Dolar

34,9505

Euro

36,7842

Altın

3.000,47

Bist

10.060,28

'Oğlumu kendi ellerimle öldürüyorum'

Ankara'da bir mobilya atölyesinde asgari ücretle çalışan Seval Ertepe kazandığı tüm parayla 28 yaşındaki oğluna uyuşturucu temin ediyor.

11 Yıl Önce Güncellendi

2014-06-02 13:45:23

'Oğlumu kendi ellerimle öldürüyorum'

Seval Ertepe'nin oğlu, 6 yıldır uyuşturucu bağımlısı. Her sabah işe giderken aynı korkuyu yaşıyor: “Oğlum ya krize girerse?”Korktuğu başına gelmesin diye de her gün eroin alıyor. Uyuşturucu almadığı zaman oğlunun krize girdiğini dile getiren anne, “Çocuğum, gözlerimin önünde iki büklüm 'anne kurtar, anne kurtar!' diye yalvarıyor. Onu ellerimle öldürüyorum.” diye feryat ediyor.

Seval Ertepe'nin, her gün 35 lira karşılığında aldığı eroin, oğlu Onur'u ancak bir gün sakinleştirebiliyor. Ertesi gün trajedi tekrarlanıyor. Gözünün önünde eriyen evladının 40 kiloya düşmesi onu korkutuyor. Uyuşturucu almadığında oğlunun yaşadığı kriz hali yüreğini parçalıyor. Kaç kere para vermemeyi denemiş 'belki vazgeçer' diye ama bu sefer de oğlu hırsızlığa başlamış. Çaldıklarının parasını ödeyip evladını karakoldan aldığı çok olmuş. En büyük utancını ise unutamıyor. Savcının, “Oğlun marketten kaşar çalmış…” dediği o ânı.Tedavi ettirmek istemiş tabii fakat 'oğlunun sigortası yok, önce tedavi masraflarını ödemelisiniz' ikazıyla karşılaşmış. Yaşadıkları, kendi psikolojisini de bozmuş. Evladının krize girdiği hali gözünün önünden gitmiyor: “Yerlerde kıvranarak 'anne ölüyorum' diyor. Odaya giriyorum, o halini görmemek için. Kapanıp ağlıyorum. Kendi paramla öldürdüğümü görmemek için. Babası da dayanamıyor, çekip gidiyor kahveye. 'Anne kurtar!' diye ağlıyor. Anne yüreği buna dayanır mı?”

Seval Ertepe, eşiyle bir dönem ayrı yaşamış. Çalışmak zorunda kalınca da oğluyla ilgilenememiş. Bu süreçte oğlunun uyuşturucuyla tanıştığını anlatıyor. 8 yıllık ayrılıktan sonra Onur'un baskısıyla tekrar eşiyle bir araya gelmişler. Anne ve babası boşanan çocukların bu tür alışkanlıklara daha kolay bulaştığını düşünüyor. Oğlu, askerden döndükten sonra çalışmaya başlamış ancak ağır yük kaldıramadığı için işten çıkarılmış. “Bu sefer psikolojisi iyice bozuldu.” diyor. Gözünden akan yaşlar, cümlelerini kesiyor: “Onun canını almıyorsa benimkini alsın diye yalvarıyorum Allah'a. Yeter ki bu ıstırabı daha fazla yaşamayayım.”

Uyuşturucuyu nereden temin ettiğini de anlatıyor acılı anne. Altındağ ilçesinde Çinçin olarak bilinen bölgesini gösteriyor adres olarak. Sözleri korkutuyor: “Orada sigara bulmakta zorlanabilirsiniz ama uyuşturucu bulmak çok kolay. Bir gece saat 4.00'te gittim Çinçin'e. Oğlumun elbiselerini giyip, şapkasını takıp onun tarif ettiği yere gittim. Tezgâh açan 15-16 yaşında bir çocuktan uyuşturucu aldım. Dönerken bir polis aracı beni fark etti. Erkek zannedip 'Gel buraya çakal' dedi. 'Ben anneyim, çakal değilim' dedim. Durumu anlattım. Bir numara verip 'burayı ara, sana yardımcı olurlar' dedi. Aradım ama oradan da bir sonuç çıkmadı.”


Adliyeden çıkıp eroin almaya gittik

Geçtiğimiz salı günü oğlu hırsızlıktan yakalandığı için savcılığa gidip ifade verdiklerini anlatıyor Seval Ertepe. Savcının, Onur'un 15 gün boyunca karakola gidip imza vermesini, eğer bunu yapmazsa hapse gireceğini söylediğini aktarıyor. “Daha önce de girdi, çıktı. Bu çözüm değil ki. Çözüm, bağımlılıktan kurtarılması.” diyor. Savcının yanından çıktıktan sonra oğluyla yine Çinçin'e uyuşturucu almaya gittiklerini dile getiriyor.


SON VİDEO HABER

Petrol kuyusundaki yangında itfaiye eri helallik istemiş

Haber Ara