Suriye İnsani Yardım Tırları Çorum İHH nın Eşref Hoca Caddesindeki Ofisinden uğurlandı. Uğurlamaya dernek üyesi kardeşlerimiz katıldı. Uğurlama programında ÇORUM İHH Yönetim Kurulu Üyesi Av Ömer Kılıç bir konuşma yaptı. Hafız Yusuf Demirel hocanın yaptığı duanın ardından tırlar Suriye’ye ulaştırılmak üzere kilise doğru yola çıktı.
Yardımlar Çorum İHH Başkanı Selim Özkabakçı’nın nezaretinde yerine ulaşacak. Selim Özkabakçı Suriye tarafına geçerek yardımların yerine ulaşmasını sağlayacak.
İki tır yardım malzemesi Çorum ve İstanbul’da bulunan duyarlı İHH Gönüllüsü kardeşlerimizin desteğiyle oluşturuldu.
Tırların bir tanesi de Bayat gönüllülerimiz tarafından hazırlandı. Bayat yardımlarını Bayat Atıf Hoca Kuran Kursu Derneği, Bayat AGD, Bayat Yüksekokul Derneği, Besiad, Baskiad destekledi. Bayatta hazırlanan tırın uğurlaması İHH Bayat Gönüllüleri tarafından yapıldı. Uğurlamaya Bayat Belediye başkan Yardımcısı, iHH Bayat Yardım sorumlumuz Ali Sancı, STK Temsilcileri, Bayatlı işadamı Ahmet Tuna ve Bayat halkı katıldı. Bayattaki uğurlama programında Çorum İHH başkanı Selim Özkabakçı’bir konuşma yaptı.
Tırlar Suriye’ye güzergâh olarak Alacadan devam ettiği için burada bulunan kardeşlerimize bir selam verip Alaca ilçemizde İHH Gönüllülerimiz ve Eğitim Bir Sen Alaca Şubesi desteğiyle oluşturulan yardımları da alındı. Çorum İHH Başkanı Selim Özkabakçı’nın Alaca Gönüllülerine bilgilendirme yapması sonrasında Tırlar yola devam etti.
İskilip İHH gönüllülerimizin katkıları da Suriye yardımında yerini aldı.
Bu yardımların oluşmasına destek veren tüm kardeşlerimize teşekkür ediyoruz. Allah Razı Olsun.
ÇORUM İHH Yönetim Kurulu Üyesi Av Ömer Kılıç’ın Konuşma Metni:
Suriye’de Baasçı Esed rejiminin halkını katletmeye başladığı üç buçuk yılda Çorum İHH olarak gönderilen yardım tırının sayısı bugünkülerle birlikte 18 olmuştur. Emeği geçen tüm kardeşlere ve yardımsever Çorumlu hemşerilerimize İHH adına teşekkür ediyor, Allah razı olsun diyorum.
Son günlerde işgalci Siyonistlerin Gazze’de işlediği insanlık suçu katliamlardan sonra Suriye konusu gündemden düşmüş, katil Beşşar rejimi, İsrail’in sağladığı karartmadan faydalanarak cinayetlerine hız vermiştir. Elbette ki İsrail Gazze’de işlediği cinayetlerle her türlü tepkiyi, lanetlenmeyi hak etmektedir. Bunda hiçbir şüphe yok. Ancak biz Müslümanlar, adı Şalom veya Hans olan katillere gösterdiğimiz tepkiyi, aynı hatta daha fazla cinayetler işlemelerine rağmen adı bizden olan, Ahmet, Muhammed, Beşşar, Abdülfettah olanlara göstermiyoruz veya tepkimiz çok cılız kalıyor. Batılı emperyalistler bu durumu çok iyi bildikleri için İslam ülkelerinin başına bize benzeyen kukla liderler diktiler ve onlara her türlü desteklerini sürdürüyorlar.
Suriye’de sözüm ona Müslümanlar eliyle üç yılı aşkın zamanda işlenen cinayetin, yapılan işkencelerin, icra edilen zulmün haddi hesabı yok. Ölü sayısı iki yüz binlere dayandı. On milyonun üstünde insan yerinden yurdundan edildi. Bunun bir milyondan fazlası Türkiye’ye sığınmış durumda. Kendi topraklarında işi gücü, evi barkı olan şerefli insanlarken ne yazık ki burada dilenmek durumunda bile kalanlar var. Suriye’de tarihin ender şahit olduğu bir mezalim işleniyor. Evler camiler varil bombaları ile vuruluyor.
Küfür tek millettir gerçeği her gün bir kez daha gözlerimizin içine sokuluyor. Aynı zamanda Müslümanların da kardeş olduğu gerçeği bir kez daha ortaya çıkıyor. İşlenen onca cinayete rağmen batıdan ve onların işbirlikçisi İslam ülkesi yöneticisinden ses seda yok. Bu durum içimizdeki hainleri, Müslüman görünümlü münafıkları teşhis etmemiz için belki de bir imkân. Kardeşlik bağlarını güçlendirmemiz ve kurtuluşumuz için de bir vesile.
