Prof. Şimşirgil'den Diriliş'e eleştiri
Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil: 'Bizim yeni bir dizimiz var. Diriliş diye. Bakıyorum hepsi birden solla götürüyor yemeği. Alışkanlık herhalde. Ya kardeşim ben sana karışmam ama sen Osmanlı'yı işliyorsan bana onu anlat kendini değil'
11 Yıl Önce Güncellendi
2015-01-19 14:14:15
Osmanlıca eğitimi tartışmalarıyla ilgili görüş bildiren Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim üyesi Prof. Dr. Ahmet Şimşirgil "Bir gecede kendi toplumunu okuyup yazamaz hale getiren zihniyetin yüzünden bugün bu tartışmaları yaşıyoruz" dedi ve Osmanlı ve Osmanlıcadan uzaklaşınca kültürümüzden de nasıl uzaklaştığımızı çarpıcı bir örnekle anlattı.
İşte Hür Haber'e konuşan Şimşirgil'in o sözleri:
"KENDİ KÜLTÜRÜMÜZÜ TANIYAMIYORUZ"
Bugün Osmanlıca eğitimi dendiğinde 'yeni bir dil mi öğreneceğiz?' diyen Profesörler var. Aklım almıyor. Bunun Türkçe olduğunu bilmiyoruz biz daha. Bu sadece Arap alfabesiyle yazılmış olan bizim Türkçe'mizdir. Sanki bugün kullandığın alfabe Türk alfabesi mi? Biri kaldırılıp Latin alfabesi getirildi. Dolayısıyla bir gecede kendi toplumunu okuyup yazamaz hale getiren bir zihniyetin sonunda bugün bu tartışmaları yaşıyoruz. Ondan sonra da kendi kültürümüzü tanıyamıyoruz.
"DİNİ SÖKÜP ATMAK İÇİN BU YAPILDI"
Bugün bir hastalık olduğunda her söylenene inanıyoruz. Örneğin Osmanlı tıbbı, şifa kitaplarında birçok bilgi vardır. Birçok tedavi yöntemi vs. içeren yüzlerce eserimiz var. Bunları okuyamayan kendi geçmişiyle bağı kopmuş bir toplum olduk biz. Dini söküp atmak için bu yapıldı. Ama o dinin 1400 yıldır yoğurduğu kültürü de bu dini atma çabasıyla söküp attılar işte.
"OSMANLI'DA MİRAS OLARAK ÖNCE KİTAPLAR BÖLÜNÜRDÜ"
Kitapları yok eden, Osmanlıca yazıldı diye yakan bir toplum olur mu? Bakın şu da yanlıştır. 'Biz okumuyoruz' deniyor. Hayır. En çok okuyan bizim toplumumuzdu. Osmanlı'da bunlar kayıtlıdır. Bir kişi öldüğü zaman onun mirası ortaya çıkar ve bölünür. İlk görülen miras da kitaplarıdır. Hepsinde her evde en az 60-80 kitap görülür. Bunlar da bölünür varislere verilirdi. Ne oldu bu kitaplar? Toprağın altına gömüldü.
KÜLTÜRÜ SİLMENİN FATURASI: SOL ELLE GÖTÜREN ERTUĞRUL GAZİ
Aslında bizim elimizde nimet bu kültür. Yani bizde zaten var olan bir şeyi 50 sene araştıracaklar biz de sonuç bekleyeceğiz. Bize 30 sene 40 sene tereyağı yedirmeyecekler mesela, yumurta yedirmeyecekler sonra özür dileyecekler. Tabi kültüre döndüğümüzü zannederken şunu da yapmamak lazım. Mesela sağ elle yemek. Şimdi ben bakıyorum. Bizim yeni bir dizimiz var. Diriliş diye. Bakıyorum hepsi birden solla götürüyor yemeği. Alışkanlık herhalde. Ya kardeşim sen Osmanlı'yı işliyorsun. Ertuğrul Gazi'yi işliyorsun. Kayı boyunu işliyorsan onu onun gibi yap. Bana onu anlat. Kendini değil. Kendin istediğin gibi yiyebilirsin. Ben sana karışmam. Ama Ertuğrul Gazisin. Sol elle götürüyorsun yemeği. İnsanlar 6 ay çalışıyor bir dizi bir film yapacağında, kendi tanımadığı bir kültürü oynayacağında. Daha birinci şey bunu öğretir Osmanlılar çocuğa. Çocukken öğretmediysen ağaç kurumuş gitmiş eğip bükemiyorsun yetiştiremiyorsun.
KAYNAK: HÜR HABER
Haber Ara