İHH'nın yardımları Rojava'ya ulaştı
İHH’nın IRojava’ya hazırladığı ve içerisinde Gıda, Temizlik Malzemesi, Sut, Bisküvi ve Çocuk Maması bulunan 100 TIR’lık konvoyunun ilk etabı olan Cezire’ye 7, Kobani’ye 13 ve Afrin’e 7 TIR olmak üzere toplam 27 TIR yardım Rojava’ya ulaştı.
11 Yıl Önce Güncellendi
2014-07-09 18:04:46
TIMETURK / HABER MERKEZİ
İnsani Yardım Vakfı İHH'nın, Suriye’nin Kürt bölgesi Cezire’ye yardım malzemesi götüren ve beş gündür Mardin’de bekletilen tırları bugün bölgeye girdi.
İHH 7'si Afrin, 13'ü Kobani ve 7'si Cezire bölgesine olmak üzere 27 insani yardım tırını yola çıkarmıştı.
Afrin’e gönderilen tırlar Perşembe günü bölgeye girdi, Kobani bölgesine gönderilen tırlar ise cumartesi Suruç’taki Mürşitpınar sınır kapısından Suriye‘ye geçti. Ancak Cezire bölgesine giden 7 tır 5 gün sınırda bekledi. Tırlardan 7'si beş günlük bekletlmeden sonra Mardin Şenyurt’tan kapısından salı günü itibariyle bölgeye girdi. Ancak tırlarla birlikte girmesi gereken gözlem heyeti ise hala kapıda bekletiliyor.
Konuyla ilgili Al Jazeera’ya bilgi veren İHH İnsani Yardım Vakfı Hatay bölgesi temsilcisi Muhammed Yorgancıoğlu Cezire bölgesine tırların geç girme nedenini şöyle açıkladı:"Söz konusu 7 tır özel izne bağlı İnsani Yardım geçiş noktaları olan ve BM’nin de yardım geçirdiği noktalar. Yani normal gümrük kapıları değil. Bu yüzden prosedür zaman aldı."
Tırların Suriye’de Rojava bölgesi kontrolünü elinde tutan Kürt yetkililer tarafında çok iyi bir şekilde karşılandığını belirten Muhammed Yorgancıoğlu, bölgeye daha önce de İHH’nın insani yardım gönderdiğini ancak ilk defa konvoy halinde yardımlar gittiğini belirtti. İHH İnsani Yardım Vakfı Hatay bölgesi temsilcisi Muhammed Yorgancı, bundan sonra da bölgeye yardımların devam edeceğini söyledi.
İHH AYAKTA KARŞLANDI
Yardımlarla beraber Rojava Afrin’e giden Referans Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Gazeteci Yaşar Yavuz Afrin ile ilgili izlenimlerini Timetürk için yazdı.
İHH AYAKTA KARŞILANDI
7 ilçe ve 366 köy olmak üzere varil bombalarından kaçan insanların da gelip misafir olarak sığınmasıyla beraber nüfusu 1. Milyon 300’u bulan Suriye’nin Kürt kenti Afrin 2 seneye yakındır dünya ile bağlantısı kesilmiş bir şehir. Yol boyunca PYD kontrol noktaları ve Abdullah Öcalan’ın devasa resimleri ile karşılaşıyoruz. İHH ekibini görenlerin yüzünde şaşkınlık ve tebessüm belirliyor.
“YILDA 4 MİLYON TENEKE ZEYTİNYAĞI”
Afrin’de halkın en büyük geçim kaynağı zeytin. Toprakları ziraat elverişli ve köylülerin geçim kaynağının neredeyse hepsi ziraattan geliyor. Afrin’de “Sarı Altın” diye isimlendirilen zeytinlerden yıllık 4 milyon teneke dünyanın en iyi zeytinyağı elde ediliyor.
