Cami bekçisi Gezicileri yalanladı: Sarhoştular
255 sanıklı Gezi Davası'nın ikinci duruşmasında Bezm-i Alem Valide Sultan bekçisi Naif Uçar tanık olarak dinlendi.
11 Yıl Önce Güncellendi
2014-11-15 10:28:00
İstanbul 55. Asliye Ceza Mahkemesi'nde bugün görülen ve tamamı tutuksuz yargılanan 255 sanıklı "Gezi Davasının" ikinci duruşmasına 39 şüpheli ile avukatları katıldı. Duruşmada daha önce ifadesi alınmayan 7 kişinin sorgusu yapıldı. Ayrıca 2 polis memuru "müşteki" ; caminin güvenlik görevlisi de "tanık" sıfatı ile dinlendi. Duruşmanın bir bölümünü CHP İstanbul milletvekilleri Umut Oran ve Mahmut Tanal da izledi.
Göstericilerin sığındığı Dolmabahçe'deki Bezm-i Alem Valide Sultan Camisi'nin güvenlik görevlisi Naif Uçar tanık olarak dinlendi. Olay günü akşam saat 18.30 sıralarında işbaşı yaptığını belirten Uçar ifadesinde şunları söyledi:
"SARHOŞTULAR, CAMİDE SİGARA İÇTİLER, BİRA ŞİŞESİ DE GÖRDÜM"
“Akşam namazından sonra caddede kalabalık toplandı. Caminin imamı Halil Necipoğlu kalabalık olunca 'camiyi kapat' dedi. Camide bulunan birkaç kişiyi dışarıya çıkararak camiyi kapattım."
"Sonra kalabalık gittikçe çoğaldı. Kalabalık camiye ait demirleri söktü. Levazım kapısındaki brandaları aldıklarını gördüm. Ancak alanı tanımam. Camiden aldıkları malzemelerle polis gelmesin diye set kurdular. 2-3 bin kişi vardılar, belki de fazlaydı."
"Daha sonra 15-20 kişilik beyaz gömlekli bir grup geldi. Bunlar caminin kapısını zorladılar. Kapı hafif açılınca imam Halil Necipoğlu 'kapıyı aç' dedi, açtım. Ondan sonra camiye girildi. İçeriye girenler ilk önce ayakkabılarını çıkardılar, yaralılar gelmeye başlayınca ayakkabılarını çıkarmamaya başladılar."
"Camiyi bölümlere ayırmaya başladılar; eczane, cerrahi gibi. Ayakkabı raflarını ters çevirip içine ilaç koydular. Motosiklet kullanan kuryeler ilaç getiriyordu. İçeride bir kişinin sigara içtiğini gördüm çıkarmak istedim ama çıkmadı. Gidip doktora söyledim, doktor bu kişiyi dışarıya çıkardı. İçeride bin kişi vardı. Bunların yüzde 10'u sarhoştu."
"BİRA KUTUSU YARIYA DOLUYDU, DIŞ KAMERALAR KIRILMIŞTI"
Naif Uçar, Hakim'in “İçeride bira kutusu gördün mü? İçeride bira, alkol kullanan oldu mu?" şeklindeki sorusu üzerine, “Caminin tümüne hakim değildim ama bir tane bira kutusu gördüm. Caminin kadınların ibadet ettiği yerde pencerenin kenarında bira kutusu gördüm. Hafiften doluydu, kutu büzülmüştü. Kutuyu kullanan şahsı görmedim. Kutuyu cami tamamen boşaldıktan sonra gördüm. Cami boşaldıktan sonra yaptığımız kontrolde çok sayıda plastik su şişeleri, ilaç kutuları, gazete gibi şeyler çıktı. Cami kullanılmaz haldeydi, dış kameraları kırılmıştı" şeklinde ifade verdi.
İDDİANAMEDEN
İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, İddianamede, 31 Mayıs 2013 günü Gezi Olayları'nın devamında eylemcilerin Dolmabahçe Bezmialem Valide Sultan Camii'ne girmek istedikleri, Cami müezzini Fuat Yıldırım'ın grubun içeri girmesine engel olmaya çalıştığı, Yıldırım ve caminin güvenlik görevlisinin kırılan kapının arkasına kalaslar koyarak eylemcilerin içeriye girmesini engelledikleri ifade edildi. Ertesi gün 1 Haziran 2013 tarihinde ise eylemcilerin, cami kapısının açık olmasından faydalanarak içeri girdikleri , camideki ayakkabılıkları ters çevirerek tezgah gibi kullanmaya çalıştıkları, motosikletli kişilerin camiye sürekli ilaç taşıdıkları, tıbbi atık ve içeride yiyecek içecek artıkları ile içerinin kirletildiği, cami içine zarar verildiği, cami içindeki güvenlik kameraları ile minber kısmında Arapça yazılar bulunan perdelerden bir kısmını çaldıkları, daha sonra polisin yaptığı incelemede, pencere önünde içi boş ezilmiş halde bira kutusu ile müezzin bölümünde boş sigara kutusu, söndürülmüş sigara izmaritleri bulunduğu, eylemcilerin camininin dışına da zarar verdikleri kaydedildi. İddianamede ayrıca cami içindeki kamera görüntülerinin çözünürlüğünün düşük olduğu, Foto Film Şubesindeki iyileştirme çabalarına rağmen Bezmi Alem Valide Sultan Cami'nde bulunan sanıklardan E.Ö.'nün elindeki kutudan ne içtiğine yönelik bir tespitin yapılamadığı beliritildi.
İŞLENDİĞİ İDDİA EDİLEN SUÇLAR VE İSTENEN CEZALAR
İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Dolmabahçe'deki Bezmialem Valide Sultan Camisi'ne girilmesi olayı ve Taksim çevresinde 31 Mayıs ve 1 Haziran tarihlerinde yaşanan eylemler yer alıyor. İddianamede, 7'si yabancı uyruklu 255 sanığın, "2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'na muhalefet", "görevi yaptırmamak için direnme", "kamu görevini usulsüz üstlenme", "kamu malına zarar verme", "özel kıyafetleri usulsüz kullanma", "suçluyu kayırma", "ibadethaneyi kirletmek suretiyle zarar verme" ve "hırsızlık" gibi suçlardan 1 yıldan 11 buçuk yıla kadar değişen hapis cezasıyla cezalandırılmaları isteniyor.
3 SANIK HAKKINDA DAHA YAKALAMA KARARI ÇIKARILDI
Aralarında 2 doktor ile Dolmabahçe Bezm-i Alem Camii'ne sığınan göstericilerin de bulunduğu 255 sanıklı Gezi Davası'nın ikinci duruşması sona erdi. Duruşmaya katılmayan 3 sanık hakkında daha "yakalama kararı" çıkarıldı.
İstanbul 55. Asliye Ceza Mahkemesi'nde bugün görülen duruşmanın sonunda, mahkeme heyeti, duruşmalara katılmadığı için haklarında daha önce "yakalama kararı" verilen 11 sanık hakkındaki kararın devamına hükmetti.
Mahkeme ayrıca, kendilerine tebligat yapıldığı halde duruşmaya katılmayan Fırat Kahyaoğlu, Mert Kaan Kuyumcuoğlu ve Seza Karaca hakkında da yakalama kararı çıkardı.
İfadesi alınan sanıkların duruşmalardan vareste tutulmasına karar veren mahkeme, eksiklerin giderilmesi için duruşmayı 6 Mrat 2015 tarihine erteledi.
SON VİDEO HABER
Haber Ara