Cumhurbaşkanı Gül, Suriye Kampı'nda net konuştu

Cumhurbaşkanı Gül’ü, Malatya Erhaç Havalimanı’nda, Malatya Valisi Vasip Şahin ile diğer ilgililer karşıladı.

Havalimanından Malatya Beydağı Konaklama Tesisleri’ne geçen Cumhurbaşkanı Gül, burada ikamet eden Suriyeli sığınmacılarla iftarda bir araya geldi.

Tesislerde Cumhurbaşkanı Gül, AFAD Başkanı Fuat Oktay ve Malatya Valisi Vasip Şahin’den kampta kalan 7 bin 616 Suriyeli sığınmacıya ilişkin brifing aldı.

Brifingin ardından konaklama tesisinde incelemelerde bulunan Cumhurbaşkanı Gül, tesisteki bir tekstil atölyesini ziyaret etti. Cumhurbaşkanı Gül, çıkışta Suriyeli çocuklar ve ailelerinden oluşan kalabalığın yanına giderek bir süre sohbet etti. İncelemelerin ardından iftara katılan Cumhurbaşkanı Gül, orucunu Suriyeli sığınmacılarla açtı.

“SİZLERİ ALTIN KAFESE DE KOYSAK BURALAR EVİNİZ GİBİ OLAMAZ”

İftarın ardından yaptığı konuşmada, “Aziz kardeşlerim” hitabında bulunduğu Suriyeli sığınmacılarla ramazan akşamında birlikte iftar açmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Cumhurbaşkanı Gül, Suriyelilerin tarihlerinin zor bir dönemini yaşadıklarını, evlerinden barklarından, yurtlarından olduklarına dikkati çekerek, “Sizler İslam tarihinde bilindiği gibi Ensar-Muhacir ilişkisini şu anda yaşıyoruz. Tabii ki bir Müslümana düşen de kardeşlerini sokakta, dışarıda açıkta bırakmamak onlara kucağını açmak, onlara en güzel misafirperverliği yapmaktır. Şimdi sizlere bunu yapmak için uğraşıyoruz” dedi. Sığınmacılara, “Sizleri altın kafese de koysak buralar eviniz gibi olamaz” diyen Cumhurbaşkanı Gül, herkesin kendi evinin, yuvasının, memleketinin ayrı olduğunu belirtti.

“SİZ KARDEŞLERİMİZİN ACISINI DERİNDEN HİSSEDİYORUZ”

Cumhurbaşkanı Gül, her milletin tarihinde acı tatlı günler ve Suriye halkı ile de bin yıla dayalı komşuluk ilişkileri, beraberlikler ve akrabalıklar bulunduğunu ifade ederek Suriyelilerin tarihlerinin çok zor bir dönemini yaşadıklarını belirtti.

Tarihinde Türklerin de acılı günleri, sürgünler ve çok acı çektiği dönemler olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Gül, “Dolayısıyla siz kardeşlerimizin acısını derinden hissediyoruz ve bugün sizlere kucak açarak üstümüze düşen insanlık görevini, kardeşlik görevini yapmaya çalışıyoruz” dedi.

CUMHURBAŞKANI GÜL, DUYARLILIK GÖSTEREN HERKESE TEŞEKKÜR ETTİ

Cumhurbaşkanı Gül, bu vesile ile bütün Türk vatandaşlarını da tebrik ederek şunları söyledi: “Çünkü onlar da bu acıyı hissediyor. Onlar da size bu misafirperverliği gösteriyorlar. Türkiye'nin birçok şehrinde, birçok sınır bölgemizde burası gibi kamplar kuruldu ve bu kamplarda gereken ev sahipliği yapılıyor. Bu vesile ile bu büyük duyarlılığı gösteren hükümetimize, ilgili başbakan yardımcımıza, biraz önce size hitap etti, AFAD Başkanlığına ve tabii ki Malatya'da olduğumuz için Malatyalı vatandaşlarımıza, valiliğe, belediyeye sivil toplum örgütlerine ve herkese de şükranlarımı ve teşekkürlerimi burada sunmak istiyorum. Maalesef bu mübarek ramazanda içimiz kan ağlıyor. Bütün İslam dünyası neredeyse perişan. Bildiğimiz şehirler yıkılıyor. Tanıdığımız insanlar katlediliyor. Gözyaşı ve kan, maalesef bu mübarek ramazanda İslam dünyasının çok üzüntülü bir gerçeği oldu.”

Cumhurbaşkanı Gül, bölgenin en değerli haklarından biri olan Suriye halkının uzun uzun süredir büyük çileler çektiğini belirterek, “En tabi hakkınız olan daha çok özgürlük, daha çok hürriyet, kendi ülkenizde başınız dik yaşama arzunuz karşısında çektiğiniz bu çileler, sizlerin karşıya kaldığınız bu acılar, bizleri de derinden üzmekte ve sizin acılarınızı inanın ki bütün Türk milleti derinden hissetmektedir” dedi.

Konuşmasında, “Tanıdığımız şehirleriniz, Şam'ı, Halep'i, Hama'yı, Humus'u, İdlib'i bütün buraları televizyonlardan harap halini gördükçe inanın ki kendi evlerimiz sanki yangın içindeymiş gibi hissediyoruz. İnanıyoruz ki, bir gün aklıselim hakim olacak ve çekilen çileler bitecektir.

