Gundik, Göle'deki dört Alevi köyünden biri. Köyde, Cumhuriyetin kurulduğu yıllarda Tunceli'den göç eden ve Zazaca konuşan Aleviler yaşıyor. Olayda hayatını kaybeden Kamber Morkoç da Gundik'ten.
Türkiye'de kimi yayın organları saldırıyı "PKK minibüs taradı" başlığıyla verirken, bazı yayın organların başlığı "Ardahan'da asker minibüs taradı" şeklindeydi.
Ardahan Valiliği yazılı bir açıklama yaparak, PKK'nın açtığı ateş sonucu minibüstekileri hedef aldığını bildirdi.
BBC Türkçe'nin olayla ilgili detayları konuşmak için aradığı Ardahan Valisi, yazılı açıklaması dışında beyanat vermek istemediğini söyledi.
Biz de olayın görgü tanıkları ile görüştük. 'Polis kim olduğumuzu biliyordu'
Saldırıda minibüste olan ve babasını kaybeden 25 yaşındaki Harika Morkoç, "Biz pikniğe gidiyorduk, ben arka koltukta oturuyordum. Yoldayken bir anda minibüsümüz tarandı. Ne olduğu anlamadık. Herhangi bir çatışma yoktu. Kimseyi görmedik. Dönüşte sivil polisler aracımızı durdurdu. Saldırıya uğradığımızı söyledik. Biz söylemeden, polis kim olduğumuzu biliyordu" dedi.
Saldırıyı hafif sıyrıklarla atlatan şoför Altan Akın, piknik için çeşmesi olan bir yer aradıklarını ve bir anda aracın taranmaya başladığını söyledi. Akın, "Ormanlık alana daha yeni girmiştim ki bir anda minibüsümüz tarandı. 50 metre geri geldim. Sesler kesildi. Kimlerin ateş açtığını göremedik" diye konuştu.
Kurtuluş Morkoç da saldırıyı şu sözlerle anlattı:
"Ön taraftan araç taranmaya başlandı. Herhangi bir çatışma yoktu. Araçta yanıma oturan Sabri Morkoç ve ön sırada eşiyle oturan Kamber Morkoç yaralandı. (Kamber Markoç daha sonra yapılan tüm müdahalelere karşın kurtarılamadı) Şöför geri giderek hayatımızı kurtardı.
"Dönüş yolunda iki sivil araç minibüsü durdurdu. Silahlı siviller, bizim kim olduğumuzu ve nereye gittiğimizi bildiklerini söylediler. Ben de pikniğe gittiğimizi, bölge güvensiz ise çatışma bölgesine gidişimize neden engel olmadıklarını sordum. Şoförün kimliğini aldılar. Saldırı hepimizi imha etme amacıyla gerçekleştirildi. Şoför aracı geri çıkarmasaydı hepimiz hayatımızı kaybedebilirdik."
'Karanlık bir ekibin yaptığına inanıyoruz'Göle'den Ramazan Morkoç da, Ardahan Valiliğinin açıklamasının aksine, PKK'nın ormanlık alanda ağaç kesimine izin vermediği için belediye ekiplerinin aracına el koyduğunu ve bunun üzerine alanın etrafının askerlerce sarıldığını söyledi.
"PKK'lıların Ardahan, Kars-Sarıkamış, Erzurum-Şenkaya, Artvin-Şavşat arasındaki ormanlık alanda kaldığını bölgedeki herkes biliyor" diyen Morkoç, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Belediyenin aracına el konulmasından sonra ormanlık bölgenin etrafı birkaç gündür özel timler ve askerler tarafından tutuluyor. Devletin kanaatine göre, o ormanlık alana giden herkes PKK gerillalarını ziyarete gidiyor. Bölgede bunu herkes biliyor. Bu olayı karanlık bir ekibin yaptığına inanıyoruz." HDP'li milletvekili Aktaş: Halkla canlı kalkan oluruz
HDP Ardahan Milletvekili Taşkın Aktaş ise saldırının düzenlendiği Avinder Yaylası yolunun beş köyü birbirine bağladığını, güzergahın askerlerin denetiminde olduğunu söyledi.
Taşkın Aktaş huzurlu bir bölge olduğunu söylediği Göle ve Ardahan'a son günlerde bölgede anlamsız bir şekilde askeri yığınak yapıldığını öne sürdü.
Son saldırıda suçsuz insanların hedef alındığını belirten Aktaş, askeri operasyon hazırlıklarının halkı tedirgin ettiğini kaydetti.
HDP milletvekili, bu tür olayların ateşkesi bitirmesinden endişeli.
Aktaş, "Bayram arifesinde ne askerin ne gerillanın burnu kanasın istemiyoruz. Eğer burada bir askeri operasyon başlarsa, halkla birlikte canlı kalkan olacağız" diye konuştu.
