Başbakan Erdoğan'dan Feyzioğlu'na sert sözler
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Grubunda konuşma yaptı. Erdoğan, konuşmasında Feyzioğlu'na, dış basına ve muhalefete çok sert çıktı.
12 Yıl Önce Güncellendi
2014-05-13 13:33:00
Başbakan ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Meclis'te AK Parti Grubuna seslendi...
İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları...
Ulaşım imkanlarını geliştirerek, hizmetleri genişleterek dünyanın Türkiye'den haberdar olmasını sağladık.
ÖNCE HERKES O GAZETE MANŞETLERİNE BAKSIN!
Geçmiş dönemde internet kullanıcısı 20 bindi şimdi ise 35 milyon oldu.
Yok twitter kapatıldı, şöyle oldu, böyle oldu diyenler. Özgürlükler kısıtlandı diyenler önce bu rakamlara baksınlar.
Danıştay'daki nezaketsizliğe gösterdiğimiz tepkinin manşetlere nasıl yansıdığını, 'basın özgürlüğü yok' diyenler okusun. Yurtdışında Türkiye'deki basın üzerine ahkam kesenler, o manşetleri gördüklerinde küçük dillerini yutacaklardır. O manşetleri dünyanın hiçbir hukuk devletinde, demokratik rejimde göremezsiniz. Hiçbir ülkede manşetler üzerinden devletlerin, hükümetlerin bu kadar edep dışı, adap dışı, özellikle de hukuk dışı tahkir edildiğine asla şahit olamazsınız.
Hala bizi Türkiye'de basın özgürlğü yok diye eleştiriyorlar.
Yurt dışında, yurt içinde kasten basın özgürlüğü yok diye propaganda yapılıyor.
Siz burada bir gazete manşetini eleştirirseniz diktaör oluyorsunuz, twitter'ı eleştirdiğiniz anda özgürlükleri kısıtlıyor oluyoruz ama kendileri yapınca bunun adı hukuk oluyor.
Aynı şey kredi derecelendirme kuruluşları için de geçerli. Kendi ülkelerine gelince başka şartlar aranıyor, Türkiye'ye gelince başka şartlar aranıyor.
Bunlar Mısır'da yaşanan vahşete ses çıkartamadılar. İdamlara ses bile çıkartmadılar.
KİBİR ABİDELERİ SİYASETÇİLERE DERS VEREMEZ
İçerideki kibir abidelerine boyun eğmeyeceğimiz gibi dışardaki kibir abidelerine de boyun eğmeyiz. İçeride hiç kimse milleti, milletin temsilcilerini, siyasetçileri karşısına alıp kibirle ders veremez. Aynı şekilde dışarda da hiçkimse Türkiye'yi karşısına alıp Türkiye'ye parmak sallayamaz. O günler geçti.
Türkiye üzerinde ameliyat yapmak isteyen örgütler bilsin ki karşılarında sinmiş bir hükümet yok.
Türkiye'yi gerçekten anlamak isteyen varsa gelsin halkın arasına girsin. Gerçeği halkın arasında görsün. Ama Türkiye hakkında bilgi kaynağı CHP olan yanlış yolda yürür.
Bazı suçlarda verilen cezaları en üst seviyeye çıkarmak için çalışmalarımızı yapmaya başladık. Çocuklara karşı yapılan saldırılarda uygulanması gereken asıl ceza idamdır. Ama ülkemizde idam olmadığı için bunu en üst nokratya çıkartıyoruz.
Yargıtay kanunuda değiştiriyoruz.
ÇİFTÇİLERE MÜJDE
Türkiye'de tarıma yönelik reformlar gerçekleştirdik. Türkiye tarımda dünyada 7. Avrupa'da birinci sırada.
Buradan çiftçilermize bir müjdeyi de açıklamak istiyorum. 23 Ağustos 2013 tarihinden 31 Aralık 2014'e kadar afetlerden yüzde 30 zarar gören çiftçimizin vadesi gelen kredi borçları, yüzde 3 faizle bir yıl ertelenecek. Bu kolaylıktan 6.5 milyar lira borcu olan 876 bin çiftçi yararlanabilecek.
SİYASET GEOMETRİ DEĞİLDİR! ADAYIMIZI...
AK Parti cumhurbaşkanlığı sürecinde adeta kuyumcu hassasiyeti ile adayımızı belirlemeye çalışıyoruz.
Siyaset geometri değildir. Siyaseti geometriye hapsetmek isteyenler bugüne kadar hep yanıldılar hep de millete zulmettiler. Siyaseti geometri gibi görenler vatandaşa da geometri işlemi yaptılar. Dümdüz, birbirine benzeyen, iç açılarının toplamı hepsinde 180 yapan standart vatandaşlar üretmek istediler. Bu cetvel zihniyeti yüzünden Türkiye ret, inkar ve asimilasyon zulmüne maruz kaldı, özgürlükler kısıtlandı, insanımız arasında ayrım yapıldı.
CHP genel müdürü diyorki 'siyasi partilerin genel başkanları cumhurbaşkanı adayı olmamalı' sen kimsin ya. Sen kim oluyorsun. Asker cumhurbaşkanı olabilir, şu olabilir bu olabilir ama siyasi olamaz. Ey Kılıçdaroğlu Gazi Mustafa Kemal ve İsmet İnönü CHP'nin genel başkanı değil miydi? Sayın Demirel siyasetten geçti, Sayın Abdullah Gül'de siyaseten cumhurbaşkanlığına geçti. 27 Mayıs seçilmişlerden o kadar korktu ki, seçilmişleri idam etti.
Millet ne yaparsa en güzelini yapar. Milletin seçtiği bir cumhurbaşkanı ile milletin seçtiği bir başbakanla, devlet-millet el ele Türkiye çok daha yüksek seviyelere ulaşır. Muhafet altına gireceği damı akmayan bir çatı aramaya devam etsin. Çocuklar soruyor; 'Dede şapkadan nasıl tavşan çıkacak'. 'Biz de merakla bunu bekliyoruz, torunum oğlum' diyoruz. Durum bu.
SON VİDEO HABER
Haber Ara