Şehir klasik bir Suriye kentini andırıyor. Halk Arap kültürüne meyilli olmakla beraber ideolojik bir kürt kimliği üzerine hayatları bina edilmiş. Yıllardır Baas rejimin kürd dilini ve kürd kültürünü inkâr etmesi nedeniyle büyük acılar yaşayan Afrin halkı savaştan sonra tamamen bu özgürlüğe kilitlenmiş. İnsanlar ekmek’ten önce demokrasi ve özgürlük istiyor. Afrin halkı PKK lideri Abdullah Öcalan’a büyük bir sempati besliyor.
“AFRİN ABLUKA ALTINDA”
Kendileriyle konuştuğumuz insanlar savaşın başlamasından bu yana Afrin’de büyük bir abluka olduğunu, dört taraflarının çevirdiğini, 2 seneye yakındır dünya ile tüm bağlantılarının kesildiğini ifade etti. Bu yardımların devam etmesini isteyen Afrin halkı ve yöneticileri, kendileri için bu yardımlardan daha önemli olan Afrin ile Türkiye arasında bir geçiş kapısının açılmasını istiyor. Yetililer Türkiye hükümetinden ve devletinden İslahiye sınır kapısının acil olarak açılmasını talep ediyor.
“BİRÇOK MÜLTECİ HASTA”
Afrin’de Suriye varil bombalarından kaçarak Afrin’e yerleşen Suriyeli sayısı yaklaşık 500 bin. Bu 500 bin nüfusu Afrin halkı çadır kurmalarına izin vermeyerek kendi yanlarında misafir edip barındırıyor. Daha önce rejim tarafından subay öğrencilerin kamp olarak kullandığı bir gençlik kampını Afrin’e göç etmek zorunda kalan 200 aile için tahsis etmişler. Bu kampta birçok insan hasta durumda 1000 kişilik kampta şu anda 24’u özürlü olmak üzere birçoğu yatalak yüze yakın hasta insan var.
“BİR ÇOK ŞEY YA YOK YADA ÇOK PAHALI”
Savaştan dolayı her yerde olduğu gibi Afrin’de de birçok şey ya bulunamıyor yâda çok pahalı. Halk ciddi bir su sıkıntısı ile karşı karşıya. İçme suları çok az ve çok kirli. Elektirik ve telefon hizmeti nerdeyse yok denecek düzeyde. Belediye hizmetleri imkânsızlıklardan dolayı yapılmıyor. İnsanlar iş ve aş bulamamaktan yakınıyor. Köylüler tarlalara ekmiş oldukları sebzelerden elde etmiş oldukları gelir ile yaşamlarını sürüyorlar. Şehirde herhangi bir üretim yok. Afrin’in dört tarafı kapalı olduğu için Ticaret’te durmuş durumda. Afrin halkı kendi ayaklarının üstüne durmaya çalışıyor.
“İSLAHİYE SINIR KAPISI AÇILSIN”
Kendisi ile konuştuğumuz Afrin Ticaret Faik Muhammed, “ Türkiye hükümetinden acil olarak İslahiye sınır kapısını açmalarını istiyoruz. Şu anda bu kapı açık olmadığı için biz acil durumlarda sınırdan kaçak geçmeye çalışıyoruz. Zaman zaman acil hastalarımız olduğunda burada müdahale edecek imkanlarımız olmadığından Türkiye’ye götürmek istiyoruz ama Babuselam (Öncüpınar) ve Babelhava (Cilvegözü) sınır kapılarını kullanamadığımız için birçok hastamız yolda ölüyor. Yine onlarca insanımız sınırdan Türkiye’ye kaçak girmek zorunda kaldığı için jandarma tarafından vurularak öldürüldü. Bu durum hem bizi hem de Türkiye’yi zor durumda bırakıyor.
“HUZUR KÜRTLER VE TÜRKLERLE MÜMKÜNDÜR”
Afrin halkı olarak bizler zor durumdayız. İşte bu zor zamanda Türkiyeli kardeşlerimizin İHH vasıtasıyla bize uzatmış oldukları bu yardım elini hiçbir zaman unutmayacağız.
