İlyas Salman: Erdoğan karşıma çıksın, tartışalım...
İlyas Salman, ‘En İyi Yabancı Film’ dalının 9 ön adayından biri olan ‘Mısır Adası’ndaki performansıyla gündemde. Sinemamızın aykırı karakteriyle filmini, geçmişteki işlerini, politik kimliğini ve Türkiye’nin hal ve gidişini Hürriyet Gazetesi'nden Uğur Vardan'a konuştu.
11 Yıl Önce Güncellendi
2015-01-10 03:46:33
Önce ‘Mısır Adası’nı konuşalım. Gürcü yönetmen George Ovashvili’yle yolunuz nasıl keşişti?
- Ovashvili ‘Lâl Gece’yi Avustralya’da seyretmiş. ‘Mısır Adası’nın senaryosu birkaç yıldır hazırmış, 80’li yaşlardaki ana karakteri oynayacak birini arıyormuş. Filmi izleyince, “Tamam” demiş “aradığım adam”. Ama nereden bulacak? ‘Lâl Gece’nin yönetmeni Reis (Çelik) üzerinden de bana ulaştı. Geldi buraya, konuştuk anlaştık.
Ya çekim süreci?
- Bir buçuk-iki aya yakın çekim yaptık. Zor koşullar vardı; ayaz, soğuk. Prodüksiyon da zayıf, para yok. Ben neredeyse parasız oynadım. Sonra bir çekim sırasında suyun içine düştüm, kalça kemiğimde bir çatlak oldu. Gürcistan’ı ben en azından bizim düzeyimizde bir ülke sanırdım. Ama neredeyse 100 yıl gerideler. Bir MR aletleri var, dededen kalma. Çektiler ve “Hiçbir şeyin yok” dediler. Dediler ama ağrım sürüyor. Sonra Türkiye’ye geldim, burada da MR çektirdim. Baktım ki koca bir çatlak var. “Ama müdahaleye gerek yok, yavaş yavaş kemik kaynar” dediler. İyileşme emareleri başlayınca çekimlere devam ettik ve bitirdik.
Yönetmenle nasıl anlaştınız?
- Azeri bir tercümanımız vardı. Onun da Türkçesi bozuktu ama derdimi anlatabiliyordum. Ovashvili’den şikâyet ettiğim tek bir şey vardı. Aslında bu, sinema hayatım boyuncu bütün yönetmenlerden rahatsız olduğum şey: Çıkar rolü oynarlar, gösterirler ve benim de öyle oynamamı isterler. Özellikle Kartal Tibet öyle yapar, bütün minik ve jesti göstermeye çalışırdı. O zaman sen oyna kardeşim, ben niye oynayayım? Yorumu bana bırak. Yorum yaparken yoruyorlar adamı.
Bu arada ‘Mısır Adası’ Tiflis’te ‘En İyi Film’, siz de ‘En İyi Erkek Oyuncu’ ödülünü almışsınız.
- Evet ama benim bundan, ödül verildikten sonra haberim oldu. Beni ödül törenine çağırmadılar. Karlovy Vary’de de böyle oldu, yönetmen bana diyor ki “Biletini alabilirsen gel”. Böyle olacaksa ben niye gideyim, kendi bilet paramı vererek?
RÖPORTAJIN TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ!!!
SON VİDEO HABER
Haber Ara