Dolar

42,8461

Euro

50,6521

Altın

6.170,88

Bist

11.336,18

Hakim: Paralel polisler beni kandırdı

İstanbul Hâkimi Mehmet Erdoğan, 'Paralel' polislerin, kişilerin bilgilerini saklayıp, gerçek dışı evraklarla dinleme kararları aldırdığını belirterek, 'Bildiklerimi anlatmak istiyorum' dedi

11 Yıl Önce Güncellendi

2015-07-16 09:09:52

Hakim: Paralel polisler beni kandırdı

İstanbul 70. Asliye Ceza Mahkemesi Hâkimi Mehmet Erdoğan, kaldırılan özel yetkili mahkemelerde çalıştığı dönemde kendisini aldatarak yasadışı dinleme kararları aldırdıklarını iddia ettiği emniyet görevlilerinden şikâyetçi oldu.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na şikâyet dilekçesi veren Hâkim Mehmet Erdoğan, dinlenecek kişilerin gerçek isim ve sıfatlarının kendisinden saklanarak mağdur edildiğini, gerçek kimlik ve sıfatları bilse dinleme kararı vermeyeceği halde, kötü niyetli kişilerin gerçek bilgileri yansıtmayan talep yazıları ile kendilerinden kararlar aldığını ve zor duruma düşürüldüğünü kaydetti. 

BAŞSAVCILIĞA BAŞVURDU 

Tevhid Selam kumpası soruşturması kapsamında İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili İrfan Fidan'a iki sayfalık bir dilekçe veren ve müşteki olarak ifade vermek istediğini beyan eden Mehmet Erdoğan dilekçesinde şu ifadelere yer verdi: "2009 yaz kararnamesi ile İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ne üye hâkim olarak atandım. 2014'e kadar 5 yıl bu mahkemede görev yaptım. Nöbetçi hâkim olduğum günlerde çok sayıda iletişim dinlenilmesi ve teknik takip kararı verdim. Tevhid Selam dosyası kapsamında yasadışı dinlemeler yapıldığı gerekçesiyle ilgili emniyet görevlileri hakkında savcılıkça, bazı hâkim savcılar hakkında ise Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) tarafından soruşturma yürütülmektedir. HSYK 3. Dairesi'nce 54 hâkim savcı hakkında soruşturma izni verildiğini, söz konusu listede benim de adımın bulunduğunu öğrendim. 

'GERÇEK DIŞI BİLGİLER...' 

Bahsi geçen soruşturma dosyasında emniyet birimlerince kamu görevlileri, bürokratlar ve bir kısım siyasiler hakkında dinleme kararları verilmiştir. Yine söz konusu soruşturma dosyasında görevli emniyet görevlilerinin, bürokrat, kamu görevlileri ve siyasiler hatta o dönem başbakanlık görevinde bulunan Recep Tayyip Erdoğan'ın yakın çevresinin de dinlendiği bilinmektedir. Bu dinlemeler nöbetçi hâkimden alınan iletişimin tespitine ilişkin kararlar ile yapılmış, dinleme taleplerinde dinlenmek istenen kişilerin gerçek isim ve kimlik bilgileri, adresleri, konum ve sıfatları saklanmıştır. Devletin resmi telefonları da dinlenmiş, söz konusu dinleme talepleri ilgililerin terör örgütü faaliyeti kapsamında faaliyet gösterdikleri iddiasıyla yapılmıştır." 

İFADE VERMEK İSTİYORUM

Hâkimliğimiz yanıltılmıştır. İlgili kişiler hakkında gerçek kimlik bilgileri ile dinleme talep edildiği takdirde reddedileceği düşünülerek bu yola gidildiği kanaatine varılmıştır. Soruşturmada görev yapan emniyet görevlileri bu şekilde kötü niyet ile hâkimliğimizden dinleme kararları almışlar, tarafımızca bu hususun bilinmesi de mümkün olmamıştır. Söz konusu kararlar nedeniyle HSYK tarafından hakkımda soruşturma başlatılmıştır. Bu soruşturma nedeniyle zarar görme ihtimalim söz konusudur. Yürüttüğünüz soruşturma kapsamında müşteki olarak dilekçemin işleme konulmasını, tarafıma iletişimin dinlenilmesine dair talepte bulunan emniyet müdür, amir ve görevlileri hakkında gerekli yasal işlemin yapılmasını talep ederim. Ayrıca müşteki olarak ifade vermek istediğini beyan ederim." Hâkim Mehmet Erdoğan'ın söz konusu dilekçesi İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili İrfan Fidan tarafından işleme konuldu. Mehmet Erdoğan'ın, ilerleyen günlerde ifadeye davet edilmesi bekleniyor. 

farruh
kandırılan başbakan, kandırılan hükümet, kandırılan hakim. Ama paralar sizlerin kasalarınızda. mevki mansıp sizlerde, devletin gücü sizlerde. Kandırdı dedikleriniz insanların evleri bile yok, lojmanlarda ve kirada yaşıyorlar. Bunlar biraz çelişkili bence. Ve daha ilginci şu anda kandırılmakta olmadığınızdan da emin değilim.
faruk
İbrahim, olaylar olup bittikten sonra değil mantığın yanlış olaylar ortaya çıkınca insanlar aldatıldığını anladı. Hakimler de insan, örneğin beni x şahsı diye dinlemişler, hakimin önüne 300 kişilik liste getirilmiş, kim getirmiş? adli kolluk gücü, yani devletin gücü, eğer her hakim bu tür kararları alırken her bir kişiyi tek tek bunlar kimmiş diye araştıracak olsa, zaten onlarca yıl süren davalar on katına çıkar. Bu sefer de niye davalar bu kadar uzuyor demeye başlarsınız.
ibrahim
Nedense olaylar olup bittikten sonra beni kandırdılar vb lafları çok duymaya başladık. Acaba hakimleri kurtarma operasyonu olmasın...

Yorum Yap

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
SON VİDEO HABER

Diyarbakır'da kadın çöp poşeti içerisinde ölü bulundu

Haber Ara