Afrin yardım ve sosyal işler sorumlusu Fevzi Ebu Muhammed ise, biz bu topraklarda Kürtler Türkler ve Araplar yıllarca kardeş olarak yaşadık. Türkiyeli kardeşlerimizin bize uzatmış oldukları bu yardım eli bizi gerçekten sevindirmiştir. Bu sevincimiz gelen yardımlardan ziyade kardeşlik duygusundandır. Bu topraklarda barış ve huzur Kürtlerin ve Türklerin birlikteliği ile mümkündür. Biz öncelikle İslahiye sınır kapısının acil olarak açılmasını talep ediyoruz.
“ACİL TIBBİ MALZEME VE İLAÇ LAZIM”
Sağlık sorunlarının olduğunu dile getiren Afrin’li Doktor Halil Şeyh Hasan, “Şu anda elimiz kolumuz bağlı bir durumdayız. Hastanelere gelen hastaları tedavi etmekten aciz kalıyoruz. Hastanelerimizde ne tıbbi malzememiz nede ilacımız bulunmamaktadır. Örneği bir insana bir yılan ısırdığında buna müdahale edecek durumuz yok. İslahiye sınır kapısı açılırsa en azından biz kendi başımızın çaresine bakabiliriz. Türkiyeli kardeşlerimizden ilaç ve tıbbı aletler talep ediyoruz.
“BİZLER HEM KARDEŞİZ HEM KOMŞUYUZ”
Afrin din işleri sorumlusu Ebu İbrahim ise, “Bu toprakları ateşe vermeden önce bizleri ayırdılar. Aramıza fitne soktular. Biz Türkiye’ye düşman değiliz ama biz kardeşlerimize kırgınız. Bu kadar zamandır bizim gözümüz hep Türkiyeli kardeşlerimiz gözledi. Bizler hem kardeşiz hem de komşuyuz. Şu anda sizde şahitsiniz ki biz elektrik olmadığı için çalışan jeneratörlerin gürültüsünden dolayı birbirimizi duyamıyoruz. Kardeşlerimiz bizim kendilerine küsmemizi normal görsünler çünkü zorda olan bizleriz.
“ARAMIZDAKİ SINIRLAR YAPAYDIR”
Aramızdaki bu sınırlar yapaydır. Bu sınırları aramıza çekmeden önce zihinlerimize sınırları yerleştirdiler, daha sonra da evlerimizin ortasından bizim iznimiz ve haberimiz olmadan tel örgüleri çektiler. İşte bu sınırların tekrar kalkması için önce zihinlerimizdeki sınırları kaldırmamız lazım. Önce kardeşliğe inanmamız ve onu aramızda uygulamamız lazım. Biz kardeşliği aramızda uyguladığımızda bu yapay sınırlarda en kısa zamanda kalkacaktır.
“MEDİNE VESİKASI UYGULANSIN”
İslam dininin temeli kardeşlik ve adalettir ama bugun bu topraklarda İslam adı altında kardeşlik katledilmektedir. Bu savaşın acil olarak durdurulması gerekmektedir. Düşmanlarımız burada bizleri birbirimize kırdırmak ve yok etmek için her zaman dini kullanarak bunu yapmışlar. Bu topraklarda acil olarak Medine vesikasının uygulanarak hayata geçirilmesi gerekmektedir. Biz bunu talep ediyoruz.
“MATBAA VE KIRTASİYE LAZIM”
Afrin Eğitim sorumlusu Fatma Boza ise, şu anda Afrin’de 260 okulun bulunduğu ancak eğitim için gerekli malzeme ve donanımın olmamasından dolayı çocuklara zor şartlarda eğitim verdiklerini, savaş sırasında bile eğitime ara vermediklerini ama şu anda kırtasiye ve benzeri ihtiyaçlarının bulunduğunu, Kürtçe eğitime geçmek için müfredatlarının hazır olduğunu, matbaanın olmamasından dolayı şu anda kitap basımı yapamadıklarını, Afrin’e acil bir matbaa ve kırtasiye malzemesine ihtiyaç olduğunu ifade etti.