“SURİYE'DE TEKRAR HUZURUN SAĞLANMASI İÇİN TÜRKİYE BÜTÜN GÜCÜYLE ÇALIŞMALARINI YAPIYOR”

Suriye'de tekrar huzurun sağlanması için Türkiye olarak bütün gücümüzle siyasi, diplomatik çalışmaları yapıyor ve inşallah bütün arzumun sizlerin bir gün güvenli şekilde evlerinize dönmenizi temin etmek olacaktır" dedi. Cumhurbaşkanı Gül, Suriyelilerin Türkiye'de bulunacakları süre içerisinde elden gelen bütün imkânların seferber edildiğine işaret ederek, "Burada günlerinizi boşa geçirmeyin. Size her türlü eğitim imkanları, sağlık imkanları ve diğer fırsatlar bu kampta veriliyor. Bunları da en güzel şekilde değerlendirin. Çocuklarınızın en güzel şekilde okumalarını temin edin. Okullar açtık burada, öğretmenler tahsis ettik sizlere" dedi.

Bölgenin ateş içerisinde olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Gül, "Sadece Suriye değil, sadece sizin ülkeniz değil, yangın içinde olan. Maalesef Irak'ta olup bitenleri görüyorsunuz. Müslümanlar birbirini öldürüyor. Hepimizin yüreğini dağlıyor. Nereye gideceği bu olayların, kimse tarafından bilinmiyor. Bu mübarek günde düşünün ki 'Komşusu açken kendisi tok olan bizden değil' diyen bir dine mensup olanlar olarak, komşuları ateş içerisinde, komşuları zulüm içerisinde, komşuları kan ve göz yaşı içinde olunca bizler kendimizi nasıl iyi hissederiz. İslam dünyası bu şekilde perişan olunca şüphesiz ki Filistin'de Gazze'de yaşanan facialar ve bu saldırıları yapanlar kendilerini çok daha rahat hissetmektedirler. Bunun için son günlerde özellikle Gazze'deki İsrail saldırılarını şiddetle kınıyoruz. Bu saldırıların durması için de yine Türkiye olarak büyük bir gayret içerisindeyiz" diye konuştu.

“BÜTÜN ARZUMUZ SIĞINMACILARIN BURADA HUZURLU OLMASI”

Cumhurbaşkanı Gül, bütün arzularının sığınmacıların burada huzurlu olması ve en kısa süre içerisinde de evlerine dönmeleri olduğunu belirterek şöyle söyledi: "Tabii ki evinize yurdunuza ancak güvenli olursa ancak oraya gittiğiniz de gözünüz arkada kalmayacak şekilde hayatınızı devam ettirebileceğinize inanırsanız gideceksiniz. Bunun için Suriye'de bir siyasi çözümün muhakkak artık gelmesi gerekir ve bu kanın, bu ateşin ve bu katliamların durması gerekir."

Türkiye ve Türk halkının daima komşusu olan, kardeşleri olan, akrabaları olan Suriye halkı ile dayanışma içinde olacağının ve desteğin verileceğinin bilinmesini isteyen Cumhurbaşkanı Gül, bu fedakârlıkların ve misafirperverliğin ihtiyaç olduğu süre içinde yapılmaya devam edileceğini bildirerek, "Cenab-ı Allah'tan niyazım, bu mübarek günler yüzü suyu hürmetine, yaklaşan bayram hürmetine bu çilelerin bitmesi bütün islam dünyasındaki yöneticilerin aklıselim ile hareket etmesi, milletin birbirini bu şekilde kırmasına fırsat vermemesi, zulümle hiçbir yere gidilemeyeceğini öğrenmeleri ve kendi vatandaşlarına kucak açmaları ve onlara hizmeti en büyük, en kutsal vazife olarak bilmeleridir" dedi.

MALATYALILARA TEŞEKKÜR

Konuşmasının sonunda bir kez daha Malatyalılara ve yetkililere gösterdikleri asil davranıştan, misafirperverlikten ve olgunluktan dolayı teşekkür eden Cumhurbaşkanı Gül, "İnşallah bir gün ülkenize dönersiniz, vesileler olur, siz de evlerinizde Türk halkını misafir edersiniz ve burada yapılanları hiçbir zaman unutmazsınız" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Gül, herkesin Ramazan Bayramı'nı kutladıktan sonra çekilen acılar ve sıkıntıların en kısa zamanda bitmesini diledi.

Yemeğin ardından konteynerlerde kalan iki aileyi ziyaret eden Cumhurbaşkanı Gül, aile fertleri sohbet etti ve sorunlarını dinledi. Cumhurbaşkanı Gül, ziyaretinde kız çocuklarına oyuncak bebek, erkeklere oyuncak araba hediye etti, ailelere lokum, çikolata ve erzak yardımında bulundu.

Beydağı Konaklama Tesislerinde barınan Suriyeli sığınmacılarla iftar yaptıktan sonra Büyükşehir Belediyesi'ne geçen Cumhurbaşkanı Gül’ü, Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır karşıladı.

Belediye Başkanı Çakır ile görüşen ve ondan bilgi alan Cumhurbaşkanı Gül, ziyaretin sonunda, bahçede kendisini bekleyen vatandaşlarla selamlaşarak hatıra fotoğrafı çektirdi. Ziyareti sırasında Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay da Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e eşlik etti.

Malatya’daki programını tamamlayan Cumhurbaşkanı Gül, Ankara’ya döndü.