İsrail basını Dumanlı'ya nasıl sahip çıktı!
Ekrem Dumanlı ve Hidayet Karaca'nın gözaltına alındığı '14 Aralık' operasyonu İsrail'de de büyük yankı bulmuştu. Polisin Ekrem Dumanlı'ya gözaltına gelmek için geldiği Zaman'da şov yapan Cemaat mensuplarının görsellerini paylaşan Haaretz Gazetesi, 'Basın özgürlüğüne darbe' yorumu yapmıştı. Haaretz Dumanlı'ya desteğini hala sürdürüyor.
11 Yıl Önce Güncellendi
2014-12-26 08:46:03
İŞTE HAARETZ'DE YER OLAN O YAZI
Türkiye'de rejim baskısı artıyor
Terör örgütü kurma şüphesiyle tutuklanan Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca ve Türkiye'nin en popüler gazetesi olan Zaman'ın genel yayın yönetmeni Ekrem Dumanlı için beklenmeyen bir savunma geldi.
Başbakan yardımcısı Bülent Arınç : ''tek bir gün bile özgürlüklerinden mahrum edilmeleri doğru değil..tutuklanmadan yargılanmanın daha doğru olacağını düşünüyorum. Tutuksuz yargılanmaların Türkiye'nin adaleti bakımından yada halkın vicdanını tatmin etme bakımından daha uygun olacağını şahsıma ait olarak ifade edebilirim.''
Arınç, Ekrem Dumanlı ve Bülent Karaca'ya karşı suçlamaların detaylarından haberdar olmadığını itiraf etti ve neden olabileceğine dair bir imada bulunmadı.
Polisin gazete ve TV kanalına yaptığı baskından sonra Dumanlı ve Karaca ve diğer 14 gazeteci yapılan suçlamalara karşı yargılanmayı bekliyorlar. Türkiye'de 2010 yılında ayaklanmaya neden olan olayla bağıntılı oldukları düşünülüyor. Ardından, Türk polisi El-Kaide bağıntılı Tahşiyeciler adında terörist bir grup ilan etti.
Kendini Molla Mehmet olarak adlandıran 5000 üyesi bulunan Tahşiyecilerin lideri Mehmet Doğan'a da aynı baskın yapıldığını ana akım medyası duyurdu.
Doğan, Fethullah Gülen'in sert muhaliflerinden biridir.
Amerikan istihbarat ve ABD'nin Türkiye Büyükelçisinin düşündüğü gibi Doğan'ın El-Kaide ile alakalı olmadığı açıklandı.
Doğan'ın tutuklanması başka bir amaca hizmet ediyordu. Erdoğan ve Gülen o zaman çok iyiydiler. Doğan'ın tutuklanmasından 5 ay sonra Gülen Erdoğan'ı 2010 yılı Mayıs ayında Marmara yüzünden sertçe eleştirince sıkıntılar başladı.
Şimdi Doğan Gülen'e karşı mücadele etmek için yardım ediyor.Doğan, kendi faaliyetleri hakkında yanlış bilgi yayan gazetecilere dava açan biridir.
Gülen harekatı ile bağlantılı olan medya tarafından yönlendirilen dava gazetecilerin gözaltına alınmasına neden oldu.
Erdoğan doğal olarak bu çoğunluğa katıldı ve geçen hafta Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu töreninde Molla Muhammed'in -Doğan- 17 yıllık esareti boyunca gözlerinde yüzde 90 görme kaybı olduğunu söyledi. Neden böyle bir noktaya vurgu yaptı? Çünkü ''Pensilvanya'nın görüşüne katılmadı.''
Geçmişte Doğan, Erdoğan'ı kafir ilan edip eleştirse bile Erdoğan sevgiyle Doğan'ı andı. Öyle görünüyor ki Doğan'ın El-Kaide ideolojisini öven radikal makaleleri ve kitapları Erdoğan'ı artık rahatsız etmiyor. Türkiye'de Gülen ve müdavimlerine karşı savaş şu an daha önemli.
Gazeteciler ''Terör örgütü kurmaktan ve yönetmekten'' 15 yıllık hapis cezası istenen ağır ceza mahkemesinde yargılanıyor.
Başbakan Ahmet Davutoğlu : ''Bu iki gazetecinin terörle alakası olduğunu düşünmüyorum,'' dedi. Zaman gazetesinde bir zamanlar gazetecilik yapan Etyen Mahçupyan : ''Savcılık bazen bir dava oluşturmak için hukuku bilinmeyen bir ilişkiye dayandırıyor,'' dedi.
Gazetecilerin tutuklanmasından yalnızca rahatsız olan bu kadarla sınırlı değil. Avrupa devletleri de tutuklamalara karşı ve Türkiye'deki gazetecilerin genel durumu ile ilgili tepkilerini gösterdi.
Böyle bir baskının, Türkiye'nin iç işlerine müdahale olarak gören Erdoğan üzerinde çok etkisi yok. ''Avrupa Birliğinin bizi kabul edip etmemesi önemli değil. Biz şu anda ulusal güvenliğimizi korumakla ilgileniyoruz.''
Erdoğan son kamuoyu yoklamalarında oylarının yüzde 10 düşmesine de çok üzülmüyor. Sonuçta, bu istatistik doğru olsa bile AKP yüzde 37 ile rakiplerini geride bırakıyor.
Kendininde dahil olduğu yolsuzluk olayları, iddia edilen yolsuzluk olaylarında devletin bakanlarının soruşturması yada görünüşe göre uydurma suçlamalar ile gazetecilerin tutuklanması Erdoğan'ın arkasını iz bırakmadan süpürüyor.
Türkiye'de bir kaç gazeteci hala Erdoğan'ın baskısını hissetmediklerini söylese bile, Türk bir gazeteci Haaretz'e : ''Baskıyı her gün hissediyoruz. Yazılarımızı ekstra bir dikkatle kaleme alıyoruz ve Erdoğan'ın köpeklerine bahane olabilecek her şeyi çıkarıyoruz. Bu sadece bizim kendi ifade özgürlüğümüzle alakalı değil. Aynı zamanda bize pozisyon veren ve bunu ağır ödemek zorunda kalabilecek bizle çalışan medya sahipleri içinde endişelenmeliyiz,'' dedi.
BU MAKALE AYŞE AYDIN TARAFINDAN TİMETURK İÇİN TERCÜME EDİLMİŞTİR
SON VİDEO HABER
Haber Ara