hareket halinde olan bireylerin sadece kasları değil aynı zamanda sosyal duygusal algılamaları gelişiyor ve çevrelerini fark edip yaşamsal beceriler kazanıyorlar.
Hareket etmeye üşenen, hep aynı yerlerde sabit kalarak çevreye açılmayan veya aynı fikirde olan insanlarla vakit geçiren insanların bedenleri ve düşünceleri bir süre sonra çalışmamaya başlar.
Konfor bizi çürütür. www.bisikletinisiyatifi.org