'Yarabbi sen beni kime bırakıyorsun'
taife giden Peygamberimizin orada taşlanması ve ayaklarının kan içerisinde kalarak tekrar Mekke'ye dönmesi kendisini çok üzmüştü.Bu olaylardan dolayı bu yıla gam ve hüzün yılı adı verilmiştir.Taif şehirde taşlanma olayından sonra Hz. Muhammed 'e gelen Cebrail, iki tarafındaki dağları kaldırıp Taif'in üzerine yıkmayı teklif etmiş, ancak Hz. Muhammed bunu kabul etmemiş ve kendisini taşlayanlara beddua yerine şu duada bulunmuştur.
11 Yıl Önce Güncellendi
2014-05-25 23:14:57
Allah’ın Elçisi Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) Taif’ten üzgün olarak dönüyordu. Taif’teki görece başarısız olan tebliğ faaliyetinden sonra, yaşadığı sıkıntılı halini Allah’a arz ve tevekkül ile, ellerini göğe kaldırıp şöyle yakardı....
Bismillâhirrahmânirrahîm”
Ya Rabbi!
Kuvvet ve kudretimin en zayıf haliyle, elimdeki çarelerin en basitiyle, insanların gözündeki en hafif şahsiyetimle Senin huzurunda Sana yalvarıyor ve Sana sığınıyorum.
Ey Merhametlilerin En Merhametlisi!
Sen yeryüzünde hakları ellerinden alınan Mustad’aflar’ın Rabbisin. Sen benim Rabbimsin. Sen beni kimlere bırakıyorsun, beni sert ve haşin bir şekilde karşılayan bir yabancıya mı? Yoksa bir düşmana mı?
Şayet bana öfkeli ve dargın değilsen ben hiçbir şeye aldırış etmem, tahammül ederim. Fakat senin himaye ve koruyuşun benim için daha hoştur.
Dünya ve Ahireti düzene koyan, karanlıkları aydınlığa boğan nûrunun altında inecek olan gazabından veya bana musallat olacak öfkenden sığınacak tek varlık Sensin.
Yeter ki Sen benden razı ol, tüm niyazım Sanadır; zaten Senin dışında ne bir güç ne de bir sığınak vardır.
Kaynak: İbn-i Hişam, Siret, cilt:II, s.48.
SON VİDEO HABER
Haber Ara