Dolar

34,9466

Euro

36,7211

Altın

2.977,22

Bist

10.125,46

Sünnet hangi yaşlarda yapılmalı;?

Dr. Mustafa Candan, prensip olarak sünnetin herhangi bir yaşta yapılmasına engel bir durum olmadığını belirtti.

11 Yıl Önce Güncellendi

2014-07-14 15:58:46

Sünnet hangi yaşlarda yapılmalı;?
 


Sünnet, en sık bahar ve yaz aylarında yapılıyor. Kimi aileler yenidoğan döneminde sünneti tercih ederken, kimileri de çocuğunun bu anı hatırlayabilmesi ve sünnet düğününün de yapılabilmesi için ilkokul dönemini tercih ediyor. Peki ama sünnet için en doğru yaş nedir? İşte bu soru hemen her anne babanın zihnini karıştırıyor. Çocuk Cerrahisi Uzmanı Dr. Mustafa Candan, prensip olarak sünnetin herhangi bir yaşta yapılmasına engel bir durum olmadığını, özellikle de genel anestezi altında yapıldığında yaşla ilgili endişelerin çok azaldığını belirtiyor. Ancak ideal bir yaş dönemi bulunmamakla birlikte yenidoğan döneminde yapılmasının, gerek sonuçları gerekse ailede oluşturduğu kaygı düzeyinin düşük olması nedeniyle önerildiğine dikkat çeken Dr. Mustafa Candan, “Doğumdan sonraki ilk birkaç gün bebeğin rahatlığı ve iyileşme kapasitesinin yüksekliği açısından uygundur. İlk birkaç gün yapılamasa bile fırsat kaçırılmış sayılmaz. Yenidoğan dönemi sünneti birinci ayın sonuna kadar da yapılabilmektedir. Bu dönem geçirildiyse 4-18 aylık dönemde ya da 4,5-5 yaşından sonra yapılmasında fayda var.” diyor. Ancak kimi uzmanlar, sünnet yaşının 6 yaşından sonraya bırakılmasını da önerebiliyorlar.

2-4 YAŞLARI ARASINDA LOKAL ANESTEZİ İLE YAPILMAMALI

Çocuk Cerrahisi Uzmanı Dr. Mustafa Candan lokal anestezi ile 2-4 yaş arası dönemde yapılacak sünnetin ise önerilmediğini belirterek, “Bu yaşlarda yapılan sünnet çocuklarda ruhsal açıdan iz bırakıcı bir travma nedeni olabiliyor.” uyarısında bulunuyor.

YENİDOĞAN DÖNEMİ DIŞINDA GENEL ANESTEZİ ALTINDA YAPILMALI

“Sünnet mümkünse ameliyathane koşullarında yapılması gereken gerçek bir cerrahi işlemdir. Küçümsenmemeli ve uygunsuz ortamlarda yapılmamalı.” diyen Dr. Mustafa Candan yenidoğan dönemi dışındaki bebek ve çocuklarda sünnetin genel anestezi altında yapılması gerektiğini ifade ederek sözlerine şöyle devam ediyor: “Bunun nedeni genel anestezinin iyi bir ağrı kontrolüne de olanak tanıması. Yaklaşık 15 -20 dakika süren işlemin ardından ortalama 3 saat (lokal anestezi ile yapılanlarda 1 saat) sonra çocuk evine gidebiliyor.”

Uzman ellerde yapılmazsa kanama, şekil ve fonksiyon bozukluğu gelişebilir

Sünnetin mutlaka uzman ellerde yapılması gerektiği uyarısında da bulunan Dr. Mustafa Candan aksi halde kanama, şekil ve fonksiyon bozuklukları gibi komplikasyonlar gelişebileceği uyarısında bulunarak, “Özellikle yenidoğan sünneti uzman hekimler dışında yapılmamalı. Çok seyrek olmakla birlikte uygunsuz koşullar ve/veya uygunsuz ekipman ile yapıldığında enfeksiyon gibi sorunlar ortaya çıkabiliyor.”

Sünnetin faydaları neler? Çocuk Cerrahisi Uzmanı Dr. Mustafa Candan sünnetin çeşitli yayınlarda sünnetin faydaları olduğunu söyleyerek bunlar arasında en sık dile getirilenleri şöyle sıraladı:

• İdrar yolu iltihabı: İlk 6 ay sonunda sünnetli ve sünnetsiz bebekler arasında yapılan araştırmalarda sünnetli olanlarda bu riskin daha az olduğu gösterilmiş. Özellikle sünnet derisi ucunda darlık olan bebek ve çocuklarla, anne karnında ya da sonrasında yukarı idrar yollarında genişleme saptanmış olanlarda da sünnet öneriliyor.

• Hijyenik avantaj: Kapalı sünnet derisi, kötü bakımla birlikte mikroorganizma yerleşimine uygun bir ortam halini alıyor. Açık penis ucunun temizliği ise daha kolay oluyor.

• Penis kanseri: Çeşitli yayınlarda sünnet olmayanların karşılaştırılmasında sünnet olanların penis kanserine daha az yakalandıklarını destekler sonuçlar bildirilmiş. Bunun açık penis ucundaki lezyonun kolay fark edilmesi ve hijyenik avantajla ilişkili olduğu yorumları da yapılıyor.

• Rahim ağzı kanseri: Sünnetli erkeklerin partnerlerinin de benzer şekilde rahim ağzı kanserine daha az yakalandıklarını destekler sonuçlar bildirilmiş.

• Erken boşalma: Sünnetli erkeklerde erken boşalma probleminin daha az görülmesinin açık penis ucunun çamaşırla sürekli temasının aşırı duyarlılığı giderek azaltmasından kaynaklandığı savunuluyor.

Haber Ara