İnternet medyası yasasını bekliyor

Hür Haber Haber Müdürü Muhammed Fatih Gediman, YeniŞafak Ekonomi servisinden Orhan Orhun Ünal'ın "İnternet gazeteciliği" ile ilgili sorularını cevapladı. "İnternet gazeteciliği nedir? Kimler yapar? Ekonomi pastasındaki payı ne düzeydedir?" gibi soruları yanıtlayan Gediman, sektörün en büyük sorununun "işini gerçekten iyi yapanların değil sanal alemin derinleriyle de ilişkide olanların öne çıkması" olduğunu söyledi.

"DEĞERSİZLEŞTİRME"

Soru: Sizce internet gazeteciliğinin ilk 3 sorunu desem?

O zaman 3 ayrı koldan cevap verelim. Birincisi bu işi yapanlar adına. Sektörün en önemli sorunu bu alanda yetişmiş kaliteli personel bulmak zor. Yani İnternet Gazeteciliği aslında kara borsada diyebilirim. Sektörü ya gazetelerde iş bulamayan haberciler (haber yazabildiği için) ya da hasbelkader bir internet blogunun yönetim paneli ile haşır neşir olmuşlar (internetten anladığı için) besliyor. Fakat esasen böyle mi olmalı? Elbette hayır. Bir internet gazetecisi haberci olmalı evet ama aynı zamanda bilgisayar kullanımı ve sosyal medya refleksi son derece gelişmiş bu meziyetleri kendisinde birleştirmiş olmalı. Ülkemizde bizim işimize yönelik bir eğitim yok. Bir dönem açıldı ve bir dönem mezun verdi. Hatay MKÜ’de “İnternet Gazeteciliği ve Yayıncılığı bölümü.” Ben de o tek dönemin verdiği 30-40 mezundan birisiyim. Bir de özel bir üniversitede ismen varlığını duydum ama mezunlarını hiç görmedim. Hal böyle olunca insanlar “Sizin işten bana da ayarlasana” gibi bir noktada bize yaklaşıyor ki bu hem bizlerin emeğini silip süpüren hem de medyaya yön veren kaynağı değersizleştiren bir durum yaratıyor.

"İNTERNET MEDYA YASASINA BİZİM DEĞİL ÜLKENİN İHTİYACI VAR"

İkinci soruna sektöre yaklaşım penceresinden bakalım. Bugün tüm dünyayı anlık olarak takip eden, baskıya giren medya unsurlarından neredeyse 24 saat önde giden bir sektör var. Ama bu sektörün çalışanları halen gazeteci sayılmıyor. Basın toplantıları, resmi geziler vs. bu alanda göz göre göre yok sayılıyoruz. Bundan gocunma dönemini bizler çoktan geçtik. Çünkü biz sarı basın kartı aldığımız zaman kendimizi gazeteci hissedecek durumda değiliz. Adımıza masabaşı çalışanları deriz, pijamalı gazeteciler deriz yine de işimizi yaparız ama bu 2015 yılındaki bir Türkiye için çok geç kalmış bir adımdır. İnternet medyası yasası derhal çıkarılmalıdır.

"İŞİNİ İYİ YAPANLAR DEĞİL, SANAL ALEMİN DERİNLERİYLE İLİŞKİDE OLANLAR ÖNE ÇIKIYOR"

Bana göre üçüncü sorun ise arama motorları sorunu. Ben çok gelişmesine rağmen arama motorlarında kaliteli içerik ve özel metinlerin öne çıkarılma konusunda halen bir adaletsizliğin olduğunu düşünüyorum. Seo dediğimiz aramalarda üstlere çıkmayı getiren çalışmalar bu konuda hile hurdayı da beraberinde getiriyor. Dolayısıyla işini gerçekten iyi yapanlar değil sanal alemin derinleriyle de ilişkide olanlar öne çıkıyor. İşte bunu yapmak, iki tarafı da dengede götürebilmek için güçlü olan tarafınız haber ise kalitenizden ödün vermeniz gerekiyor. Hukuki olarak hiçbir arama motoruna bunu söyleyemezsiniz elbette. Onlar ticari birer unsur. Fakat bu adaletsizliği ben işini iyi yapmaya çalışan bir ekibin başındaki bir insan olarak ciddi biçimde hissediyorum.

İnternet bu denli yaygınken reklam gelirleri sanırım sektörün gerisinde yani reklam veren yine yazılı basına mı ağırlık veriyor?

"GÜZEL PARALAR KAZANILABİLİYOR"

Reklam konusunda böyle düşünmüyorum. İnternet siteleri tıklanma oranlarına göre güzel paralar kazanabiliyor. Bu alandaki tek sorun ajanslar. Reklam ajanslarında bizim gördüğümüz şey hak eden yani çok tıklanan şirketlerden çok daha fazla komisyon veren müşterilerle çalışmaları.

İnternet gazeteciliği deyince ne anlamalıyız, Türkiye’de biz ne anlıyoruz?

"BİR TWEETTEN TÜRKİYE'Yİ SALLAYACAK HABERLER ÇIKABİLİYOR"

Bir kere kesinlikle her sabah haber toplantısına oturan, saatlerce ne haber yapsak diye düşünen, ya da kahvesini alıp gazeteleri baştan sona okuyan klasik gazeteci değil. Dediğim gibi internet gazetecisi denilince haber yazma kabiliyeti kadar haber refleksi de gelişmiş olan insanları anlamalıyız. Refleks internet kullanım bilinciyle birleştiğinde yaşadık ve yaşıyoruz ki bir tweetten bile Türkiye’yi sallayacak haberler çıkabiliyor.

Sektörün tahmini büyüklüğü hakkında bir rakam verebilir misiniz?

"MERDİVEN ALTI SİTELER DOLU"

Bunu bilemiyoruz. Tıpkı tekstil işi gibi bizim sektörümüzde de merdiven altı siteler dolu. Ama bu alandaki tek çalışmayı da başında bulunduğum Hür Haber yaptı. 2012’de gerçekleştirdiğimiz bu çalışmada Türkiye’de yerel ulusal ya da kategorik ayrım yapmadan haber yayını yapan yaklaşık 8 bin haber sitesi vardı.

Ortalama bir site için kaç kişi istihdam edilebilir? (Orta çaplı bir site için)

Ortalama bir haber sitesi için yetişmiş 5-7 personel yeterli. Fakat büyük bir eğitim sorunu olduğu için bugün bu rakamlar kaliteli yayın için yetersiz kalabiliyor.

İnternet medyası yasasını bekliyor

HürHaber.com Haber Müdürü Muhammed Fatih Gediman 'internet gazeteciliği' sektörüne dair sorunları ve bilinmeyenleri Yenişafak Gazetesi'ne anlattı.