Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

'Türk uçaklarının yazılımları ABD'de' efsanesini bitirecek açıklama

Muharip Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal, uzaktan düşürme söylemlerinin çok yaygın olduğunu belirterek, 'F4 2020 uçağının yazılımı tamamen bizdedir. F16'ların bir kısmında yazılım bizdedir. Uzaktan biri karıştırıp düşürmüş olabilir mi? Hayır. F4'ler için söylüyorum' dedi.

11 Yıl Önce Güncellendi

2015-03-11 18:39:59

'Türk uçaklarının yazılımları ABD'de' efsanesini bitirecek açıklama

İhlas Haberi Ajansı'nda yer alan habere göre; Eskişehir'deki Muharip Hava Kuvveti ve Hava Füze Savunma Komutanlığı'nda gazetecilerin sorularını cevaplayan Muharip Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal, bir gazetecinin Hava Kuvvetlerinin yeterli olup olmadığını sorması üzerine, "Ben Hava Kuvvetlerinin yeterli olduğuna inanıyorum ama bu şehitlerimizin cenaze törenini Eskişehir'de yaparsak tam bu saatte, Karadeniz'de Rus uçaklarına karşı scranble kaldırmıştık, cenaze töreni Ankara'da devam ederken Ege'de 6 defa scramble görevi yaptık. Acıyla görevimizi karıştırmayız. Elbette ki nöbet hizmetleri bizim kriz yönetimi için, bu ülkenin bu milletimizin verdiği görev. Biz bunu yapamayacağımız zaman yapamayız deriz ama şuan yapamayacak durumda değiliz" karşılığını verdi.

Sandalyelerle ilgili ise Ünal, "Sandalyelerimiz orijinal ama bu sandalye kendini çok kanıtlamış ve kendi içinde çok gelişen bir sandalye. F4'lerin üzerinde sıfır feet yani yerdeyken bile 300 feet yüksekliğe çıkaran bir sandalye. Malatya'daki F4'ler, Almanya'dan gelen F4'ler. Bu uçaklardaki sandalye de en yeni stil olan martin backer ve kendi sandalyelerini sürekli yenileyen bir firmaydı" dedi.

Uzaktan düşürme söylemleriyle ilgili soruya Ünal, "Bu söylemler çok yaygın. Bu bir siber savaştır. Bu siber savaş imkanı vardır yerine bugünden ileriye teknolojiyi ifade ediyorlar. F4 2020 uçağının yazılımı tamamen bizdedir. F16'ların bir kısmında yazılım bizdedir. Uzaktan biri karıştırıp düşürmüş olabilir mi? Hayır. F4'ler için söylüyorum. Türkiye, Yunanistan, Güney Kore, Mısır, Japonya, İran'da var. Bu ülkelerin hepsi de modernize ederek uçuruyor" cevabını verdi.

Ergenekon'un etkisinin sorulması üzerine Ünal, şöyle konuştu:

"Ergenekon, Balyoz ve Casusluk ile itham edilen çeşitli sorunlarla karşılaşan ve bundan dolayı da Hava Kuvvetlerinden ayrılmak zorunda kalan o kadar kıymetli arkadaşlarımız var ki, şu şehitler kadar üzülüyoruz desem belki de abartmış olurum ama bir realite, onlar bir kaliteydi. Ama unutmayalım, o söz konusu isimler daha üst rütbede arkadaşlarımızdı yani o uçağı uçuran pilotlar değil, daha üst seviyedekilerdi. Keşke bizimle beraber olsalardı ama şuandaki pilotların ve yöneticilerin kalitesi onların kalitesinden aşağıya değildir. Moral bozukluğu olmamıştır demiyorum, üzüldük ama işi bırakmıyoruz. Kalan kaliteyi aşağılar ifadelerden de çok üzülüyoruz ve görevdeki insanların esas moralini bozan da o oluyor. Yorum yapanların hassas olmasını rica ediyoruz. O insanlarla ben temas halindeyim, yazdıklarını okuyorum ve ben kaliteden bir düşüş olduğunu düşünmüyorum."

Kaza olmasaydı da takvimlerinin 15 Mart olduğunu ifade eden Ünal, "Bunu ilan etmedik. Haziran 2015'i hedef gösterdik ve bizim kazadan 3 gün önce yazışmamız var, bu F16'lar hazır mıdır diye yazı yazmıştık. 2 gün sonra bu olay oldu" dedi.

Kulenin ikaz edip edemeyeceği sorusuna Ünal, "Burada kule değil de, radarın bu ikazı yapma yükümlülüğü var fakat iletişim hatası bunun öncesinde başlıyor. İletişim hatasında burada sorun tek taraflı değil. Bu işler iyice sonuçlanmadan bu söylediklerimi buz üstüne yazılmış olarak kabul edin" diye konuştu.

Ünal ayrıca Eskişehir'de 18 tane F4'ü emekli ederken Hava Kuvvetleri Komutanının teşrif edip uçtuklarını ve adına da jübile uçuşu denildiğini kaydetti. Ege'de Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Akın Öztürk komutasında gerçekleştirilen eğitim uçuşu sırasında önleme yapılıp yapılmadığıyla ilgili ise Ünal, şöyle konuştu:

"Yunan Genelkurmay sitesinde yer aldı iddialar. Ege'nin uluslararası sahasında engelleme yapılması vakai adiyedir ve her uçuşumuza engelleme yaparlar. Geliyor teşhis ediyor ve 7 8 mil açıktan izliyor. Aslında uluslararası nezakete göre devlet uçaklarının önlenmesi diye bir şey yoktur. Hava Kuvvetleri komutanımızın uçtuğunu bilip bilmediklerini bilmiyoruz ama o uçuşta da bir öncekilerden farklı bir şey olmadı. Ne fazla ne eksik. Eğer uçağı kilitliyorlarsa aynen mukabele ediyoruz. Taciz etmiyorlarsa biz de taciz etmiyoruz. Biz sayın komutanımızı da himaye ettik. Kilitleme 30 saniyeyi geçtiyse bu Genelkurmay internet sitesinde yayımlanır. Kaza raporları eğer bir davaya konu olursa mahkemeye gider ama müşterek kanaat raporunun veya kaza raporunun açıklanması pek gelenek değildir."

Haber Ara