HER YERE GİREBİLİR
Önceki yönetimin interneti teslim ettiği taşeron şirket MİYA Bilişim ile yapılan sözleşme, TİB'de yeni yönetimin göreve gelişiyle birlikte acilen feshedildi. MİYA çalışanları 'TİB'deki görevimiz taşeron görevi değil, asli iş' diyerek kuruma dönüş için dava açtı. Bu arada MİYA Bilişim'de çalışanların yakınlarına verdikleri bilgiler, TİB olanakları kullanılarak paralel dinleme-izleme-casusluk faaliyetinin nasıl yapıldığını ortaya çıkardı. Çevrimiçi siteleri ve yayınları izleme görevi verilen şirket, böylelikle internete erişimi bulunan her ortamda bilgisayar ve cep telefonunu 'böcek' gibi kullanma imkanına kavuştu. Cep telefonlarının mikrofonundan istediği zaman ortam sesini kaydeden şirket, kameralı bütün aletlerden de vatandaşın haberi bile olmadan görüntü aktarıp bunu bir kısım mihraklara servis etti. Başbakan Erdoğan'ın dizüstü bilgisayarını kullanırken kameradan çekilen fotoğrafının da böyle elde edildiği belirtiliyor.
ASLİ İŞ TAŞERONA
Cumhurbaşkanlığı Devlet Denetleme Kurulu, Bilgi Teknolojileri İletişim Kurumu'nun 2006, 2007 ve 2008 yılları faaliyet ve işlemlerine ilişkin yaptığı denetlemede asli ve sürekli işlerin taşeron şirketlere yaptırıldığını tespit etmiş ve 2010 yılı raporunda konuyla ilgili olarak kurumu uyarmıştı. Bu rapora rağmen TİB, 2013 yılında kendi asli ve sürekli işini MİYA Bilişim şirketine ihaleyle devretti. 26 Aralık 2012 tarihinde imzalanan sözleşme ile 'internetin izlenmesi' görevini TİB, 1 milyon 775 liraya taşeron şirkete verdi. TİB'de yapılan 'paralel temizlik' operasyonu sonrası yeni yönetim, sözkonusu taşeron şirketle tüm bağlarını kopardı. Elde ettiği çok kritik imkanın muhafazasını sürdürmek isteyen şirket, TİB'e dava açarak 'göreve dönüş' istedi. Şirket çalışanları, işlerinin 'asli' olduğunu belirterek, taşeron şirket çalışanı olmalarına rağmen 'TİB personeli' olduklarını iddia etti.
Bütün yetkiler verildi
TİB ve MİYA Bilişim arasında imzalanan 44 maddelik sözleşmenin 5. maddesinde MİYA Bilişim'e hangi işlerin yaptırılacağı belirtildi. Buna göre, 'idarenin ihtiyacı olan ve 5651 sayılı kanunda sayılan suçları araştırmak ve önlemek üzere internet ortamı ile Başkanlık kaynaklarından elde edilen internet sitelerin araştırılması ve siteler hakkında bilgi toplanması, değerlendirilmesi ve analizlerinin yapılaması veya yaptırılması' MİYA'ya devredildi. Maddeden de anlaşılacağı gibi internet ile ilgili her türlü işlem yapma yetkisi taşeron şirkete verildi. Sözleşme ile internetin denetimi ve takibi nerede ise tamamen şirkete devredildi. Üstelik şirketin kullandığı haklar arasında, 'suçu önlemek için izleme ve bilgi ihbar merkezi dahil, gerekli her türlü teknik altyapıyı kurmak veya kurdurmak ve bunu işletmek' de var.
İşte o kabus işlemler
TİB'in asli görevini devralan taşeron şirket, kendisine devredilen yetkilerle birçok işlemi kolaylıkla yapabilir. İşte, 'yetkilerin kötüye kullanılması halinde' taşeron şirketin yapabilecekleri:
- İnternet kullanılan her ortamda bilgisayar ve cep telefonu böcek gibi kullanabilir.
- Kameraya sahip bilgisayar ve cep telefonları üzerinden görüntü elde edilebilir.
- İnternet ortamında yapılan her işlemin kontrolü sağlanabilir.
- Karşıdaki kişinin bilgisayarına yasadışı belge yüklenebilir.
- Karşıdaki kişinin bilgisayarından belge çalınabilir.
- Karşıdaki kişinin e-maili'nden yasadışı posta atılabilir.
- Kimin hangi siteye girdiği tespit edilebilir.
- En önemlisi her türlü kumpas kurulabilir.