Yaptığımız bu yardımlar yapmamız gerekenin belik de çok az bir kısmı. Yapmamız gerekenin yanında bir hiç. Hatta bununla kim bilir vicdanlarımızı rahatlatıyor olabiliriz. Ama yarın hesap gününde en azından tarafımızı belli etmemize yaradığı için kurtuluşumuza vesile olsun diye rabbimden temenni ediyorum. Bu hareketimizin Hz. İbrahim’in ateşine gagasıyla su taşıyan güvercin misali, mazlumdan yana tavır aldığımızı göstermesini diliyorum.
Bu düşüncelerle yapılan yardımların Suriye’de, Gazze’de mücahitlere kan olmasını, can olmasını, zafere vesile olmasını rabbimden niyaz ediyorum.
Çorum İHH Başkanı Selim Özkabakçı’nın Bayatta Yaptığı Konuşma Metni:
Çorum İHH olarak daha önde Suriye’ye 15 tır İnsani Yardım Malzemesi göndermiştik. Şimdi uğurlayacağımız üç tırla da bu sayı 18 e yükseldi. Bu yardımlar tabii ki sizlerin desteği ile oluşmaktadır.
Yardım Tırlarımız da yetmiş tondan fazla un ve kuru gıda yüklü, yaklaşık maddi değeri Yüz Yimi Bin TL dir.
Yardım tırlarımıza İstanbul’dan, Çorum’dan, Alaca’dan, İskilip’ten ve Bayat’tan destekler geldi. Tırımızın bir tanesi Bayatlı gönüllü kardeşlerimizin emeği ile oluşturuldu hepsine Çorum İHH olarak teşekkür ediyoruz. Özellikle İstanbul’daki hayırsever kardeşlerimiz bizi her zaman çalışmalarımızı destekliyorlar. Rabbim hepsinin hayrını kabul etsin.
Suriye yardım çalışmalarımız sürekli devam etmektedir. Allah nasip ederse ben yarın akşam Suriye’de İHH olarak verdiğimiz iftara katılacağım. Aynı zamanda İnsani Yardım tırlarına da refakat edeceğim. İnşallah sizlerin yardımlarını bizzat kendi gözetimimde yerine ulaştıracağım.
Bir başka acımız Filistin. Gazze içimizi acıtıyor. Yüreğimizi burkuyor. Ancak Allah vardır ve çarede vardır. Mallarımızla, canımızla Filistin'in yanında duracağız. Mısır, Refah sınır kapısını acilen açmalıdır.
İsrail'in Kassam Tugaylarını yenecek gücü olmadığı için kadın ve çocukları öldürüyor. Her İsrail ürünü Gazze'ye kan ve gözyaşı olarak dönüyor. İsrail’in boykot edilmesi çok önemli.
Gazze'ye yapılan saldırının ardından bütün vicdan sahipleri birleşti. İsrail Gazze'ye saldırarak İslam Birliğinin temelini attı. İnanıyoruz ki kısa bir zaman diliminde bütün Müslüman ülkelerin içinde yer aldığı İslam Birliği yakın bir zamanda kurulacaktır.
Canlı kalkan projesini İHH olarak biz başlattık, Herkesin buna katılmasını bekliyoruz. Canlı kalkanların Suriye'den geçirilmesi için Suriye ile görüşmeler yapılıyor. Mavi Marmara'nın Gazze'ye gitmesi ile ilgili de çalışmamız var. Bu konuda görüşmeler devam ediyor. Canlı kalkanları Suriye'deki bütün taraflarla anlaşarak götüreceğiz ya da denizden götüreceğiz. Ancak Suriye'den götürmemiz durumunda buradaki bütün grupların namluları İsrail'e dönebilir. İsrail, Ortadoğu'daki bu savaşın büyümesini istemiyorsa biran önce geri çekilmelidir.
Müslüman ülkeler Filistin ile ikili anlaşmalar yapmalıdır. Kendini koruması için Gazze’ye silah desteği vermelidir. Filistin'e saldırı İslam ülkelerine saldırı kabul edilmelidir. İslam ülkeleri en azından Şili kadar şerefli davranmalıdır. Bu Siyonist Katilleri besleyen İslam dünyasıdır.
İsrail de bilsin bütün dünya da bilsin eğer bu savaşı durdurmazsanız biz canlı kalkan olarak ya Suriye'den ya da denizden gideceğiz. Türkiye bizi korumak zorunda kalacaktır. Denizden giderken bizi koruyan Türk gemilerine de İsrail ateş ederse Türkiye birlikleri ile karşı karşıya kalacaktır.
Bu savaş nasıl sürecek ona bakıyoruz. Biz hazırız. Bu geminin yola çıkmaması için hiç bir neden yok. Eğer bu savaş durmazsa halkı limanlara yığar yine gideriz. Gerekirse Suriye'deki bütün grupları İsrail üzerine yönlendiririz.
