TIMETURK | HABER MERKEZİ
Kediler için ölümcül olan FIP hastalığına yakalanan ve bu nedenle yavaş yavaş felç olma sürecine giren Rıfkı isimli kedinin bezlenme anı, akıllara “Yeryüzündekilere merhamet edin ki, gökyüzündekiler de size merhamet etsin!” (Tirmizî, Birr, 16) hadisini getirdi.
Kuru ve ıslak versiyonları olan hastalığın çok daha ölümcül olan ıslak versiyonuna yakalanan kedi, bu görüntülerden kısa bir süre sonra hayatını kaybetti. Rıfkı isimli kedide, bu hastalığın belirtileri olarak yürümede dengesizlik, başta titreme, arka ayaklarda güç kaybı, dışkı tutamama, halsizlik, felç, karında şişme ve akciğerde sıvı toplanması görüldüğü bildirildi.
FIP HASTALIĞI NEDİR, ÇARESİ VAR MI?
Kedilerde FIP hastalığı, bir bağışıklık sistemini etkileyen bir rahatsızlık. FIP ismi, bu hastalığa neden olan “feline infectious peritonitis” virüsünün isminden geliyor. FIP hastalığı kediler için öldürücü bir hastalık ve hala çaresi bulunmuş değil.
Hastalığın kesin tanısı otopsi ile konulabiliyor ve hastalığın teşhisi otopsi haricinde çok zor. Yalnızca farklı testlerden gelen sonuçlardan hareketle teşhis oluşturuluyor. Bu nedenle kedinize yapılan testin FIP şüphesine işaret etmesi halinde başka testlerle de desteklenmesi gerekiyor.
FIP hastalığının teşhisinde kullanılan testlerde bazen yanılmalar olabiliyor. Kedinize FIP teşhisi konması halinde hemen uyutmayı düşünmemek gerekir. Uyutma (ötenazi) gerçekten çok gerekli olduğunda ancak veteriner hekim onayı ile verilebilecek bir karar.
İNSANA GEÇER Mİ?
FIP hastalığı şu ana kadarki bulgular çerçevesinde insana ya da başka bir hayvana geçmiyor, ama kedilerden kedilere geçiyor.
TÜRLERİ NELER?
FIP hastalığının ıslak ve kuru olmak üzere iki versiyonu bulunuyor.
Islak FIP, kuru versiyonuyla kıyaslandığında daha öldürücü ve kedi yaşamını daha hızla kısaltıyor. Hastalık bu türde daha ağır rahatsızlıklar oluşturuyor. Kan damarlarına yerleşerek tahribata neden oluyor ve kan yolu ile taşınan sıvıların karın ve göğüs içine kaçmasına sebebiyet veriyor. Böylelikle karın ve göğüs bölgesine sıvı dolmaya başlıyor. Akciğerler üzerinde ciddi baskı yaptığı için solunum güçlüğü baş gösteriyor. Islak FIP'de antibody düzeyi oldukça yüksek (1500 üzeri) olup protein düzeyi 35 g/l aşıyor ise 35g/l'den yüksek ve albumin:globulin oranı
Kuru FIP ise ıslak FIP'e göre daha uzun süren ve klinik gözlemlerde genellikle belirsizliğini koruyan daha sinsi bir FIP türü. Kilo kaybı, iştahsızlık, tüy renginde kalitesizlik, sarılık (gözünde ve tüyünde sararma), burun renginde açılma gibi belirtiler gösteriyor. Bazı Kuru FIP hastalarında gözde ciddi tahribatlar oluşuyor. Antibody düzeyi 1280 değer üzerinde oluşabiliyor.