Yer küre üzerindeki sömürü, işgal, haksızlık ve mağduriyetlere dikkati çeken Önce İnsan Uluslararası Kadın ve Çocuklarla Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Nuray Canan Songür, kendilerinin de bu minvalde hayırseverlerle birlikte mazlumlara el uzatma gayretinde olduklarını hatırlattı
İşte Songür'ün o yazısı:
Yaklaşan Kurban Bayramı'nın tüm İslam ve insanlık alemi için hayırlara vesile olmasını temenni ederek sözlerime başlamak isterim.
Dilek ve dualarımız her zaman sevgi, saygı, barış ve adaletten yana olsa da üzerinde yaşadığımız yerkürenin birçok coğrafyasında savaşlar, işgaller, sömürü ve zulümler insanın var edilişinden bu güne sürmekte.
Tek tek sorulduğunda herkesin dünya barışından yana tavır aldığı dünyamızda, bunca mağduriyetin oluşmasının sebebinin insan dışı varlıklar olmadığını biliyoruz.
Peki o halde sorun nerede?
Sorun; hak ve adaletin neye, kime, kimlere yani hangi kriterlere göre tanımlandığından kaynaklanmakta. Davranışlarımızın temelini inançlarımız oluşturduğuna göre yanlış ya da deformasyona uğramış inançlar bugün yeryüzündeki kaosun da temelini oluşturmakta.
Yaratılmışlar arasında renginden, ırkından, servetinden dolayı seçilmiş ve üstün kılınmış olduğu gibi mantık dışı bir inanca sahip insanlar diğerleri üzerinde efendilik taslama ve dahi onların haklarını gasbetme hakkına da sahip olduklarını düşünerek yaşamlarını idame ettiriyorlar.
Buradan da güçlünün zayıfı ezme köleleştirme ve onun malını, mülkünü, canını kısacası tüm hukukunu hiçe sayarak yaşayabilme sonucu ortaya çıkıyor. Bu sebeptendir ki samimi niyetle hak ve adaletin peşinde olan herkesin tek dayanağı İslam'dır.
Bu yüzden Rabbimiz: "Allah katında tek din İslam"dır buyurmuştur; çünkü İslam kitabı Kuran-ı Kerim aracılığı ve peygamber efendimizin uygulamalarıyla doğrunun, yanlışın, iyinin, kötünün, güzelin, çirkinin, hak ve batılın tanımını eksiksiz olarak insanlığa sunar.
Yaşamının merkezine bu gerçeği alarak yaşayan bir insanın tek gayesi vardır o da insanlığa hizmet.
Düşmüşe el uzatmak, yoksulu giydirmek, beslemek, zayıfı kalkındırmak ve her insanın insana yaraşır bir şekilde yaşam sürebilmesi için çalışmak. Ramazan ayında tutulan oruçla, açlığı anlar, verilen zekatla kazancımızda düşkünün hakkı, payı olduğunu idrak ederiz.
Kurban bayramında da kesilen vacip kurbanlarımızdan yoksula, düşküne pay vererek onları destekleriz. İnsan olarak yaratılmış olmanın verdiği sorumluluk bilinci, insan hayatını olumsuz etkileyen tüm sorunlara kalıcı çözüm üretmeyi gerektirmekte lakin bazen içinde bulunduğumuz şartlar bunu gerçekleştirmemize olanak vermez. Yeryüzünde yaşanan işgaller, sömürü ve savaşlar..
Bu durumda iyi niyetli insanlarla bir araya gelerek gücümüz nispetinde bir çabayı, çalışmayı ortaya koyarız zira, zerre iyiliğin ve zerre kötülüğün karşılıksız kalmayacağına olan inancımızla hareket ederiz.
Biz Önce İnsan Uluslararası Kadın ve Çocuklarla Dayanışma Derneği olarak bu bilinçle bir araya gelmiş üç beş kişiyken şimdi faaliyetlerimizle binlerce yetimin, kadının, kısacası, yardıma muhtaçların hayatına dokunmanın, onlara destek olmanın huzurunu yaşıyoruz. Başta ülkemizdeki ihtiyaç sahibi yetim anneleri olmak üzere, Afrika, Tanzanya'daki kuraklık ve kıtlıkla mücadele eden halka ve yanı başımızda çadırlarda yaşam mücadelesi veren Suriyeli düşkünlere yardım ulaştırıyoruz.
Kurulduğumuz günden bu yana Hz. İbrahim (A.S)'ın ateşine su taşıyan karınca misali çalışıyoruz. Kurban bayramı için de hem Türkiye'deki mazlumlara hem de Tanzanya'daki kardeşlerimize el uzatma çabasındayız.
“Kurban İyiliğe Adanmaktır” sloganıyla başladığımız kurban çalışmalarımız oldukça bereketli geçiyor.
Kurban bağışlarıyla çalışmalarımızı destekleyen hayırseverlerimiz aynı zamanda yetimlere bayramlık hediyesiyle de bayrama hazırlanmamıza yardımcı oluyorlar.
