Kışanak Adalet Bakanı'ndan ne istedi?
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Gültan Kışanak ile bir araya geldi. Kışanak’ın Bozdağ’dan bir isteği vardı.
11 Yıl Önce Güncellendi
2014-09-16 14:27:38
Bozdağ ve Kışanak birlikte makam odasına geçti. Burada konuşan Kışanak, hasta tutsaklarla ilgili sorunun hala çözülmemiş olmasının, herkes için hala bir beklenti konusu olduğunu ve çözüm bekleyen önemli sorunlardan birisi olduğunu söyledi.
Kendisinin Diyarbakır’da belediye eş başkanı olmasından sonra konunun güncellendiğini belirten Kışanak, “Diyarbakır Cezaevi’nin bir müzeye dönüştürülmesiyle ilgili bir yüzleşme müzesi, bir insanlık müzesine dönüştürülmesi artık daha çok konuşulan ve arzu edilen bir konu oldu. Biz buradan bütün Diyarbakır halkına, insanlık değerine, adalete eşitliğe barışa özgürlüğe sahip çıkan herkes adına biz Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi olarak bu cezaevinin müze yapılmasına talibiz. Umarım Adalet Bakanlığı, o alanın belediyemize tahsisi konusunda bir duyarlılık, yaklaşım gösterir. Hakikatler barışın harcı olsun istiyoruz, çözümün harcı olsun istiyoruz. Hakikatleri ne kadar konuşursak geçmişte yaşadığımız acı olaylarla yüzleşmek cesaretini ne kadar gösterebilirsek çözüm o kadar yakındır. Halk yerelde kendi inisiyatifi ve imkanları ile anadilde eğitim veren okullar açmaya çalışıyor. Bunların mühürlenmiş olması da hepimizi üzdü. Buna da artık bir çözüm bulunması gerekir. Anadil bu ülkenin en birleştirici unsurudur” dedi.
“EĞER BAKANLIK İZİN VERİRSE BİR HEYETLE CEZAEVİNDE İNCELEME YAPMAK İSTİYORUZ”
Adalet Bakanlığı’nın izin vermesi durumunda bir heyetle cezaevinde incelemelerde bulunmak istediklerini kaydeden Kışanak, “Hem dünya deneyimlerinden yararlanmak, hem toplumsal desteği ile birlikte hepimizin geleceğe daha umutla bakmasına vesile olarak düzenlenmesini arzuluyoruz. Eğer Bakanlığınız izin verirse bir heyetle, cezaevinin içinde bir inceleme yapıp bu projelendirme sürecini de biraz bilgi edinerek mevcut durumu görerek ona uygun bir projelendirme çalışmasını hızlandırmak istiyoruz. Eğer müsaadeniz olursa biz size yazılı başvuruda bulunalım, mimarlarımız uzmanlarımızın içinde olduğu heyetle, bende orada daha önce yatmış biri olarak bende arzu ediyorum görmeyi, bu heyetle birlikte cezaevinde küçük bir inceleme ziyareti yapıp çalışmalarımızı onun üzerine daha somutlayabiliriz” diye konuştu.
“CEZAEVİNDE ZOR DURUMDA OLAN KİŞİLERE İMKAN VERMEK İNSANİ BİR GÖREVDİR”
Daha sonra konuşan Bakan Bozdağ ise, cezaevinde tek başına hayatını devam ettiremez durumda olan hasta tutuklu hükümlüler ile ilgili ilk defa hükümetleri döneminde adım atıldığını hatırlattı. Bakan Bozdağ, “Daha önce bir yasa çıkarmıştık, bunun raporla belgelendirilmesi halinde infazının ertelenmesine imkan veren bir düzenleme yaptık. Bu düzenleme çerçevesinde bazı tahliyeler de gerçekleşti. Biz tek tek şu anda tutuklu ve hükümlülerin durumlarını inceliyoruz. Durumlarında ne var ne yok inceliyoruz. Onlar konusunda da adımlar atıldı. Epeyi de bir tahliye oldu. Cezaevinde zor durumda olan, kendi kendine bakamayacak olan kişilere, bu noktada imkan vermek insani bir görevdir. Dil ile ilgili konu, esasında burada okula izin vermeme diye bir şey yok. İzin almadan prosedüre uymadan, ben yaptım, böyle olması lazım mantığı ile yapılmış, hukuksuz bir iş var. Özel öğretim kurumlarında anadilde eğitim verilmesine imkan veren bir yasal düzenleme var. Bütün özel öğretim kurumları, hangi şartlarda açılıyor, onun için İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne veya İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bir müracaat yapılır, oradan gerekli şartları taşıdığı tespit edildikten sonra izin alınması lazım. Bu okullarla ilgili herhangi bir müracaat yok, herhangi bir talep yok. Bu imkanı bence doğru biçimde yasaya uygun bir şekilde kullanmak lazım. Şu anda yasanın ön gördüğü şekilde kullanılırsa faydalı olur. Türk eğitim kurumlarında imkan var. Şartlar yerine getirildiği takdirde hiçbir engel yok” şeklinde konuştu.
Toplantı daha sonra basına kapalı devam etti.
SON VİDEO HABER
Haber Ara