Dolar

34,8896

Euro

36,6457

Altın

3.046,15

Bist

10.058,47

İhale iptal edilmese kimlik bilgilerimize ABD ulaşacaktı

Yerli kimlik sistemi dururken, vatandaşların biyometrik bilgilerinin 'adrese teslim' şartnameyle ABD'li bir şirkete verilme gayretinin perde arkası netleşti. Paralel yapı, tümüyle milli olan APFIS sistemindeki bilgileri ele geçiremeyince TÜBİTAK'a 'Gate şartnamesi' hazırlattı. Büyük oyun, ihalenin iptaliyle bozuldu

11 Yıl Önce Güncellendi

2014-08-15 10:42:11

İhale iptal edilmese kimlik bilgilerimize ABD ulaşacaktı

Milli Güvenliği tehdit eden şartnamesi nedeniyle iptal edilen biyometrik elektronik kimlik kartı ihalesinin arka planındaki gerçeği Yeni Şafak ortaya çıkardı. Emniyet Genel Müdürlüğü'nün (EGM) tamamıyla milli bir biyometrik sistemi (APFIS) başarı ile uyguladığı, sistem kurulurken oluşturulan ve İçişleri Bakanı'nın da iznini gerektiren çoklu denetim sistemi nedeniyle paralel yapının sistemdeki datayı kontrolüne alamadığı için kopyalayamadığı ortaya çıktı. Emniyet'teki kimlik tespiti için kurulan sistemin yazılımı ise Gate Elektronik'in önerdiği ABD menşeli yazılımların aksine tamamen Türk mühendislerin üretimi.

SİSTEM KAPALI DEVRE

Sistemde parmak izi ve avuç içi tarama tekellerine karşı yerli biyometrik tarama cihazı da üretildi. Emniyet Kriminal Dairesi bilişim uzmanlarının büyük hassasiyetle testlere tabi tutarak uygulamaya başladığı biyometrik veri bilgi bankası ve ona bağlı geçiş sistemi 'Türk Malı' ibaresini taşıyan güvenli tek sistem. APFIS, 'kapalı devre' özelliği sayesinde dışarıdan herhangi bir korsan müdahaleye karşı korunuyor. Kriminal Daire Başkanlığı'nın kimlik tespiti amacıyla oluşturduğu sistem, milli yazılımla yüksek verimlilikle çalışıyor.

ÖRGÜT KOPYALAYAMADI

Herhangi birinin veritabanına erişebilmesi için EGM'nin kapalı devre sistemindeki üç ayrı güvenlik yetkilendirmesini başarılı şekilde geçmesi gerekiyor. Bu sistemde teknik destek alınan tüm personel sürekli güvenlik tahkikatından geçiriliyor. Diğer yandan vatandaşların mahrem bilgilerini toplu halde kopyalamaya çalışan paralel yapının, yüksek güvenlik sayesinde bunu başaramadığı, sonrasında hedefine ulaşmak için ise TÜBİTAK'ı devreye soktuğu belirtiliyor.

PALAZ DÖNEMİNDE


'Kripto telefon casusluğu' skandalının ardından görevinden alınan Hasan Palaz'ın TÜBİTAK BİLGEM Başkanlığı döneminde hazırlanan şartnameyle, yeni biyometrik kimlik kartlarının ihalesi 'adrese teslim' şekilde ABD'li Gate Elektronik'e verilmek istenmiş, skandalın ortaya çıkmasıyla bu ihale iptal edilmişti. Paralel örgütün, eski CIA ajanlarının kurduğu Oracle şirketince üretilen yazılımı kullanacak Gate Elektronik vasıtasıyla vatandaşların 'avuç içi damar yapısı' da dahil bütün bilgilerini elde etmeyi amaçladığı vurgulanıyor.

