Kısaca PCB olarak nitelendirilen "Poliklorlu bifenbil” adlı organik bileşenler, bazı bölgelerde katil balina neslinin sonunu getirebilir. "Scince” adlı bilim dergisinde yayımlanan ve uluslararası bilim insanlarından oluşan bir ekip tarafından yapılan araştırmaya göre, özellikle Brezilya, Cebiltarık, Kanarya Adaları, İngiltere, Japonya ve Kuzey Pasifik bölgelerindeki balinalar büyük tehdit altında.
YASAK OLAMSINA RAĞMEN KULLANIMDA VE BESİN ZİNCİRİNEDE SIZMIŞ
Transformatörler ve kondansatörler için soğutucu ve yalıtım sıvısı, elektrik kablolarının ve elektronik ekipmanların esnek PVC kaplamalarında dengeleyici katkı maddesi, pestisitlerin katkı maddesi, alev geciktiricilerde, hidrolik sıvılarında, contalarda, yapıştırıcılarda, ağaç cilalarında, boyalarda, toz alma maddelerinde ve karbonsuz kopya kâğıtlarında kullanılan PCB, özellikle 1930-1950 yılları arasında yaklaşık 1,5 milyon ton üretildi.
Klor atomu içeren PCB, Almanya'da 1980'lerde yasaklandı. 2004 yılında yürürlüğe giren Stockholm Konvansiyonu uyarınca 120 ülke, poliklorlu bifenbil üretimini yasaklamayı kabul etti. Ancak ısı, asit ve suya dayanıklı olan bu organik bileşenler, bugün bile hâlâ doğada geniş bir alana yayılmış, hatta besin zincirine dahi sızmış durumda.
BALİNALARIN BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ ÇÖKERTİYOR
Hayvanlarda vücutta biriken, çevre kirliliğine yol açan, kalıcı organik kirletici madde olarak sınıflandırılan PCB'den en büyük zararı ise besin zincirinin sonundaki katil balinalar görüyor. Latince adı "Orcinus orca” olan bu balina türünde kilo başına 1300 miligram polklorlu bifenbil tespit edildi. Oysa bu maddenin 50 miligramı bile balinaların üremesini ve bağışıklık sistemini ciddi ölçüde tehdit ediyor.
Danimarka'daki Aarus Üniversitesi'nde görevli araştırmacı Jean-Pierre Desforges başkanlığındaki uluslararası bilim insanlarından oluşan bir ekip, toplam 351 katil balinayı inceledi. Buna göre özellikle sanayi bölgeleri açıklarındaki balinalar PCB'den yoğun şekilde etkileniyor. Elde edilen veriler ışığında, önümüzdeki 100 yılı kapsayan bir bilgisayar simülasyonu oluşturan araştırmacılar, incelenen 19 bölgeden 10'unda zehirli maddenin kalıcı olarak doğada varolmaya devam edeceğini ortaya koydu.
DİĞER ZEHİRLER DE TEHLİKE SAÇIYOR
Araştırmayı kaleme alanlardan biri olan Alisa Hall "Tehdit altındaki bölgelerde, yeni doğan balinalara çok nadiren rastladık” diyor. İskoçya St. Andrews Üniversitesi'nde görevli olan Hall, "Buralarda önümüzdeki 30-40 yılda balina varlığının yokolma tehlikesi var. Kuzey ve Güney Kutbu gibi PCB oranının daha az olduğu bölgelerde ise bir popülasyon artışı bekleyebiliriz” şeklinde öngörüde bulunuyor.
Ancak bilim insanları, organofosfat, perflorooktanik asit ve kloronaftalin gibi zehirli bileşenlerin de hayvanlar için ciddi tehdit unsurları olduğunu vurguluyor. Hannover Veterinerlik Yüksekokulu öğretim görevlilerinden Joseph Schnitzler, "Üretilen tüm zararlı maddeler sonunda mutlaka denize ulaşıyor” diyor ve ekliyor: "PCB üretimi her ne kadar şu anda yapılmıyor olsa da, eski makine ve teçhizatlarda kullanılan zehirli maddeler, bu cihazların kurallara aykırı şekilde bertaraf edilmesi nedeniyle doğaya ve denize karışabiliyor.”