Davutoğlu'ndan Gazze tutumuna övünç meselesi yorumu
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, 'İsrail söz konusu olduğunda uluslararası toplum şahin kesilebiliyor. Hangi ulusal çıkar bir cansız çocuk bedeninden daha mukaddes olabilir' dedi.
11 Yıl Önce Güncellendi
2014-08-02 01:47:31
AA'da yer alan habere göre; Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İsrail'in Gazze'ye saldırılarının ardından uluslararası camianın ve İslam dünyasının böyle bir konuda dahi nasıl sessiz kaldığının görüldüğünü belirterek, "Daha güçlü tepkiler beklenirdi. Türkiye'nin bu konudaki açık ve net tutumu bizim için övünç meselesidir. İsrail söz konusu olduğunda uluslararası toplum şahin kesilebiliyor. Hangi ulusal çıkar bir cansız çocuk bedeninden daha mukaddes olabilir" dedi.
Davutoğlu, Kanal 24'de gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Gazze'de insani amaçlı ateşkesin bozulmasından üzüntü duyduğunu belirten Davutoğlu, "3 günlük ateşkes ile amaç, sürdürülebilir ateşkesin ve müzakerelerin önünü açmaktı. Bu gece de konuyla ilgili görüşmelerde bulunacağım. Diplomaside imkanların zorlanması lazım ama düne göre diplomasinin alanı daraldı ama elimizden geleni yapacağız" diye konuştu.
Gazze'ye yardımlar
İsrail ile 2009'dan beri hiçbir iş birliğininin söz konusu olmadığını vurgulayan Davutoğlu, insani yardımların Gazze'ye geçirilebilmesi için teknik düzeyde iletişim kurulması gerektiğini anımsattı.
Gazze'de mazot sıkıntısı yaşandığında, Kudüs'ten alınıp bölgeye ulaştırıldığına değinen Davutoğlu, "İsrail'e olan tepkimiz asla çekingen düzeyde olmadı ama realist olarak Gazze'ye ulaşmak için ne yapılması gerekiyorsa yaptık ve yapıyoruz" ifadesini kullandı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Suriye'de dökülen kandan dolayı kendilerini suçladığını dile getiren Davutoğlu, IŞİD'in Özgür Suriye Ordusu'na (ÖSO) saldırdığını ve Beşar Esed'in IŞİD'i desteklediğini aktararak, şöyle devam etti:
"Sen ÖSO'yu terörist ilan ettin, savaşın en can alıcı noktasında senin milletvekillerin Esed'in elini sıktı. Esed'in döktüğü her kandan Kılıçdaroğu sorumludur, Esed'in döktüğü her kan karşısında 'tarafsız kalalım' diyen İhsanoğlu, vicdanen, ahlaken ve siyaseten sorumludur."
İhsanoğlu'nun eleştirileri
Davutoğlu, cumhurbaşkanı adayı Ekmelettin İhsanoğlu'nun, hükümetin Filistin konusunda yürüttüğü politikaya yönelik eleştirilerine de değinerek, "Filistin, BM'de 'uye olmayan gözlemci devlet' statüsü elde ederken ben oradaydım, Mahmud Abbas'ın yanındaydım. Sayın İhsanoğlu, benim o gün Abbas'la tesadüfen sarıldığımı söylüyor. Abbas'a sorsun, o gün oy çetelesini kim tuttu? Abbas hala gittiği her yerde, o gün yanında tek benim olduğumu anlatır. İİT Genel Sekreteri olarak o gün sen neredeydin" diye sordu.
İhsanoğlu'nun hükümeti Hamas'a dayalı politika kurmakla eleştirmesinin de makul bir tarafı olmadığını da vurgulayan Davutoğlu, "Sen hangi vicdanla Hamas'ı bu olayın dışında görüyorsun, İsrailli misin? Madem Hamas'ı dışlıyorsun, neden Abbas'ın yanında değildin? Eğer İİT'nın felsefesini anlasaydınız o salonda bulunur ve konuşurdunuz" dedi.
Davutoğlu, İhsanoğlu'nun İİT Genel Sekreterliği döneminde Türkiye aleyhine bir girişimde bulunduğunu ancak konuyu öğrenmesi üzerine İhsanoğlu'nu uyardığını anımsatarak, şöyle konuştu:
"Sayın İhsanoğlu, İİT Genel Sekreterliği görevindeyken, Türkiye'yi zora sokacak bir şeye kalkıştı. Şimdi konuyu açıklamak istemiyorum. O zaman kendisini aradım ve 'bunu yapmayın, Türkiye'ye zarar verirsiniz' dedim. Kendisi ise bana telefonda, 'Biz, yılların dostuyuz' dedi. Yapmaya kalkıştığı işte devam etmesi üzerine kendisine, 'Size şu an dostunuz değil, Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanı olarak hitap ediyorum, derhal bu girişiminize son verin' dedim. Şu an konuyu açıklamak istemem."