Arka kapı hizmeti


'Adrese teslim' şartnameyle Biyometrik-Elektronik Kimlik Kartı ihalesinin ABD'li Gate Elektronik'e verilmek istendiğini ortaya çıkaran Yeni Şafak, sözkonusu girişiminin iptaliyle birlikte Türkiye'nin nasıl bir tehlikenin eşiğinden döndüğünü gözler önüne serdi. Başbakan Erdoğan'ın dinlendiği kripto telefonların yazılımını üreten TÜBİTAK BİLGEM'in, 17-25 Aralık darbe girişimlerinin ardından görevden alınan eski başkanı Hasan Palaz döneminde hazırlanan şartname, vatandaşların hassas bilgilerinin başka ülkelere nasıl peşkeş çekilmek istendiğini ortaya çıkardı. Şartnamede, milli biyometrik veri sistemi 'APFIS' dururken, vatandaşların kimlik bilgilerinin Oracle tarafından üretilen yazılımla saklama şartı öngörülüyordu.

FBI İSTEDİ VERİLMEDİ

'Temel kodları' gizli yazılımları üreten Oracle, 1970'lerde CIA'in çeşitli ülke istasyonlarındaki veriyi tek bir merkezde toplama projesi olarak ortaya çıkmıştı. Larry Allison, Bob Miner ve Ed Oates gibi isimler CIA'den ayrılarak Oracle'ı şirketini kurmuştu. Uzmanlara göre, Oracle ile hazırlanmış bir veritabanına, programcı şirket 'arka kapılar'ı kullanarak istediği zaman girip istediği yerden kopyalama yapabiliyor. 2009 Kasım ayında Türkiye'de liman ve havayollarını kullanan herkesin biyometrik verilerinin kendileriyle paylaşılmasını isteyen FBI Başkanı Mueller'e Türkiye red cevabı vermişti. Eğer biyometrik-elektronik kimlik ihalesi gerçekleşecek olsaydı bu bilgiler ulusal ölçekte Hasan Palaz'ın şartnamesi üzerinden Gate Elektronik aracılığıyla sızdırılabilecekti.

APFIS aprona giriyor

Milli veritabanı 'APFIS' bünyesindeki bilgilerin tamamı EGM Bilgi Teknolojileri Dairesi Başkanlığı'nın yüksek güvenlikli merkezinde tutuluyor. Havalimanlarında ay sonu uygulamaya geçirilecek Biyometrik Elektronik Otomatik Geçiş Sistemi de APFIS içinde kapalı devre sisteme bağlı çalışacak. Türkiye'nin ihtiyaçları doğrultusunda üretilen sistemde 'parmak izi' okuyucular da tamamıyla yerli. Sistemin yaygınlaşmasıyla birlikte pasaport sahteciliğinin ve suçluların yurtdışına kaçmasının önüne geçilmesi hedefleniyor. Biyometrik geçiş sisteminde pasaport başvurularında polis kontrolü ile alınan parmak izi verileri de geçişlerde kontrol amaçlı kullanılacak. Bu sayede, herhangi bir şekilde kayıt ofisine gerek kalmayacak ve kayıt ofisinde oluşabilecek veri güvenliği riski de ortadan kaldırılarak, verilerin başkalarının eline geçmesi önlenmiş olacak.

Hepsi yerli olacak

Emniyet'in biyometrik sistem üzerine ar-ge çalışmaları kesintisiz sürüyor. Biyometrik Entegre Otomatik Geçiş Sistemleri (BEOGS), merkezi fotoğraf ve delil sorgulama sistemleri, yüz ve profil tanıma uygulamaları, robot resim çizim sistemleri, mobil kimlik kontrol cihazları, ileri video analiz teknolojileri gibi pek çok savunma ve güvenlik uygulaması çok yakında tamamıyla 'milli' hale gelecek. APFIS ise EGM bünyesinde bir 'biyometrik tabanlı kimlik tespit sistemi'. Vatandaşın kimlik verilerini işleyen sistem, parmak ve avuç izi verisine göre kişinin kim olduğu bilgisini ilgili kullanıcıya güvenli ortamda sunuyor. Sürekli geliştirilen APFIS, ilerleyen aşamalarda farklı biyometrik yöntemleri de kapsayacak şekilde tasarlandı.

LEVENT TOK / YENİ ŞAFAK
SON VİDEO HABER

Kassam, İsrail askerlerini araçlarıyla birlikte imha etti

Haber Ara