''CHP'nin Kürt raporunda İHH önerileri yer aldı''
Timeturk Genel Yayın Yönetmeni Nevzat Çiçek'in Diriliş Postası'nda yer alan yazısında gündemdeki birkaç farklı konuyu ele alıyor. Kürt raporu için İHH'nın önerilerini, Sırrı Süreyya'nın firar edip etmeyeceğini ve kadınlar için ayrı toplu taşıma araçları olması gerektiğine değiniyor.
11 Yıl Önce Güncellendi
2015-03-11 14:28:51
*Aday adaylığını geri çekmesi beni şaşırtmadı ama MİT’e geri dönmesi beni şaşırttı ama yapacakları itibariyle iyi oldu. Keşke bu noktaya gelinmeseydi ve sayın Fidan bu kadar yıpranmamış olsaydı.
*Cumhurbaşkanı Erdoğan hareketin lideri olduğunu ve bunun böyle bilinmesi gerektiğini perçinlemiş oldu.
*Okçular tepesinin terk edilmesi sonrasındaki tavır kızgınlıktı ama unutulmamalıdır ki Okçular Tepesi’nden sonra da bir çok zafer kazanılmıştır… Ortada kaybedilmiş bir savaş yoktur. Kazanırken kaybedilmeye yakın bir durum söz konusudur ve yapılan hamle bunu boşa çıkarmıştır.
*AK Parti'nin bugüne gelmesindeki en önemli sebeplerden biri birlik ve beraberliğidir. Bu sadece AK Parti kadroları için değil bürokraside beraber çalıştıkları insanlar için de böyledir ve zincirin halkalarının kopmasının süreci zayıflatacağı bilinmelidir.
*Gerek çözüm süreci ve gerekse de istihbaratın yeniden yapılandırılması noktasında AK Parti kadroları Fidan’ın geri dönmesi ile rahat bir nefes almıştır.
*Her şeyi kutsayan ve Fidan’ın adaylığı sonrası hemen onu harcamaya kalkan birçok meslektaşımız umarım bundan ders alır ve aile içi kavgalarında fitne ateşi taşımamayı öğrenir.
*Mesele MİT meselesi değil, Türkiye’nin değişim ve dönüşüm meselesidir… Bunda mutabakata varılması ve kişisel hesapların bunun üzerinde tutulması önemlidir ve sayın Fidan’ın bunu sergilemesi de alkışlanmalıdır.
*Sayın Fidan’ın geri dönmesi öncesi, Ankara’da kulislerde edepsizce konuşan ve karar verme mekanizmasında olanların da gerçekten dava adamları olmadığını göstermesi açısından önemlidir.
CHP RAPORU’DA İHH’DAN ETKİLENDİ
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun talebi üzerine Adıyamanlı olan Beşiktaş Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Tüy tarafından, 'Kürt seçmen CHP'ye neden küs?' başlıklı 6 sayfalık bir rapor hazırlandı. Bu rapor oldukça önemli ve inşallah CHP bunu dikkate alır…
Raporda benim en çok dikkatimi çeken önerilerden bir tanesi de İHH İnsani Yardım Vakfı tarafından hazırlanan “Kürt meselesi ve Çözüm Süreci” başlıklı rapora atıf yapmasıdır. CHP raporunda şöyle denmektedir; “Gerek İHH İnsani Yardım Vakfı ve gerekse de diğer İslami kurumların raporları iyi incelenmeli ve bunların önünde raporlar hazırlanmalı; bu raporlar dikkate alınmalı” derken bir diğer madde de “CHP bu raporla birlikte toplumda ötekileştirilen, varlığı yıllarca inkâr edilen mağdurlara (Alevi, Kürt, Ermeni, Süryani ve gerçek dindarlara) yönelik kapsamlı bir özeleştiri partimize güç katacağı düşüncesindeyiz. CHP, Kürt sorununun çözümü noktasında parti içerisinde sesleri çoğaltmalı. Muhafazakâr / Demokrat Kürtleri yanına çekebilmeli, onların görüşlerinden yararlanmalı.”
