Çok sayıda hakim savcı alınacak
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, 'Çok sayıda hakim savcı alacağız. Maalesef mevcut hakim ve savcılarımıza baktığımızda, HSYK seçimlerinde de ortaya çıktığı gibi önemli bir yüzdenin belli bir emir komuta zinciri içinde çalıştığı anlaşılıyor. Dışarıdan telkinlere açık bir yargıyla Türkiye işte böyle orta gelir tuzağına düşebilir' dedi.
11 Yıl Önce Güncellendi
2014-12-11 18:02:37
TÜRK Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu'nun (TÜRKONFED) 10'uncu Kuruluş Yılı Zirvesi'ne katılan Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye'de yapılması planlanan dönüşüm programlarını anlattığı konuşmasında, "Çok sayıda hakim savcı alacağız. Maalesef mevcut hakim ve savcılarımıza baktığımızda, HSYK seçimlerinde de ortaya çıktığı gibi önemli bir yüzdenin belli bir emir komuta zinciri içinde çalıştığı anlaşılıyor. Dışarıdan telkinlere açık bir yargıyla Türkiye işte böyle orta gelir tuzağına düşebilir" dedi.
Babacan ayrıca özel sektörün daha çok üretimi, yatırımı tercih etmesi için düzenlemeler yapıldığını, bir aya kadar da bunu açıklayacaklarını sözlerine ekledi.
TÜRKONFED'in 10'uncu Kuruluş Yılı nedeniyle Sabancı Center'de düzenlenen zirveye Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın yanı sıra TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Dinçer, TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Onatça, aralarında Doğan TV Holding Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ'ın da bulunduğu eski TÜSİAD ve TÜRKONFED başkanları katıldı.
"Bundan sonra yapısal reformlara ihtiyaç var"
Başbakan Yardımcısı Babacan konuşmasında, Türkiye'nin 1 Aralıktan itibaren G-20 dönem başkanlığını üstlendiğini ve bu dönemde yapılması planlanan projeleri anlattı. Babacan, krizin belki en kötü döneminin geride kaldığını ancak dünya ekonomisi zor yılların beklediğini belirterek, "Büyüme hala dünya genelinde güçlü değil. Sürdürülebilir bir büyüme hala diyemiyoruz. Dengeli bir büyüme diyemiyoruz. Bununla ilgili adımlar atılması gerekiyor. Neler yapılması gerekir konusunda baktığımızda para politikası açısından yapılabilecek her şey yapıldı. Artık o alan tükendi. Maliye politikası, para politikası alanını dünya artık tüketti. Bundan sonra artık yapısal reformlarla daha sürdürülebilir büyümeye ulaşmak gerekecek" dedi.
Türkiye'nin son 12 yıldır önemli bir dönüşüm geçirdiğini belirten Babacan, "Ama bugün geldiğimiz noktada Türkiye'de de yapısal reform şiddetli bir ihtiyaç alanı. Bazı temel konularda önemli reformlarımızı tamamladık. Bankacılık, sağlık sosyal güvenlik, kamu maliyesi ile ilgili konular. Bunlarda gerçekten Türkiye çağ atladı" diye konuştu.
25 dönüşüm programını sıraladı
Türkiye'de yapılması gereken reformlar ve üzerinde durulması gereken dönüşüm programları olduğunu söyleyen Babacan, "Geçen yıl 2018 yılına kadar uygulayacağımız kalkınma planını ve 25 tane dönüşüm programını açıkladık. Bu dönüşüm programlarının şu an eylem planlarını açıklıyoruz. Sayın Başbakanımız bu 25 dönüşüm programının dokuzunu açıkladı. Bu ay içerisinde iki ayrı paket sekizerli paket halinde diğerlerini de açıklayacak ve böylece 25'i tamamlamış olacağız" dedi.
