Gül böyle tasfiye edildi iddiası
Gül ve Numan Kurtulmuş’un başbakanlığına yasal engel yok. Peki niye Başbakan yapılmıyorlar? Çünkü her emredileni yapmazlar. Hal böyle olunca ekonomi de şoklara karşı kırılgan hale geliyor. Çünkü başbakan olarak kulaklara üflenen Davutoğlu ekonomiyi dikkate almadan dış politikada çok riskli işler yaptı...
11 Yıl Önce Güncellendi
2014-08-21 04:27:51
Taraf Gazetesi'nden Süleyman Yaşar'ın kaleme aldığı analiz yazısı şöyle: Bildiğiniz gibi başbakana vekâlet müessesesi Türk hukuk sisteminde düzenlenmedi.
Niye bu tespiti yapıyoruz?
Çünkü Anayasa’nın 106. maddesinde cumhurbaşkanlığına vekâlet düzenlendiği hâlde, başbakana vekâlet yer almaz. İşte bu nedenle başbakan olmak için her durumda milletvekili olmak şart değil. Hemen bir örnek verelim; İçişleri Bakanı Efkan Ala milletvekili olmadan bakan oldu.
Peki, şimdi Efkan Ala’nın başbakan vekili olmasında bir engel var mı? Hiçbir engel yok. Vekil aslin bütün yetkilerine haiz olacağından Efkan Ala pekâlâ başbakanlık yapabilir.
Gelelim bu tespiti niye yaptığımıza...
Son dönemde medyada “milletvekili olmayan başbakan olamaz” türünden yanlış bir algı yayıldı. Bu algıyı oluşturmak için yapılan yayınların asıl nedeni milletvekili olmayan AKP’lilerin başbakanlık yolunu kesmekti.
Böylece Abdullah Gül, Numan Kurtulmuş gibi parti içindeki güçlü siyasilerin yolu kesilmek istendi. Fakat bu yapılırken vekâlet müessesesini kullanıp kimseyi uyandırmamak için Başbakan Erdoğan’ın cumhurbaşkanı seçilmesi hâlinde göreve atanana kadar geçecek süredeki durumu iyi hesaplanamayınca ortaya tuhaf bir yapı çıktı.
Şöyle ki; Yüksek Seçim Kurulu cumhurbaşkanlığı seçim sonuçlarını açıklayınca Erdoğan’ın milletvekilliği düştü. İşte bu nedenle Resmî Gazete’de seçim sonucunun yayımlanması durduruldu. Güya Resmî Gazete’de yayımlanmayınca hukuki geçerlik kazanmıyormuş. Oysa Resmî Gazete’de yayımlanmasa bile Yüksek Seçim Kurulu ilan ettiğine göre Erdoğan seçilmiş cumhurbaşkanı sayılıyor. Ve bu durumda cumhurbaşkanlığı görevini devir alacağı 28 Temmuz 2014’e kadar Gül tarafından bir bakanın başbakanlığa vekâleten atamasının yapılması şart. Aksi takdirde bakanlar kurulunda yapılan işlemler sorunlu hâle geliyor.
Peki, Yüksek Seçim Kurulu’nun açıklamasının ardından 15 Ağustos’tan itibaren Erdoğan’a cumhurbaşkanlığı mı yoksa başbakanlık maaşı mı ödenecek, yoksa kıstelyevm mi ödenecek? Bu sorunun da cevabı yok ortada.
Gelelim Gül ya da Kurtulmuş’un nasıl başbakan atanabileceğine?
Bu sorunun cevabı şöyle; yukarıda Efkan Ala örneğinde olduğu gibi Abdullah Gül ya da Numan Kurtulmuş bakanlığa atanır. Aynı kararnamede başbakanlığa vekâlet edecekleri açıklanır. Ve mevcut başbakan, cumhurbaşkanı seçildiği için hükümetin istifasına gerek olmadığından genel seçimlere kadar dokuz ay süreyle Gül ya da Kurtulmuş başbakanlık görevini yürütebilirler. Zaman geçmiş değil, hâlâ uygulanabilir bu formül.
“Peki, niçin uygulanmıyor bu formül” sorusu hemen akla gelebilir.
Cevap şu: çünkü Gül ve Kurtulmuş her emredileni yapmazlar. İşte bu nedenle uygulanmasından kaçınılıyor.
İşte hâl böyle olunca, bundan sonra, genel seçimlere kadar ekonomi iç ve dış şoklara karşı kırılgan olacak.
Niye bunu söylüyoruz?
Çünkü, başbakanlık için ismi kulaklara üflenen Ahmet Davutoğlu ekonomimizi dikkate almadan, dış politikada, çok riskli işlemler yaptı. Bundan sonra da ne yapacağı pek belli değil. Anlayacağınız, bindik bir alâmete gidiyoruz kıyamete olmasın sonra.
SON VİDEO HABER
Haber Ara