“BELEDİYE HİZMET ARAÇLARI YOK”
Afrin Belediye Başkanı Ahmet İbo ise, Şu anda Belediye hizmetlerini çok zor şartlarda yapmaya çalıştıklarını, çöp arabalarından tutun diğer hizmet araçlarının hiçbirinin olmadığını içme suyu şebekelerinin çöktüğünü, yolların ve caddelerin harap bir durumda olduğunu bu konuda desteğe ihtiyaçlarının olduğunu söyledi. Yani kısacası yanı başımızda bulunan Afrin halkının bu durumundan neredeyse habersiziz. Oysa Türklerin Kürtlerler, Kürtlerin de Türklerle var olacağını biliyoruz
TÜRKİYE ORTADOĞUNUN MERHAMET YÜZÜDÜR
40 yıldır Suriye’nin Arap Kemalizm’i olan Baas zulmü altında inlim inlim inleyen bu Rojava halkının bugün sevinmesine biz Türkiyeli Müslümanlarda sevinmeliyiz. Evet Suriye’de iyiye gitmeyen birçok şey var. Afrin halkı “Biz bu savaşın içine girmedik. Biz silah sıkanlara bile kolay kolay silah sıkmadık. Bugün Suriye’de yaşananlara tabi ki üzülüyoruz tab ki içimiz parçalanıyor. Bizler bu savaşın biran evel durmasını temenni ediyoruz. Bu işi yapacak tek ülke ise Türkiye’dir. Bu topraklarda başı sıkışan yüzüne Kuzey’e çeviriyor. Türkiye Ortadoğu’nun merhamet yüzüdür. Sığınılan emin limanıdır”
“TAYYİP ERDOĞAN MAZLUMLARDAN YANADIR”
Sonuç olarak görünen o ki, Türkiye Ortadoğu’da Kürt, Türk Arap demeden herkese yardım etmek zorundadır. Bu halklar Türkiye’nin iyi niyetine inanıyorlar. Afrin’den Ebu Ahmed, “Biz burada ne kadar kızsak küssek de Tayyip Erdoğan’ın dik duruşunu seviyoruz. Biz Tayyip Erdoğan’ın mazlumlardan yana olduğuna inanıyoruz. Türkiye’de kürtler için çok güzel şeylerin yapıldığını biliyoruz. Biz istiyoruz ki Türkiye’deki bu iyiye doğru giden gidişat tüm Ortadoğu’da sarsın” diyor.
“AFRİN HALKININ ACİL NEFES ALMASI GEREKMEKTEDİR”
Görünen o ki, Türkiye kendi sınırında olan Suriye’nin bu kuzey hattı olan Rojava ile ilgili hızlı hareket etmesi ve biriken sorunlara hızlı atımlar atarak çözüm bulmalıdır. Ortadoğu’nun kontrolü biraz da bu hattın iyi işlemesine bağlıdır. Türkiye Rojava için daha büyük projeler ortaya koyup hızlı adımlar atmalıdır. Suriye Kürtlerinin geçmişte PKK’yı desteklemeleri Türkiye ile düşman oldukları anlamına gelmemeli. Bu insanların Türkiye’ye herhangi bir zararı şimdiye kadar olmamıştır ve bunlar burada yaşayan Türkiyeli Kürtlerin ve Türklerin kardeşleridir. Türkiye acil olarak Afrin’in nefes almasını sağlayacak İslahiye sınır kapısını açmalıdır. Bu hem Türkiye hem Afrin için tarihi bir adım ve insani bir görevdir.
İHH'DAN IRAKLI TÜRKMENLERE YARDIM ELİ HABERİNİ OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ
Haber Ara