Ali Babacan bir numaralı dönüşüm programının ekonomide verimliliğin artması olduğunu belirterek diğer dönüşüm programlarını şöyle sıraladı:
"İthalatta dış bağımlılığın azalması. Tasarrufun artırılması, israfın önlenmesi. Kama harcamalarının rasyonelleştirilmesi. Kamu gelirlerinin kalitesinin artması. İstanbul'un uluslararası bir finans merkezi haline gelmesi. İş ve yatırım ortamının gelişmesi. İş gücü verimliliğinin artması. Kayıt dışılığın azaltılması. İstatistik altyapısının düzeltilmesi. Öncelikli teknoloji alanlarında ticarileşme. Kamu alımları yoluyla teknoloji ve yerel yönetimin gelişimi. Yerel kaynaklarla enerji üretimi. Enerji verimliliği. Suyun tarımda etkili ve verimli bir şekilde kullanılması. Sağlık, turizm ve lojistik alanda dönüşüm. Yurt dışından kaliteli insan kaynağını çekme. Aile ve dinamik sosyal yapısının korunması. Kalkınma için uluslar arası işbirliği altyapısının geliştirilmesi. Rekabetçiliği ve sosyal uyumu gerçekleştiren kentsel dönüşüm."
Saydığı maddelerin Türkiye için "olmazsa olmaz" konular olduğunu belirten Babacan, şöyle konuştu:
"Bu 25 konu içerisinde yer almayan ancak şiddetle ihtiyaç duyduğumuz iki konu daha var. Yüksek öğretim ve hukuk. Bu iki konuda da çalışmalar sürüyor. Çok sayıda hakim savcı alacağız. Maalesef mevcut hakim ve savcılarımıza baktığımızda, HSYK seçimlerinde de ortaya çıktığı gibi önemli bir yüzdenin belli bir emir komuta zinciri içinde çalıştığı anlaşılıyor. Yargının bağımsızlığı önemli ama bir o kadar da tarafsızlığı önemli. Evrensel hukuk, kanunlarımız ve vicdan. Yargı buna göre karar vermeli. Dışarıdan telkinlere açık bir yargıyla Türkiye işte böyle orta gelir tuzağına düşebilir. Bunu şimdiden düzeltmemiz gerekiyor. Dolayısıyla 3 yıl avukatlık yapmış kişiler arasından sınavla hakimler savcılar alacağız. Hem kapasiteyi genişletmek için hem de bağımsız ve tarafsız çalışacak bir yargıyı oluşturmak için. Bilirkişilik alanında çok ciddi sıkıntılar var. Bunların temelden reform edilmesi gerekiyor."
YÖK konusunda yapılan çalışmaları anlatan Babacan, performans sistemine karşı duruşlara rağmen Başbakanın desteğiyle üniversitelerde performans sisteminin uygulanacağını ve gelirin yüzde 20'sinin buna bağlı olacağını söyledi. Üniversitelerin başarısı için rekabetin olması gerektiğini anlatan Babacan, performans sisteminin bunu sağlayama yönelik olduğunu belirtti.
Bugünlerde bankaların KOBİ kredileri reklamı yaptığını belirten Babacan, şunları söyledi:
"Yani ekonominin özellikle de finans kanallarının arzu ettiğimiz yönde işlemesi çok şükür gerçekleşiyor. Şimdi yeni bir tedbir serisi daha getiriyoruz. Orada da biz şimdi ticari krediler arasında özellikle üretime yönelik kredilere yönelik özel bir uygulama yapmak istiyoruz. Yani bankalar üretime yani yatırıma kredi veriyorsa orada bir teşvik mekanizması hazırlıyoruz. Kredi kanalları ağırlıklı olarak üretimi, yatırımı finansa etmeye yönelik olsun diye. Özel sektörün yatırımları son bir yıldır iyi gitmiyor. Özel sektörün yatırım harcamaları bizim büyümemizin temellerinden birisi. Özel sektörümüz daha çok üretimi, yatırımı tercih etmeli ama bunu sağlamak için de finans kanallarını o yöne doğru yönlendirmemiz gerekiyor. Bununla ilgili de şu anda çalışıyoruz sanırım bir aya kadar da bunu açıklamış oluruz."
SON VİDEO HABER
Haber Ara