Dolar

42,9027

Euro

50,5598

Altın

6.252,42

Bist

11.294,37

Allah’ın varlığı ispat edilebilir mi, akıl ne işe yarar?

Yeni Şafak gazetesi yazarı Faruk Beşer bugünkü köşe yazısında dini konularda en çok sorulan 'Allah'ın varlığı ispatlanabilir mi?' sorusuna açıklık getiriyor.

12 Yıl Önce Güncellendi

2015-03-13 09:14:18

Allah’ın varlığı ispat edilebilir mi, akıl ne işe yarar?

Beşer'in Allah’ın varlığı ispat edilebilir mi, akıl ne işe yarar? yazısı;

Din söz konusu olduğunda en çok sorulan sorulardan biri budur; Allah’ın varlığını nasıl ispat edebiliriz?

Tabii ki, ispattan ne anladığınıza bağlı olarak sorunun cevabı değişir. Eğer bugün bilim denince anlaşılan disiplinlerin ispat aracını kastediyorsanız Allah’ın bilimsel ispatı olamaz. Çünkü bilim her varlık alanıyla ilgilenmez. Bize göre varlığın iki temel alanı vardır; âlem-i şehadet ve âlem-i gayb. Yani duyularımızla algılayabileceğimiz varlık alanı, duyular ötesi varlık alanı. Bilim sadece birincisinde faaliyet gösteren bir etkinliktir. Metodu da, inceleyeceği ve hakkında bilgi edineceği şeyleri laboratuvara sokup deneye tabi tutmak, onu duyularla keşfetmektir. Bilimin gayb alanını inceleyeceği bir imkânı olamaz. Dolayısıyla bize oradan bilgi de veremez. Allah’a inanmayan bilimin ve bilim adamının en namuslusu agnostiktir, yani benim Allah’ın varlığına dair bilimsel bir delilim yok, var olduğunu söyleyemem, ama yokluğuna dair de bir delilim yok, yok olduğunu da söyleyemem diyendir. Allah’ın varlığına dair hiçbir bilimsel delilim yok, o halde Allah yoktur, derse bu bilimsel bir açıklama olmaz, Allah’ın olmamasını isteyen bir ön yargının, ideolojik bir bakışın ifadesi olur. Çünkü var olduğuna delil bulunmayan her şey yoktur denemez.

Kısaca bilim Allah’ın varlığını ispat edemediği gibi var olmadığını da ispat edemez. Ancak önyargısız bir bilim eşyanın mahiyetini keşfettikçe akla düşünme ve muhakeme etme imkânı sağlar. Akıl da eşyadaki mükemmelliği ve intizamı gördükçe bunun tesadüfen olamayacağını anlar ve bu düzeni bir var edenin bulunmasının kaçınılmaz olduğu sonucuna varır. Sonuçta bilim Allah’ın olmadığına değil, olduğuna kapı açar.

Ancak akıl da bütün melekeleriyle işleyen bir akıl olmalıdır. Sadece mantıksal bir akıl olmamalıdır. Çünkü akıl sanıldığı gibi, tek boyutlu ve herkeste aynı olan bir yetenek değildir. Kur'an-ı Kerim aklı farklı kelimelerle anlattığına göre onun farklı tonları ve fonksiyonları var demektir. Mesela ‘akl’ın sözlük anlamı ‘bağ’ demektir ki, bu bağın varlık arasında ilişki kurabilme ve dönüp sahibini kötü durumlardan engelleyebilme gibi iki yönü vardır. Yani aklın mantıksal ve ahlaki olmak üzere iki fonksiyonu vardır.

YAZININ DEVAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ

Yorum Yap

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
SON VİDEO HABER

Sanayi Sitesi'nde çıkan yangında 9 iş yeri zarar gördü

Haber Ara