Türkmenlere yardım
Muhalefet partileri tarafından Türkiye'nin Irak'taki Türkmenlere gerekli önemi ve yardımı vermediği yönündeki suçlamaları reddeden Davutoğlu, "Siz iktidarınız döneminde ülkede kriz çıkarmak dışında hangi Türkmen davasına bir kuruş ayırabildiniz. Biz, sadece Irak Türkmen Cephesinin faaliyetlerine 110 milyon dolarlık yardımda bulunduk. Bunları bu kadar açık zikretmek zorunda bırakmaları bile doğru değil" ifadesini kullandı.
Davutoğlu, Türkmenlerin şu ana kadar Türkiye'den tüm taleplerinin karşılandığını ve bundan sonra da karşılanmaya devam edeceğini belirterek, Türkmenlerin birlik olması ve aralarına mezhepçilik girmemesi gerektiğine dikkati çekti.
Bazı çevrelerin "Türkiye, Türkmenlere yardım etmiyor" algısı oluşturarak, Gazze'yi unutturmaya ve gündemden düşürmeye çalıştığını aktaran Davutoğlu, "Ne Gazze'yi unuturuz ne de Türkmenleri" diye konuştu.
Irak seçimleri
Irak'ta yaklaşan seçimler konusunda da değerlendirmede bulunan Davutoğlu, mezhepçi tutumu olmayan yeni bir başbakanla yeni bir dönemin önünün açılmasını umduğunu söyledi. Mezhepçiliğin Irak'taki en büyük sıkıntı olduğuna dikkati çeken Davutoğlu, "İnsanları, 'Şii misin, Sünni misin' deyip, öldürmenin ne İslaml'a ne insanlıkla alakası yok" dedi.
Davutoğlu, Irak Bölgesel Kürt Yönetimi ile yapılan enerji anlaşmasının Irak Anayasasına aykırı olmadığını vurgulayarak, "Eğer Türkiye'ye bir yerden enerji giriyorsa bu, Türkiye'nin bekasına kan pompalamaktır" değerlendirmesinde bulundu. Musul'da alıkonulan diplomatların sağlık durumlarının iyi olduğunu da ifade eden Davutoğlu, durumun gece gündüz takip edildiğini belirtti. Davutoğlu, "Önemli olan, o kardeşlerimizi biran önce sağlıklı bir şekilde ailelerine kavuşması. Eleştirilerin vicdan ve akıl sınırı içinde olması ve sürece zarar vermemesi lazım'' diye konuştu.
Uygur Türklerinin durumu
Çin'de Uygur Türklerinin yaşadığı sıkıntılara da değinen Davutoğlu, Çinli muhatabı ile her görüşmesinde Uygurların durumunu ele aldıklarını ve yapılabilecek ne varsa yapmaya devam edileceğini aktardı.
Türkiye'nin Urumçi'ye konsolosluk açmaya çalıştığını anımsatan Davutoğlu, "Soydaşlarımızın hakkını korurken onların barış içinde yaşamasını da teminat altına almak zorundayız" dedi.
Yurt dışında oy kullanımı
Davutoğlu, 10 Ağustos'taki cumhurbaşkanlığı seçimleri için yurt dışında oy kullanacak vatandaşların, Yüksek Seçim Kurulu'nun (YSK) randevu sisteminde sorun yaşadığını belirterek, konuyu defalarca YSK'nın dikkatine sunduklarını açıkladı. Davutoğlu, şunları söyledi:
"Randevu sistemi bizim de içimize sinmedi. Şu an randevu sistemi dolayısıyla yüzde 6,5 civarında bir kayıt var. Randevu sisteminde vatandaşların vaktini ayarlamasında sorun yaşanabileceğini ve bu nedenle de 3 gün ilan edilerek, vatandaşların kimlikleriyle gelip oy kullanmasının sağlanabileceğini belirttik. Ancak YSK, yığılmayı önlemek için bu sistemi uyguladı. Fakat şimdi YSK, henüz randevu alamamış olanlara otomatik olarak randevu saati verdi. Herkesin randevu saatini öğrenip, oyunu kullanması gerekiyor. Yine de sistemde değişiklik için YSK ile konuştuk. Yapacak bir şey varsa değerlendireceklerdir."
Haber Ara