Uyuşturucu batağındaki kızı için yardım çığlığı!

Kütahya’nın Tavşanlı ilçesinde yaşayan aile, uyuşturucu kullanan 14 yaşındaki kızları için devletten yardım istiyor. Tavşanlı’da yaşayan 14 yaşındaki M.N.T.’nin (14) ailesi kendilerinden git gide uzaklaşan kızları için endişeli. Baba Ö.T. (39), kızının çoğunlukla eve gelmediğini, akşamdan sabaha kadar peşinde koştuğunu ama kendisinden kaçan kızına yardım edemediğini söyledi.

Çeşitli hapları önce kullanıp sonra satan kızının, 6 yaşında Kur'an-ı Kerim öğrendiğini, okul hayatının başarılarla dolu olduğunu ifade eden Ö.T., şunları söyledi: “Kızım iki üç günde bir gelmiyor. Çoğu zaman sabaha karşı geliyor. Çoğu zaman gelmediği günler oluyor. Sabahtan akşama kadar aradığım oluyor. Ne kadar konuşsam da evde durmuyor. Yemeğini yiyecekse yiyor yemeyecekse makyaj yapıp giyinip kuşanıp tekrar. Biz de sabahlara kadar peşinden. Ne yapıyor yapıyor bizi atlatıyor. Çocuğum ortamdaki arkadaşlarıyla beraber. Kendine iyi bize kötü. Biz kötüyüz onlar çok iyi arkadaş zannediyor. Arkadaşlarından bir şey bulmuyor. Arkadaşlarından hap alışverişi yapıyor. Hap derken cesaret hapı, hayal hapı, şeker hapı, jameika ya da bonzai. Zaten bunların peşinden gidiyor. Hem kullanıyor hem satıyor. Satma olayına sonradan başladı. Benim kızım aslına bakarsanız kötü bir kız değil. Altı aydan beri böyle. Kafası örtülü, Kur'an'a altı yaşında başladı. Okul derecesi süper. Okulda parmakla gösterilen bir çocuktu. Öğretmeninin en son bana dediği, çocuğun fazla derse çalışmasın. Oturduğu zaman gece 2’ye kadar ders çalışan bir çocuktu ama o kızımdan eser yok.”

"HER KAPI YÜZÜME ÇARPILDI"

Gece yarısı kızının uyuşturucu madde kullandıktan sonra uyuştuğunu, kendisini ve annesini istemediğini belirtip, BİMER’e yardım için başvurduğunda ise kapıların yüzüne kapandığını söyleyen baba Ö.T., “Gece yarısı oldu mu benim kızım hapı atıyor. Kafa artık uyuşuyor ne yaptığını bilemiyorum. Benim çocuğuma cinsel istismarda mı bulunuyorlar? Saldırıyorlar mı? Hiç bilemiyorum. Çocuğumun yanına yaklaşamıyorum. Çocuk anneyi, beni istemiyor. Ben kötüyüm, annesi kötü, ailesi kötü, herkes mi kötü? Ben sadece çocuğumun tedavi olup bu illetten kurtulmasını istiyorum. Başka hiçbir şey istemiyorum. Allah rızası için devlet yapacaksa ben emniyete gittim, karakola gittim, hakimle görüştüm, yurtlara gittim. Benim her kapı yüzüme çarpıldı. BİMER dendi başvurdum, bana yapacağız edeceğiz, senin çocuğun tedavi görecek dediler boşa çıktı. Ben devletten çocuğuma sahip çıkmasını istiyorum. Çocuğumu bu bataklıktan kurtarsın, ben başka bir şey istemiyorum. Ben çabaladım bir yere kadar çöktüm. Benim çocuğumu kurtarmasını istiyorum.” diye konuştu.

"TEK DİLEĞİM ÇOCUĞUMUN İYİ OLMASI"

Anne F.T. (34) ise geçtiğimiz Aralık ayından bu yana kızının değiştiğine işaret ederek, şunları ifade etti: “Aralık'tan bu yana. Ondan önce normal yaşantısındaydı. Bir kız, bir öğrenci nasılsa benim çocuğum da öyleydi. Ben sattığını bilmiyorum. Kızım bana 3 bin TL’ye gider bir torba getirirsin satmak bu dedi. Ben bir ya da iki kez arkadaşıma hediye olarak verdim satmıyorum dedi. Sadece içici. Devletin başında kim var ise Başbakan mı olur? Devlet büyüklerimizin, milletvekillerimizin, sağlık bakanının aracılığı ile çocuğumun sadece tedavisini istiyorum. Benim çocuğumun sadece normal yaşantıya gelmesini istiyorum. Öbürkülerin de en kısa zamanda cezalandırılmasını istiyorum. Benim tek dileğim çocuğumun iyi olması. Tavşanlı'da bu gibi çocukların sayısı 150 diye belirlenmiş ki bu 150 değil. 150’den çok fazla bu çocukların sayısı. Benim kızım gibi nice gençlerin Emre gibi ölmesini değil, kurtulup hayata bağlanmasını istiyorum. Gerekeninin yapılmasını istiyorum.”

Baba Ö.T. de devletten bir şey beklemediğini ifade ederek, “Ben devletten hiç bir şey istemiyorum. Çocuğumun bu illetten kurtulmasını istiyorum. Biz yandık başkaları yanmasın. Çok ölenler oldu, ibret alsınlar artık.” dedi.