DİNDARLARA ÖN YARGI KIRILMALI: “AKP ve BDP’ye oy veren muhafazakâr Kürt seçmen, laiklik söylemiyle CHP’nin dindarlara ayrımcılık yapacağı ve iktidara geldiğinde devlet kurumlarını bu kesimlere kapatacağı düşüncesinde. “
MEZHEP POLİTİKASI: “BDP’ye oy veren Kürt seçmen, CHP’nin dış politikasını doğru ve yeterli bulmuyor. BDP / DBP / HDP tabanı AKP’yi mezhebe dayalı dış politika anlayışı nedeniyle eleştiriyor. Örnek olarak AKP’nin iktidara gelmeden önce parti programına koyduğu “komşularla sıfır sorun” politikasının geldiği “herkesle sorunlu bir dış politika”sını gösteriyor. CHP’nin Suriye meselesinde veya Maliki sorununda olduğu gibi Şiilere yönelik baskıları dile getirirken diğer İslam coğrafyasında veya Avrupa’da Sünnilere ve diğer halklara yönelik baskılara yeterince değinilmemesini eksiklik olarak değerlendiriyor. “
Kürt sorunun çözümü noktasında CHP, İHH’nın raporunu dikkate alabiliyorsa artık biz “normalleşiyoruz” demektir. Bu normalleşme hepimize kazandırır.
SIRRI SÜREYYA ÖNDER FİRAR EDECEK Mİ?
Öncelikle şunu ifade edeyim, İmralı Heyeti içerisinde yer alan Sırrı Süreyya Önder yakın zamanda milletvekili adayı olmayacağını kısaca firar etmek istediğini ifade etti. Öcalan’la bile vedalaştı ve “Firar etme” hakkını kullanacağını ifade etti.
Çözüm Süreci'nin bu kadar hayati olduğu bir zaman diliminde herkes Sırrı Süreyya Önder’in gitmesinin doğru olmadığını ifade ediyordu. Son aldığım bilgilere göre, Sırrı Süreyya Önder üzerinde başladığı işi tamamlayabilmesi açısından çok ciddi baskı var. Önder bu baskılar karşısında tekrardan aday olup görevine devam edecek gibi duruyor. Milletvekili iken kısa dönemli firarlarda bulunur ama uzun süre firar etme hakkı şuan elinden alındı. Çözüm Süreci'ni başarıya ulaştırsın söz isterse Adıyaman isterse Kandil yayları olsun kendisine istediği kadar firar hakkını bu toplum verir.
KADINLAR İÇİN AYRI TOPLU TAŞIMA ARAÇLARI OLSUN
Zaman zaman toplu taşıma araçlarını kullanıyorum. Hele sabah ve akşam saatlerinde aman Allah’ım adım atacak yer bulamıyorsunuz…Böyle bir sıkışmışlık içerisinde ne yazık ki istenmeyen şeyler de oluyor.
Rejim kaygısı, devlet bütünlüğü, şeriat kuralları dışında söylüyorum…Kadınlara bir hak tanıyın, onları şu demokrasinin nimetlerinden yararlandırın ve kendilerine bir sorun; “Bacım ayrı vagon, otobüs vs ister misin?”
Emin olun çok sayıda insan buna ''evet'' diyecektir. Ben şimdiden diyorum, kadınlara soralım ve onlar isterse onlara ayrı yerler tahsis edelim. Korkmayın! Laiklik lastik altında kalkmaz ona da bir yer buluruz…
“EŞEĞİ DİLİME BAĞLA”
Nasreddin Hoca bir akşam eve giderken bakmış bir yabancı hanın önünde oturuyor, demiş ki gariptir eve davet edeyim de karnını doyurayım.
Kardeş bizim eve gel beraber yemek yiyelim” demiş. Yabancı buna çok sevinmiş ve “Hocam arkadaşları da çağırabilir miyim” demiş, Hoca, “Git çağır ve beni takip edin” demiş.
Evin önüne gelmişler hoca içeri girmeden arkasına bakmış ki tam sekiz kişi, Hoca, “Ne yapalım Allah ne verdiyse yiyeceğiz” demiş.
İçeri girmişler biraz sonra kapı çalmış, hoca kapıyı açmış kapıdaki kişi, “Hocam biraz önce arkadaşlar sizin eve girdi yemek yemeye ben de onların arkadaşıyım” deyince hoca, “Sende gir içeri” demiş. Kapıdaki misafir, “Hocam ben girmesine gireyim de eşekler var onları nereye bağlayayım” deyince hoca dayanamamış, “Dilime bağla evladım dilime” demiş.
SON VİDEO HABER
Haber Ara